Seçim halleri
Cumhur İttifakı’nın adayı, Anayasa’yı ihlal edeceklerini haykıra haykıra ilan edilerek belirlenmiş durumda. Millet İttifakı’nın yapması gerekenlerden biri de Anayasa’ya sahip çıkmak.
Mustafa KARADAĞ
Seçimler giderek yaklaşıyor, iktidar ilk kez kaybetme telaşına ve endişesine kapılmış, ne yapacağını bilemez durumda. Net olan ise iktidarın, yanlış politikaları nedeniyle ortaya çıkan krizin etkileri her gün daha fazla görüldüğünden/görüleceğinden, mümkün olduğunca erken ama nisandan sonra seçimi yapmak istediği… Bu arada, HDP’nin kapatılması konusunda da en geç şubat ayı içinde bir karar verilmesini sağlayacağı ve yargıyı YSK de dahil olabildiğince kullanacağı muhakkak. İmamoğlu kararından, Gezi davası kararının onaylanmasına, HDP’ye Hazine yardımının ödenmesine tedbir konulmasına kadar olabileceklerin işareti.
Cumhur İttifakı cephesinde durum böyle… Millet İttifakı’nın durumu ise her toplantı esnasında birlik mesajları verilmesine karşın, aralarda neredeyse tamamı bir şekilde ittifakın bozulmasına sebep olabilecek beyanlarda bulunmaktan çekinmiyorlar. Genel ve iktidara karşı birliği, başarıyı sağlayacak biçimde davranmıyorlar. Buna Davutoğlu’nun altı imzalı karar açıklamasından başlayarak, iktidarın Anayasa değişikliğine katkı verileceği sözleri dahil, ama en büyük zararı veren müttefik hiç kuşkusuz İYİ Parti.
Hatırlatmakta fayda var. Bu seçimde iki oy kullanılacak: birisi Cumhurbaşkanı’nın seçimi, diğeri milletvekili seçimi. İkisi ayrı ayrı oylar, yani birinin diğeriyle ilgisi yok. Yanlış bilmiyorsam Altılı Masa’nın net ittifakı Cumhurbaşkanlığı seçimi, milletvekilliği seçimiyle ilgili, şu ana kadar somutlaşmış bir ortaklık yok. AKP ve MHP’nin ittifakı çok net, MHP kendisini AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ellerine teslim etmiş durumda. Somut diğer iki ittifak ise Emek ve Özgürlük İttifakı ile Sosyalist Güç Birliği İttifakı.
***
Benim gördüğüm ve ittifakların güç birliği olarak nitelendirebileceğim ittifak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olması halinde Cumhur İttifakı dışındaki tüm yapıların destek vereceğidir.
Halen Türkiye’nin üçüncü büyük partisi olan HDP’nin, Türkiye Partisi olma yönündeki çabalarına ve AKP iktidarına son verilmesi konusundaki açıklamalarına karşın hep dışarıda tutulmak istenmesi, terör örgütüyle ilişkilendirilmek istenmesi Millet İttifakı’nın en büyük açmazı, en kritik zaafı.
İYİ Parti yönetiminin, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanlığı seçiminde başarılı olması yönündeki olumsuz tavrı, HDP ile yapılacak görüşmelere karşı çıkması, görüşüldüğü takdirde masadan kalkacakları tehdidi… Baştan beri söylemeye çalıştığım şey tam da bu. Matematik belli, siyasi partiler bizden daha iyi takip ediyorlar, HDP’nin katkı vermediği her halde Millet İttifakı adayının yüzde 50+1’i bulamayacağı önümüzde duran bir gerçek.
Cumhur İttifakı’nın adayı, Anayasa’yı ihlal edeceklerini haykıra haykıra ilan edilerek belirlenmiş durumda. Millet İttifakı’nın yapması gerekenlerden biri de, iyi ya da kötü Anayasa’ya sahip çıkmak, mevcut ve iki kez seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın üçüncü kez aday olamayacağını yüksek sesle dile getirmesi, hukuksuzluğu görmezden gelmemesidir. Diğer yandan Millet İttifakı’nın adayının açıklanması zamanı gelmiştir, geçmektedir. Adayın bir an önce açıklanması ve enerjinin seçime harcanması vakti gelmiştir. Kanaatimce en uygun olması yanında en doğru aday da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur.
***
Son söz, İYİ Parti, Türkiye’nin üçüncü büyük partisi HDP’yi ret etme anlayışını terk etmelidir. Esasen bu anlayış seçmenin iradesini ve demokratik kuralları da ret anlamına gelmektedir. Millet İttifakı, Emek ve Özgürlük İttifakı ve Sosyalist Güç Birliği İttifakı bir araya gelip, konuşarak cumhurbaşkanı adayı üzerinde mutabakat sağlayarak seçime odaklanmalıdır. Milletvekilliği seçimiyle ilgili yapacakları şeyler ise kendi muhtariyetlerindedir.