Saros Gönüllülerinden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na çağrı: Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesi akla, bilime, doğaya, hukuka zarardır. Saros Körfezi’nde yapılması planlanan Saros FSRU Gemi İskelesi projesi ile ilgili ÇED süreci sonlandırılmalıdır

Saros FSRU Gemi İskelesi projesi ile ilgili ÇED süreci sonlandırılmalı

Saros Gönüllüleri tüm ülkeden Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğüne ve İnceleme Değerlendirme Komisyonu’na “Saros FSRU ÇED sürecinin sonlandırılması gerektiğine” dair Şubat ayında itiraz dilekçe gönderdi. Buna karşın ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü'nün, bugün toplantısız İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) toplantısı yapılacağı açığa çıktı.

HUKUKA AYKIRI TOPLANTI

Sürece ilişkin yazılı açıklama yapan avukat Bülent Kaçar, “İnceleme Değerlendirme Komisyonu toplantısı ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri ve bölgede yaşayan kişi ve kuruluş temsilcilerinin de katılımıyla gerçekleştirilmelidir. Resmi hiçbir duyuru yapmadan bugün yapılacak Saros FSRU İDK toplantısının ileri bir tarihe ertelenmeyerek sadece yazılı görüşler alınması yani fiziki İDK toplantısı yapılmaması usule ve ÇED yönetmeliğine açıkça aykırıdır” ifadelerini kaydetti.

PROJE BİTİRİLMEYE Mİ ÇALIŞILIYOR?

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na seslenen Kaçar, şunları ifade etti:

“Saros Körfezi’nde yaşayanlar Edirne İdare Mahkemesi’nde BOTAŞ şirketinin hazırlattığı ÇED raporunun ve projenin 90 ayrı sebeple akıl dışı ve hukuka aykırı olduğunu bilimsel raporla kanıtlayan bir dava kazanıldı.

Bu mahkeme kararına ve bu davada keşfe katılan 10 ayrı bilim ve teknik uzmanın hazırladığı 113 sayfalık bilirkişi raporundaki tespitlere Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uymayıp Saros FSRU ÇED sürecine uygulanamayacak 2009 / 7 genelgesine sığınıp ÇED'i ve projeyi alelacele hızla bitirmeye mi çalışıyor?

Somut durumda Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 2009/7 sayılı genelgesi uygulanamaz. Çünkü ortada bir veya bir kaç aykırılık değil 90 civarında bilime, hukuka ve ÇED yönetmeliğine aykırılık vardır. Mahkemeye sunulan Bilirkişi Raporu resmi ve hukuki bir belge olarak Sayın Komisyonu idari ve hukuki olarak bağlayıcıdır.”

ÇED OLUMLU KARARI VERİLMEMELİDİR

Saros körfezinin Trakya bölgesi için çok önemli bir doğal varlık olduğunun altını çizen Kaçar, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Proje alanı, Saros Körfezi 2006 yılında Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmiş olup 2010 yılında da Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişme Bölgesi ilan edilmiştir. Proje alanı devlet olarak imzaladığımız Barselona Sözleşmesi ve Bern Sözleşmesi kapsamında kalmaktadır. Botaş şirketi hem halka hem de bilime rağmen 1.Derece Deprem Bölgesi üzerine Liman ve Boru Hattı kurmak istemektedir. Şirketin ısrarı sadece dış ülkelerden doğal gaz alım ve satımı içindir. Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesi akla, bilime, doğaya, hukuka zarardır. İtiraz dilekçelerimiz İnceleme Değerlendirme Kurulunda dikkate alınmalıdır. ÇED Olumlu kararı verilmemelidir.”