Savaş Rusya’da sürüyor
Ukrayna’nın Rus toprağı Kursk’a operasyonunu durdurduğunu iddia eden Rusya’dan “Müzakereler rafa kalktı” açıklaması gelirken Kiev, ilerleyişini sürdürdüğünü öne sürdü. Prof. Dr. Ünal "Batı, Trump’ın da sürdürmek zorunda kalacağı bir savaş ortamı yaratıyor" dedi.
Umut Can FIRTINA
Ukrayna'nın 6 Ağustos'ta askeri harekat başlattığı Kursk’ta durumun “federal olağanüstü hale” yükseltilmesinin ardından, terörle mücadele durumuna geçilen üç bölgeden Belgorod’da da OHAL ilan edildi. Öte yandan Kursk ve Belgorod’dan on binlerce sivil tahliye edildi. Belgorod Valisi Vyaçeslav Gladkov, Ukrayna bombardımanı nedeniyle bölgede durumun “son derece zor” olduğunu belirterek “Evler yıkıldı, siviller öldü ve yaralandı” dedi.
Rusya, Ukrayna’nın operasyondaki ana hedeflerinden biri olarak değerlendirilen Kursk Nükleer Santrali’nde güvenlik önlemlerini artırdı. Çatışmalardan 30 kilometre uzaktaki santralin çevresine hendekler kazıldığı belirtilirken santralin güvenliğini sağlamak için Rusya Ulusal Muhafızları görevlendirildi.
‘DÜŞMAN ÇIKARILDI’
Çeçen Akhmat Özel Kuvvetler Komutanı Apti Alaudinov ise, ilk aşamada Kursk bölgesini işgal eden Ukrayna kuvvetlerinin ve araçlarının çoğunun imha edildiğini söyledi. Rus devlet ajansı TASS’a konuşan Alaudinov, “Düşmanın bulunduğu bölgenin büyük kısmı çoktan tamamen ele geçirildi” diyerek “Ukrayna’nın savaş boyunca uğramadığı kadar kayıp verdiğini” öne sürdü.
‘SONRAKİ ADIM’ EMRİ
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, dün yaptığı açıklamada Kursk bölgesinde ilerlemeye devam ettiklerini aktararak “Günün başından beri farklı yerlerde 1-2 kilometre ilerleme kaydettik. Aynı süre zarfında 100'den fazla Rus askeri esir alındı” ifadesini kullandı. Bölgedeki 74 yerleşim biriminin kontrolünü ele geçirdiklerini duyuran Zelenski, generallerine operasyonda sonraki “önemli adımları” geliştirmelerini emrettiğini belirtti.
MÜZAKERELER ASKIDA
Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın özel temsilcisi Rodion Miroşnik, Ukrayna'nın Kursk bölgesine yönelik saldırılarının, “barış müzakereleri konusunu uzun vadeli bir duraklamaya soktuğunu” söyledi. Kommersant’ın aktardığına göre Kursk harekâtına ilişkin dost ülkelerle kapalı istişareler yürüttüğünü kaydeden Miroşnik, Batı’nın Kursk bölgesindeki duruman yönelik tepkilerini de “körlük” ve “sağırlık” olarak nitelendirdi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova ise “Ukraynalı neo-Naziler, Batılı küratörler tarafından kendilerine tam yetki verildiğini hissederek Rusya’nın bölgelerinde çete saldırıları düzenledi” ifadelerini kullandı. Zaharova ayrıca “çürümüş Kiev rejiminin Batı'dan gelen parayla ayakta kaldığını ve çöküşünün zaman meselesi olduğunu” kaydetti.
‘PUTİN İÇİN İKİLEM’
Konuya ilişkin ilk kez konuşan ABD Başkanı Joe Biden ise, Kursk operasyonu hakkında Kiev ile sürekli iletişim halinde olduklarını belirterek “Bu, (Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin için gerçek bir ikilem yaratıyor” dedi. Öte yandan Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre de Kursk operasyonu hakkında önceden bilgilendirilmediklerini yineleyerek “Operasyonda hiçbir dahlimiz yok” diye konuştu.
∗∗∗
BATILI ELİTLER ‘DURDURULAMAZ SAVAŞ’ KOŞULLARINI YARATIYOR
Başkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Prof. Dr. Hasan Ünal, Ukrayna’nın Kursk saldırısının olası sebep ve sonuçlarını BirGün’e değerlendirdi:
“Bunun bir müzakere masasında koz olarak kullanılabilmesi için Ukrayna’nın burayı elinde tutabiliyor olması lazım. Hava örtüsü olmayan Ukrayna kuvvetlerinin burayı uzun süre ellerine tutabilecekleri ihtimali zayıf. Kiev, Ukrayna içindeki çatışmalarda dengeyi sağlayamadığı için, savunmasız bırakılmış bölgelere saldırarak, özellikle çok stratejik bir şehir olan Harkov’daki Rus kuvvetlerinin bir kısmının buraya kaydırılmasını hedeflemiş olabilir.
