Saray’dan Yeni Zelanda açıklaması

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yeni Zelanda’daki saldırıya ilişkin bir açıklama yaptı.

Altun açıklmasında, “Terör manifestosu sadece Erdoğan’ı değil Türk halkını ve Türk devletini de hedef almaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri bağlamından koparıldı. Erdoğan’ın açıklaması Türkiye’ye geçmiş ve günümüzde yapılan saldırılar çerçevesindedir” ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN’A TEPKİ

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çanakkale’de yaptığı konuşmada, “Çanakkale’den 104 yıl sonra bir kez daha sesleniyor ve diyoruz ki, mesajınızı aldık. Hislerinizi de niyetinizi de anladık. Kininizin, nefretinizin canlı olduğunu anladık. Bir teröristin ortaya çıkarak 50 Müslümanı öldürmesinin ne olduğunu anladık. Aldığımız nefesi bize çok gördüğünüzü anladık. Biz buradayız, biz Çanakkale’deyiz. 1000 yıldır buradayız, kıyamete kadar da burada olacağız. İstanbul’u Konstantinapol yapamayacaksınız. Dedeleriniz geldiler, burada olduğumuzu gördüler, kimi ayakta kimi tabutta geri döndüler. Aynı niyetle gelecekseniz sizi de bekleriz. Sizleri de dedeleriniz gibi uğurlayacağımızdan hiç şüpheniz olmasın” demişti.

Erdoğan’ın bu açıklamalarına Yeni Zelanda ve Avustralya’dan tepki gecikmemişti.

Avustralya Başbakanı Scott Morrison, Erdoğan’ın Yeni Zelanda’daki saldırı sonrası söylediklerinin “düşüncesiz, aşağılayıcı ve ülkesi adına rencide edici olduğunu” açıklamıştı.

Türkiye’nin Canberra Büyükelçisi Korhan Karakoç’u çağıran Morrison, ilişkilerin gözden geçirilmesi konusunda “tüm seçenekleri” değerlendireceğini bildirmiş ve şöyle konuşmuştu:

“Böylesine hassas bir ortamda, Türkiye Cumhurbaşkanı’nın sözlerinin, pervasızlık ve Avustralya halkı için çok rencide edici olduğunu düşünüyorum. Avustralyalılar hakkında sarf edilen bu sözlere açıklık getirilmesi ve geri alınmasını bekliyorum.”

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Winston Peters, katliam görüntülerini bulanıklaştırılmış bir biçimde seçim mitinglerinde gösteren Erdoğan’a tepki göstermiş ve “Bu ülkeyi yanlış yorumlayan bu tür her şey -şüphelinin Yeni Zelanda vatandaşı olmadığı da düşünüldüğünde- Yeni Zelanda halkının geleceğini, güvenliğini ve yurt dışındaki insanlarımızı tehlikeye atıyor ve tamamen haksız bir durum. Diğer herhangi bir ülkenin, hatta Türkiye’nin, Yeni Zelanda’yı yanlış yorumlamaması konusunda uzun bir diyalog gerçekleştirdik” diye konuşmuştu.