Temiz Hava Hakkı Platformu, çevre mevzuatına uygun olmadıkları için 1 Ocak 2020’de kapatılan ve 6 ay sonra yeniden açılan altı termik santralın bacasından hâlâ kirli dumanlar çıktığını belirtti. Termik santral sahibi Eren Enerji’ye ise ‘sıfır atık’ belgesi verildi

Santralları zehir saçarken şirkete ödül verildi

Gökay BAŞCAN

Geçen yıl başında çevre mevzuatına uygun olmadığı gerekçesiyle kapatılan 6 kömürlü termik santralın filtre takarak 6 ay gibi kısa bir süre içerisinde ‘mevzuata uygun hale getirilerek yeniden açılmasına tepkileri sürüyor. 16 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelerek oluşturduğu Temiz Hava Hakkı Platformu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada gerekli çevre yatırımlarını tamamlamayan santralların çalışmasına izin verilmemesi çağrısında bulundu.
Santrallara yapılan çevre yatırımlarının ve bacadan çıkan emisyonların şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşılmadığını belirten platform temsilcileri, bu yatırımların tamamlanmadan santralların işletmeye geçmesinin Covid-19 pandemisi sürecinde öne çıkan halk sağlığı öncelikleriyle bağdaşmadığının altını çizdi.

Santrallara tespit davası açıldı

Temiz Hava Hakkı Platformu Temsilcisi Greenpeace Akdeniz Program Direktörü Avukat Deniz Bayram “Kapatılan santralların bazı ünitelerinin, santralların çevre ve halk sağlığı için yapmaları gereken yatırımlar henüz tamamlanmamasına rağmen; 6 ay içinde bulunan geçici çözümlerle tekrar çalışmasına izin verildi. Gerekli yatırımların tamamlanıp tamamlanmadığını anlayabilmek için Zonguldak ve Kahramanmaraş’taki santrallar için tespit davaları açtık” dedi.

6 ay rahat nefes aldık

6 ayda olsa rahat bir nefes aldıklarını belirten Kahramanmaraş Elbistan-Afşin Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu Üyesi İbrahim Yalçın “Filtre yapıldığı söylenerek açılan Afşin A santralının iki ünitesi her gün eskisi gibi kül saçmaya devam ediyor. Baca gazı için filtre takıldığı söyleniyor ama kül filtresi takılmamış. 6 aydır rahat bir nefes alıyorduk ama şimdi yine kapkara dumanı görüyoruz” dedi.

Toz salımı eskisinden de fazla olabilir

Makina Mühendisleri Odası Enerji Grubu Üyesi Orhan Aytaç, “Sahadan, yerel basından ve sektör dergilerinden aldığımız bilgilere göre geçici faaliyet belgesi verilen santral ünitelerine yalnızca ‘kuru soğurucu püskürtme’ sistemi monte edilmiştir. Başka bir iyileştirme yapılmamıştır” dedi.
Aytaç, “Bu sistem, ülkemizdeki kömürün kükürt oranı ve yandıktan sonra oluşan kül miktarı çok fazla olduğu için verimli değildir. Üstelik Türkiye’deki santrallarda kullanılan elektrofiltreler bu sistemi çalıştırmaya elverişli olmadığı için hem kükürt salımı azalmayacak, hem de toz salımı eskisinden de fazla olacaktır” ifadelerini kullandı.

Temiz Hava Hakkı Platformu Koordinatörü Buket Atlı “Covid-19 pandemisi ile mücadele ettiğimiz ve her nefesin önem taşıdığı bu günlerde, çevre izni almak için baca gazı ve kül depolama ile ilgili gerekli yatırımları tamamlamadan tekrar çalışmaya başlayan kömürlü termik santrallar havamızı kirletmeye devam ediyor. Halk sağlığını önceliklendirdiğini söyleyen karar vericilerin, bu yatırımlar tamamlanmadan santralları açması kabul edilebilir değil. Bacadan çıkan emisyonlar maalesef kamuoyu ile paylaşılmıyor, limitlerin aşılıp aşılmadığını veya hangi yatırımların yapıldığını bilemiyoruz” diye konuştu.

Zehir saçan şirkete ‘sıfır atık’ belgesi

Bunun yanı sıra kanser hastalıklarıyla, hava kirliliğiyle gündemden düşmeyen Çatalağzı’nda termik santral işleten Eren Holding’e ‘sıfır atık’ belgesi verildi. Zonguldak Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Pelin Ayşe Yağız, düzenlenen belgeyi Eren Enerji Tesisler Teknik Müdürü Deniz Şahin'e verdi.

Emine Erdoğan’ın himayesinde iddiası

Konuya ilişkin BirGün’e değerlendirmelerde bulunan Zonguldak Çevre Koruma Derneği Başkanı Ahmet Öztürk, “Eren Enerji’nin ‘sıfır atık belgesi’ aldım diye şişinmesi bir algı operasyonudur. Daha önce uluslararası alanda ‘en çevreci şirket’ ödülü aldığını duyurmuş, bunun kendisine üye olup yüklü miktarda aidat ödediği bir kuruluştan aldığı ortaya çıkmıştı. ‘Sıfır Atık Kampanyası’ Emine Erdoğan’ın himayesinde, Çevre Şehircilik Bakanlığınca evsel atıklarla ilgili yürütülüyor. Kabaca evsel sıvı atıklarını arıtan, katı atıkları kaynağında ayrıştırıp depolama alanına gönderen ve bir kayıt sistemi oluşturan her kuruluşa bu belge verilebilir. Eren Holding konuyla ilgili yayımladığı haber bülteninde belgenin içeriğini açıklamak yerine, ‘Avrupa standartlarında emisyon değerlerine sahibiz’ türünde açıklamalar yaparak kamuoyunu yanıltmaktadır” dedi.

Başka yerlerden atık taşındı

Eren Enerji’nin elektrik üretimi sırasında ortaya çıkardığı atıklardan çok daha fazlasını Zonguldak’ta depoladığını söyleyen Öztürk, “Eren Holding hangi sıfır atıktan söz ediyor. Santrallardan çıkan 60 bin ton külü Zonguldak’ın dağlarında oluşturduğu kül barajında depoluyor. Bu yetmezmiş gibi, Çorlu’daki katı atık bertaraf tesisinde ortaya çıkan yıllık 36 bin ton uçucu kül ve çeşitli yerlerdeki lağım suyu arıtma tesislerinden çıkan yıllık 6 bin ton çamuru Zonguldak’a taşıyor. Bunun için daha geçtiğimiz aylarda atık sahasını büyütmek için izin aldılar. Valilik bizim tüm itirazlarımıza karşın bu izni verdi. Zonguldak’ı adeta lağım çukuru olarak kullanan şirketin ‘sıfır atık ‘ sözcüğünü ağzına alırken utanması lazım” dedi.