Saray’a biat etmeyen cezalandırılıyor

Basın İlan Genel Müdürlüğü’nden Cevap ve Düzeltme

Halkın Gazetesi Birgün gazetesinin 11 Nisan 2020 tarihli nüshasının 7. sayfasında ve gazeteye ait www.birgun.net adlı internet sitesinde “Saray’a biat etmeyen cezalandırılıyor” başlığıyla yayımlanan haberde Kurumumuza yönelik gerçeği yansıtmayan ifadelere yer verilmiştir.

Haberde Kurumumuz hakkında, “salgın sürecinde gazeteleri baskı altına aldığı, sansür kurulu haline dönüştüğü, dava açılmayan, tekzip görmeyen haberler için bile ilan kesme cezası uyguladığı” yönünde asılsız ithamlar yer almıştır.

Birgün gazetesi, 60 yıldır Türk basınının en büyük destekçisi olan Basın İlan Kurumunu itibarsızlaştırmaya yönelik dezenformasyon yoluyla okurlarını ve kamuoyunu yanıltmakta, kanun dışı hiçbir karar ve müeyyidesi olmayan Kurumumuzu, kötü, baskıcı ve yanlı bir kurum olarak göstermek istemektedir. Ancak yine de gerçeği saklayamamakta, Kurumumuzun yerel ve ulusal basının en büyük destekçisi olduğunu itiraf etmektedir. Kendi haberi içinde çelişkiye düşen Birgün gazetesi, gazeteciliğin en önemli ve başta gelen ilkelerinden biri olan tarafsızlık ilkesini yozlaştırmakta ve hiçe saymaktadır.

Basın İlan Kurumunun, “Resmi İlan ve Reklamlar ile Bunları Yayınlayacak Süreli Yayınlar Yönetmeliği” incelendiğinde; süreli yayınların resmi ilan alma ve yayın hakkının sona ermesi şartları gayet açık ve net olarak görülecektir. Bu Yönetmeliğin amacı, “resmî ilân ve reklâmların yayınlanacağı süreli yayınların vasıf ve ödevlerinin belirlenmesi ile resmî ilânların fikir ve içtihat farkı gözetilmeksizin aranan vasıfları taşıyan ve ödevleri yerine getiren süreli yayınlara dağıtımının sağlanması”dır. Basın ilan Kurumu, bu yönetmeliğe harfiyen uymakta ve Türk basınının destekçisi kurum olmayı layıkıyla sürdürmektedir.

Basın İlân Kurumu Teşkiline Dair 195 Sayılı Kanun’un 49. Maddesinde Yer Alan Basın Ahlâk Esasları Hakkında Genel Kurul Kararını ihlal ettiğinin resen ya da şikâyet yoluyla tespiti halinde gazetelere ilan kesintisi uygulanmaktadır. Bu meyanda kanun dışı herhangi bir yaptırım mümkün de değildir, vaki de olmamıştır.

Birgün gazetesi yeni bir gazete değildir. Kanunları ve kanunların bağlayıcılığını, Kurumumuzun çalışma biçimi, usul ve esaslarını, yıllardır bizden ilan alan bir gazete olarak aslında çok da iyi bilmektedir. Fakat her ne hikmetse, Birgün gazetesi, resmi ilan alımlarında bir sorun yaşamadığı günleri yok sayarak, bu ilkelere aykırı hareket etmeyi alışkanlık haline getirmiş ve bu nedenle yasal müeyyidelerle karşı karşıya kalmış, üstüne üstlük asılsız ve dayanaksız ithamlarla Kurumumuza iftiraya yeltenmekten çekinmemiştir.

Birgün gazetesi, hem gazetecilik ve hukuk ilkelerine aykırı gazetecilik yapmak hem de resmi ilanlarının hiçbir kesinti olmadan kendilerine dağıtımını talep etmekte, bu haksız talep yerine getirilmediğinde ise Kurumumuzu insafsızca kötüleme haberleri yapmak yoluna gitmektedir.

Bu tip karalama haberlerini bağımsız bir medya organı oldukları, bağımsız gazetecilik yaptıkları, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti savundukları için yaptıklarını iddia etmektedirler.

Yayınlarını ve haber dillerini asıl bağımsız ve sağduyulu Türk halkı hassasiyetle değerlendirmekle birlikte, koronavirüs salgınıyla mücadelede tek vücut olmuş milletimiz ve basınımız adeta can derdindeyken bazı çevrelerin muhalefet adı altında devletimizi ve gayretini küçümsemekten başka işe yaramayan yayınlarıyla birlikte bu zamanda et derdinde olmasını da hafızasına kaydetmektedir.

Birgün gazetesi, “İlkeleri hiçe sayalım, kanuna ve mevzuata uymayalım ama resmi ilanımızı da almaya devam edelim” diyor. Konu budur, Birgün gazetesi, bu mantık ve yaklaşımla, her şeyden önce, kendileri gibi Türkiye sathında resmi ilan alan, sayısı binin üzerinde gazetenin ilan hakkını gasp edeceklerini hiç düşünmemektedirler.

Basın İlan Kurumu böyle bir haksızlığa ve hukuksuzluğa katiyyen geçit vermeyecektir.

Basın ilan Kurumu, Birgün gazetesini “salgın sürecinde gazeteleri baskı altına aldığı, sansür kurulu haline dönüştüğü, dava açılmayan, tekzip görmeyen haberler için bile ilan kesme cezası uyguladığı” iddialarını ispata davet etmektedir.