Geriye ne kalıyor bunu yapmanın gerekçesi olarak? İsrail-Gazze meselesinin ABD bütçesine, Avrupa bütçelerine getirileri var. Aynı anda hem İsrail’e silah vereceksiniz hem Ukrayna’ya, bunlar kolay değil. İki cepheyi birden yoğun şekilde sürdürebilmesi de zor görünüyor. Bir de Avrupalı halklar, özellikle yöneticiler paranın boşa gitmesine de sinirlenirler. Ukrayna bir kara deliğe dönüştü. Para gönderiyorsunuz, silah gönderiyorsunuz ama yeniliyorsunuz. Batılı yöneticiler için öle yüzlerce, binlerce Ukraynalı değil giden para önemli.
‘KAYBEDEN KAYBEDER’
Dolayısıyla Amerika, İngiltere açısından kamuoyunu, parlamentoları tatmin etmek için bir şeyler yapmak gerekti. Bunu da Putin’i kendi topraklarında rahatsız ederek yapmak istediler. “Rusya, finansal olarak çökecek, askeri olarak perişan olacak” iddialarının hepsi boş çıktı. Bu lafları yemek küreselci elit için dünyanın sonu gibi bir şey. Batı’da “Ukrayna, Rusya’ya tatbikat fırsatı sundu. Rusya birçok açıklarını, eksiklerini tamamladı bu sayede” diye raporlar yazmaya başlarlar. Bu sefer de Ukrayna’ya dönüp “Sen bir işe yaramadın” diyebilirler. Çünkü onlar için “kaybeden taraf kaybeder.” Batılılar, ahlaki gerekçelerle kimseye beş kuruş vermezler.
TRUMP’A HAZIRLIK
Bütün bunlardan daha önemlisi ise ABD’deki başkanlık seçimleri. Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde Kamala Harris farkı kapatmakta olsa da hala seçilmesi beklenen Trump’ın gelişiyle birlikte bu savaşın Kolektif Batı tarafından sürdürülmesi hemen hemen imkânsızlaşacak. Dolayısıyla savaş partilerinin ve yönetimlerinin ya Trump’ın seçilmesini engellemeleri ya da Trump gelse bile savaşı sürdürmekten başka seçenek bırakmayacak koşullar oluşturmaları hiç de komplo teorisi gibi görünmüyor mevcut şartlarda. Amerikan başkan adayını öldürtmeyi göze alan derin çevrelerin bunların hepsini düşünmeleri ve yapmaları yabana atılacak ihtimal değil.
∗∗∗
LONDRA’DAN KİEV’E FÜZE İZNİ ÇIKMADI
Kursk’ta çatışmalar sürerken Kiev’in Birleşik Krallık (BK) ve Fransa ortak yapımı füzeleri Rus topraklarında kullanılmasına müsaade edilmediği aktarıldı. İngiliz Telegraph gazetesine konuşan Britanyalı yetkililer, Londra yönetiminin Storm Shadow füzelerinin Rus topraklarına saldırıda kullanılmasına izni vermediğini öne sürdü. Kiev ayrıca ABD’den Kursk operasyonunda uzun menzilli ATACMS füzelerinin kullanımına izin vermesini istedi, ancak henüz bu konuda da bir onay alamadı.
MOSKOVA’DA F-16 ENDİŞESİ: TARAFSIZ KAL
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Batı’nın Ukrayna’ya verdiği F-16 savaş uçaklarının Moldova’da konuşlandırılmak istenmesinden dolayı endişeli olduğunu bildirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada F-16’ların Rus toprağına saldırmak için uçuşlar yapacağı yönünde haberlerin çıktığı ve söz konusu endişelerin Bakanlık’a çağırılan Moldova’nın Moskova Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzrı Aleksandru Ketraru’ya aktarıldığı belirtildi. Açıklamada “askerileşme süreci sürerken NATO ile tatbikatlara katılan” Moldova’ya, anayasasında yer alan “tarafsız kalma” taahhüdüne uyması çağrısı yapıldı. Moldova Dışişleri Bakanlığı ise iddiaları yalanlayarak Kremlin’i “resmi bilgi kaynaklarına güvenmeye” çağırdı.
KUZEY AKIM SABOTAJINDA YAKALAMA EMRİ
Rusya’dan Avrupa’ya doğalgaz taşıyan Kuzey Akım 1 ve 2 boru hatlarında 26 Eylül 2022’de gerçekleşen sabotaja ilişkin soruşturmayı yürüten Almanya Federal Mahkemesi, Ukraynalı bir dalgıç hakkında Avrupa çapında yakalama emri çıkarttı. Alman basınında yer alan haberlere göre ismi Vladimir T.S. olarak açıklanan şüphelinin en son Polonya’da ikamet ettiği tespit edildi. Soruşturma ekibi ayrıca, saldırılarda dalgıç olarak görev yaptıklarına inandıkları biri erkek biri kadın iki Ukraynalının daha kimliğini tespit etti.