Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve öğretim üyeleri; üniversitelerin kapısına kelepçe vuranlara karşı cesareti, umudu, dayanışmayı örgütlüyor; akademik özgürlükler, özgür, bilim ve düşünce, insan, toplum ve doğa yararına üniversiteler için mücadele ediyor.

Öğretim üyeleri öğrencilerine, üniversitelerine sahip çıkarak rektörlüğe sırtını dönüyor:

“1 Ocak 2021 gece yarısı, 1980’lerin askerî vesayet rejiminden sonra ilk kez üniversitemize kurum dışından bir rektör atanmıştır. Bu durum 2016’dan bu yana ağırlaşarak sürmekte olan, rektör seçimlerini ortadan kaldıran antidemokratik uygulamaların bir devamıdır. Üniversitemizin akademik özerkliğini, bilimsel özgürlüğünü ve demokratik değerlerini açıkça ihlal eden bu uygulamayı kabul etmiyoruz” diyerek 80 darbecilerinin karanlığının temsilcilerine, sürdürücülerine karşı sesini yükseltiyor.

Türkiye üniversitelerini kadrolaşma politikalarıyla, KHK’lerle, ilerici, aydınlanmacı akademisyenlerin hedef gösterilmesiyle, YÖK ve Cumhurbaşkanı işbirliğiyle “tepeden”, rektör atamalarıyla, baskıyla, güvencesiz çalışmayla, sözleşmelerin feshedilmesiyle yaratılan bu kuşatmaya karşı Boğaziçi’nden bir dalga yükseliyor ve bu ses dalga dalga yayılıyor.

Üniversiteler toplumun geleceği… Boğaziçi Üniversitesi’ne yapılan rektör ataması; öğrencilerin, öğretim üyelerinin, üniversitelerdeki tüm eğitim ve bilim emekçilerinin seçme hakkına saldırı, üniversite kapısına asılan o kelepçe artık kimsenin “seçme hakkı” nın dahi olmadığının siyasi iktidar tarafından ilanı…

Her seçim döneminde halk, ülkenin her yerinde sandık başlarında sabahlıyor. Üniversiteliler, bilim emekçileri “Rektör atanmaz, seçilir” diyor. Emekçiler yandaş sendikaları “seçmediği”, üye olmadığı için işten çıkarılmalara, baskılara karşı direniyor. Boğaziçi’nden yükselen ses hepimizin sesidir. Zorunlu seçmeli derslere karşı öğrenciler, veliler, öğretmenler ders seçme hakkı için mücadele ediyor. Seçim hakkı için mücadele yaşamlarımıza, haklarımıza sahip çıkmanın, sözün de kararın da gençlerin, emekçilerin, kadınların olacağı bir geleceği kazanmanın mücadelesidir.

Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Metallica dinlediğini söyleyen atanmış rektöre Metallica’nın ‘Kuklaların efendisi’ şarkısı ile cevap verdi. Yeryüzünün en güzel direnişlerinden birini yaratan gençlerin sesine ses olmak için bir kez daha:

“İhtiras oyununun sonu

Dağılıp gidiyor…

Kuklaların efendisi

Senin iplerini çekiyorum

Aklını karıştırıyor, rüyalarını yıkıyorum

Benim tarafımdan kör oldun

Hiçbir şey göremezsin

Sadece adım haykır çünkü ben senin çığlığını duyacağım”