Aksi takdirde hukuki haklarımızı, halkımızın, basınımızın ve görevlisi olduğumuz devletimizin hakkını ve hukukunu gözetmek ve korumak amacıyla tereddüt etmeden kullanacağımızı açıkça ilan ediyoruz.

Kamuoyunun dikkatine saygıyla sunarız.

Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü

Vekili Av. Gökhan Türkoğlu

***

Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü Vekili Av. Gökhan Türkoğlu ve Av. Bilal Kılıç imzasıyla 03 Haziran 2020 tarihinde Zeytinburnu 4. Noterliği’nden gönderdiği Cevap ve Düzeltme Metnidir.

---

GÖKAY BAŞCAN

Basına destek vermesi amacıyla kurulan Basın İlan Kurumu salgın sürecinde gazeteleri baskı altına almaya devam ediyor. Sansür kurulu haline dönüşen BİK, dava açılmayan, tekzip görmeyen haberler için bile ilan kesme cezası uyguluyor.

Gelirlerinin büyük kısmını Basın İlan Kurumu’nun (BİK) verdiği resmi ilanlardan elde eden yerel ve ulusal gazeteler, uygulanan cezalarla zor durumda kalıyor. Öte yandan ‘Evde kal’ çağrılarına uyan yurttaşların gazete alamaması da gazetelerin gelir kaybetmesine neden oldu.

İnfaz düzenlemesinde BİK’in resmi ilan yayımlama hakkı vermediği gazetelerin cezaevlerine alınmayacağı maddesine muhalefetin şerh koymasının yanı sıra söz konusu maddeye yönelik tepkiler gelmeye devam ediyor. BİK’in keyfi olarak ceza kesmesine tepki gösteren basın meslek örgütleri temsilcileri ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer BirGün’e değerlendirmelerde bulundu.

BASINI SUSTURMA SOPASINA DÖNÜŞTÜ

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer: BİK adil bir düzenleyici olması gerekirken basını susturmaya yönelik bir sopaya dönüştü. Gazetecilerin yazdıkları haberler için mahkemeler dışında bir de buraya hesap vermesi basın ve ifade özgürlüğünün açıkça ihlal edilmesidir. İlan ambargosu uygulamak açık ve net olarak bir sansürdür. İktidar ilan ambargosu uyguladığı gazetelerin cezaevlerine girmesini engellemek istiyor. Hükümlü ve tutukluların haberle bağını koparma ve ceza üstüne ceza kesme çabası büyük hukuksuzluktur. Basın İlan Kurumu, gazeteleri, gazetecileri ve yurttaşları cezalandırma kurumu olamaz. Basın İlan Kurumu’nu görev dışı yetkilere soyunmaktan ve basını hizaya çekme sevdasından derhal vazgeçmelidir.

DİSK-Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren: Basın İlan Kurumu, iktidar partisinin temsilcisine dönüşmüş durumda. BİK, Saray iktidarına biat etmeyen gazeteleri hukuksuz, partizanca cezalandırıyor. Kendini mahkeme yerine koyuyor. Aynı şekilde RTÜK de Saray iktidarına biat etmeyen televizyon kanallarını yayın durdurma, para cezalarıyla boğmaya çalışıyor. Bu artık bizi şaşırtmıyor. Türkiye'nin Covid-19 ile mücadele etmeye çalıştığı bir dönemde, iktidar hâlâ kendi çıkarlarını korumayı birinci önceliği olarak görüyor. Tüm bu baskı ve tehditlere rağmen BirGün gibi gazeteler görevlerini yapmaya devam edecek, toplum gerçek gazetecilerden hakikati öğrenecek.

BASIN EMEKÇİLERİ İŞSİZ KALABİLİR

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Sibel Güneş: Basın çok ağır bir krizin içinden geçiyor. Tirajların azalması basını ekonomik krize sokmuş durumda. Yine yüzlerce gazetecinin, matbaa işçisinin, dağıtımcının işsiz kalma riski var. Bu nedenle BİK’in resmi ilan dağıtımında adaletli davranması büyük önem taşıyor. Eğer BİK eleştirel her haber için resmi ilan kesme cezası uygularsa bu halkın haber alma hakkının engellenmesi anlamına gelir. Cumhurbaşkanı’nın birlik beraberlik mesajı verdiği bu günlerde BİK’in de aynı anlayışla gazetelere eşit davranmasını, eleştirel her yayında resmi ilan kesme cezası uygulamamasını bekliyoruz.”

Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Gökhan Durmuş: BİK, ilan kesme cezasını keyfiyete dönüştürdü. Yönetmeliklerle açık bir biçimde yer almasına rağmen 'iktidarların basın üzerinde baskı kurmaması' amacıyla kurulan kurum, iktidarı koruma mekanizmasına dönüştü. İktidarı eleştiren neredeyse her habere ilan kesme cezası verir hale geldi. Kamu kaynaklarının tüm gazetelere eşit bir biçimde aktarılması için görevlendirilen BİK tamda bu dönemde daha koruyucu politikalar izlemelidir. Koronavirüse karşı mücadele ettiğimiz bugünlerde, vatandaşın sokağa çıkamadığı gazete alamadığı bir dönemde Basın İlan Kurumu gazeteleri desteklemelidir.