Sağlık Bakanlığı, Kızılay’ın AKP’ye yakınlığıyla bilinen Sancak ailesi aracılığıyla yurtdışına kan göndermesine izin vermedi. Bakanlık, Kızılay’ı “Halk nazarındaki imajınız zedelenir, kan bankacılığı sekteye uğrar” diye uyardı.

Sancak ve Kızılay’ın planı suya düştü
Fotoğraf: DepoPhotos

İsmail ARI

Sağlık Bakanlığı’nın, depremzedelere çadır ve yardım gönderememesi nedeniyle gündem olan Kızılay’la ilgili dikkatleri çeken bir karar verdiği ortaya çıktı. Kızılay, iktidara yakınlığıyla bilinen Sancak ailesi aracılığıyla yurtdışına kan göndermek istedi. Bakanlık Kızılay’ı hem eleştirdi hem de birçok konuda uyardı ve yurtdışına kan gönderilmesine izin vermedi.

Yerli İnsan Kanı Plazmasından ilaç Üretim Projesi kapsamında Sağlık Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Kızılay protokol imzaladı. Protokolle kan toplama ve ilaç üretimine uygun plazma elde etme görevi Kızılay'a verildi. Kızılay da bu iş için bir tesisi ve deneyimi olmamasına rağmen 2018’de Ethem Sancak'ın yeğeni Murat Sancak'a ait MAXICELLS İlaç A.Ş. ile anlaştı.

Murat SancakMurat Sancak

2020’de AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla Murat Sancak'ın şirketine İstanbul Silivri’deki 172 bin metrekare büyüklüğündeki arsa “plazmadan yerli ilaç üretme tesisi kurulması” için tahsis edildi. Uzun bir süre protokolün gereğini yerine getirmeyen, Türkiye'de tesis kurmayan Sancak ailesinin MAXICELLS şirketi de Almanya’daki Biotest AG şirketi ile plazma ve kan göndermek üzere anlaşma imzaladı. Bu aşamada da devreye Sağlık Bakanlığı girdi.

Sağlık Bakanlığı müfettişleri yaptığı denetim ve incelemelerin ardından hazırladığı raporda, “Kızılay tarafından ‘yerli bağışçıdan toplanacak plazmanın yanı sıra tam kan test tüplerinin’ de yurtdışı firmasına gönderileceği anlaşılmıştır” denildi.

Raporda, Kanların kontrolsüz olarak Almanya’ya gönderilmesi sonrasında DNA sekanslarının analiz edilmesi durumunda ‘toplumumuzun DNA bilgilerinin elde edilmesi’, bu bilgilerden istatistiki analiz yöntemleri ile ırk özellikleri, ırka özgü ilaçlar veya kişisel tedaviye yönelik sonuç çıkarılması mümkündür” uyarısında bulunuldu.

KIZILAY KENDİ YAPABİLİR

Kızılay’ın kan bankacılığı faaliyetlerinin tehlikeye düşebileceğine dikkatin çekildiği raporda şunlar kaydedildi:

“Toplumumuza gerekli bilgilendirme yapılmaksızın kan numunelerinin kullanılması durumunda Kızılay’ın rutin kan bankacılığı faaliyetlerinin sekteye uğraması olasıdır. Analiz yönünden Kızılay’ın kapasitesinin yeterli olduğu, 'Kızılay'a ait laboratuvarlarda plazma seri serbest bırakma testleri yapılabiliyor iken kan test tüplerinin Kızılay’ın sorumluluğu dışına çıkmasına gerek bulunmadığı' müşahede edilmiştir.

Ayrıca bu süreçte herhangi bir olumsuzluk yaşanması, buna bağlı olarak Kızılay'ın Türk halkı nazarındaki imajının zedelenmesine yol açabileceği, ayrıca kontrolsüz olarak genom analizi yapılması durumunda ülkemizin gelecek nesil ilaç stratejilerine olumsuz etki oluşturabileceği değerlendirilmektedir.”

Kerem KınıkKerem Kınık



BAKANLIK İZİN VERMEDİ

Müfettişlerin hazırladığı bu raporun ardından Sağlık Bakanlığı, 14 Nisan 2022’de MAXICELLS şirketine bir yazı göndererek, “yurtdışına kan gönderilmesine izin verilmediğini” belirterek, “Plazmalara ait kan test tüplerinin yurtdışına gönderilmesi uygun görülmemiş, ilgili testlerin yurtiçinde yapılması çalışması gerektiğine karar verilmiştir” denildi. Belgede ise Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Ahmet Tekin’in imzasının yer aldığı görüldü.

***

Çetin AktaşÇetin Aktaş

İlahiyat mezunu afet müdürü!

Kızılay’da liyakatsiz atamaların sonu gelmiyor. Kızılay’ın Malatya’daki konteyner fabrikasına daha önce kebapçılık yapan Recep Toy isimli bir kişinin müdür yapıldığının ortaya çıkmasının ardından, Elazığ’daki Güneydoğu Anadolu Bölge Afet Yönetim Merkezi’nin başına da bir süre Çetin Aktaş’ın getirildiği ortaya çıktı.

Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’ın da kardeşi olduğu iddia edilen Çetin Aktaş’ın özgeçmişinde Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olduğu, 1999 ile 2021 yılları arazında Bizbize Ak Gıda isimli bir şirkette ticaret ve pazarlama müdürlüğü yaptığı belirtiliyor. Yani Aktaş, afet alanında bir deneyimi ve eğitimi olmamasına rağmen Kızılay’da Afet Yönetim Merkezi Müdürü yapıldı. Ayrıca BirGün’ün sorularını yanıtsız bırakan Aktaş bir açıklama yapmadı.

Öte yandan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’ndaki (AFAD) benzer liyakatsiz atamalar da deprem felaketinin ardından gündem olmuştu.