Sonunda bulunduğumuz 2022 yılı 2023 seçimleri için hazırlıkla geçti. İktidar yargıyı toplumsal muhalefet üzerinde sopa olarak kullanırken İmamoğlu ve Gezi gibi hamleleri de buna göre yaptı. Muhalefet de tüm mesaisini 2023 seçimlerine ortak girebilmek için harcadı.

Seçim senin Türkiye
İmamoğlu’na hapis cezası verilmesinin ardından on binlerce kişi Saraçhane’de toplanmıştı. (Fotoğraf: Depo Photos)

Politika Servisi

Geride bıraktığımız 2022 yılı hem iktidar hem de muhalefet açısından 2023’te gerçekleşecek seçimlere hazırlık yılı olarak geçti. Yapılan hamleler, kurulan ittifaklar, yargı yoluyla alınan kararlar, çıkarılan yasalar tamamen bu yönde gelişti. Toplum ise özellikle iktidarı, bütün bu hamlelerine verdiği tepkiyle göndermekte kararlı. Gezi davasında verilen mahkûmiyet kararlarının ardından ülkenin birçok noktasında halk sokağa çıktı. Kararlar toplumda karşılık bulmadı ve protesto edildi. İmamoğlu’na verilen hapis cezasında da benzer reaksiyonlar gösterildi. Saraçhane önünde toplanan on binlerce insanın verilen kararı tanımadığını haykırdı. Sansür yasası ve seçim kanunundaki değişikliklerde de iktidarın istediği gibi olmadı. Altılı Masa’dan İYİ Parti’yi ve Saadet Partisi’ni koparmak için başta AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere iktidar büyük çaba gösterdi. HDP üzerinde de baskısını artıran iktidar özellikle kapatma davasıyla baskılanmak istendi. Ancak ne Altılı Masa ne de HDP üzerinde iktidarın kurduğu baskılar ve planlar tutmadı. İktidar bütün hamlelerini önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri için yapsa da halk bu defa AKP’yi göndermekte kararlı. Yargıdan Meclis’e tüm araçlarını yaptığı hamlelerle baskıyı artırmak için kullanan iktidara karşı en büyük cevabı halk 2023’te verecek.

***

YARGI SOPASI

Özellikle yargı eliyle alınan kararlar siyaseti dizayn etmek için kullanıldı. 26 Nisan’da Gezi davasında karar çıktı. Davada Osman Kavala’ya müebbet diğer yargılananlara ise 18’er yıl hapis cezası verildi. Alınan bu kararlar toplumsal muhalefete yıl içinde verilen en önemli mesajlardan oldu. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında daha önce verilen hapis cezası da onandı. Kaftancıoğlu’na ayrıca siyaset yasağı da konuldu. AKP iktidarının yargı sopası bununla da yetinmedi. 14 Aralık’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na YSK üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla hem hapis cezası hem de siyasi yasak verildi. Bu kararla AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşısında 2023 seçimlerinde en büyük adaylardan biri olan ekarte edilmek istendi. Karara muhalefetin her kesiminden ciddi tepkiler gelirken iktidar ise kendi faydasına olunca ‘yargı bağımsızlığı’nı hatırladı. HDP’ye yönelik operasyonlarda da yargı büyük oranda araç yapıldı. Demirtaş’ın uzun süren yargılaması devam ederken Kobani davası da HDP üstünde sopa olarak kullanıldı.

***

EKONOMİK HAMLELER

İktidar bunların yanından birçok ekonomik hamle de yaptı. Elektrik faturalarından TRT payı kaldırıldı, sık sık doğalgaz müjdesi verildi. Temel tüketim ürünlerinde ÖTV indirimi yapıldı. Asgari ücrete yıl içinde iki defa zam yapıldı. Son olarak ise Emeklilikte Yaşa Takılanlar’ın (EYT) yıllardır verdiği mücadele sonuç verdi. Yıllardır EYT’ye olumsuz yaklaşan iktidar geri adım etti. EYT’lilere haklarının verileceği duyuruldu.

***

DIŞARIDA ZİKZAK

AKP’nin dış politikadaki hamleleri de 2023’e hazırlık için kullanıldı. İktidarın bir dönem ısrarla savunduğu ve adeta parti simgesi haline getirdiği ‘Rabia’ terk edildi. Erdoğan ‘asla görüşmem’ dediği Sisi ile görüşme gerçekleştirdi. İsrail’le ilişkiler geçmişe göre oldukça yakınlaştı. Son olarak ise yakın zamana kadar uzak durulan ‘Esed rejimi’ denilen Suriye ile ilişkiler geliştirildi. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile MİT Başkanı Hakan Fidan Moskova’da Suriye Savunma Bakanı Abbas ve iki ülkenin istihbarat başkanlarıyla bir araya geldi.

***

YASA DEĞİŞİKLİKLERİ

İktidar bu dönemde önümüzdeki yılı besleyecek birçok yasa değişikliği de yaptı. Bunların en önemlisi seçim yasasında yapılan değişiklik oldu. Yapılan değişiklikle birlikte seçim barajı yüzde 7’ye indirildi. İttifakın oylarının birlikte değerlendirilmesi de yasayla birlikte ortadan kalktı. Önümüzdeki seçimde ittifak içindeki her bir parti aldığı oya göre milletvekili çıkarabilecek. İktidar böylece Altılı Masa içinde gedikler açmaya çalıştı. Ayrıca cumhurbaşkanı seçim yasaklarından muaf tutuldu. Partili cumhurbaşkanının devletin olanaklarıyla seçim çalışması yapmasına imkan tanındı. AKP’nin yaptığı tek yasa değişikliği de bu olmadı. Kamuoyunda dezenformasyon ve sansür yasası olarak bilinen yasa değişikliğiyle hem sosyal medya hem de basılı ve görsel medya baskı alınmak istendi. Özellikle teklifteki 29’uncu maddede yer alan “halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse 1-3 yıl arasında hapis cezası alır” ibaresi oldukça dikkat çekti. Yılın son günlerinde ise Meclis’e ‘başörtüsü teklifi’ olarak bilinen Anayasa değişikliği teklifi sunuldu. Bu teklif Meclis’ten geçer veya referandum sonucu yasalaşırsa çarşafa güvence gelecek. Ayrıca “Evlilik birliği, ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir” cümlesiyle LGBTİ+’lar da teklifte hedef alındı.

***

6’LI MASA VE HAMLELERİ

Bu yılın muhalefet açısından en önemli olaylarından biri daha önce CHP ve İYİ Parti’nin içinde olduğu Millet İttifakı’nın Altılı Masa’ya dönüşmesi oldu. Şubat 2022’de kurulan Altılı Masa dönem dönem aday tartışmaları içinde boğulmak istese de bir iktidar alternatifi olarak Cumhur İttifakı’nın karşısında en büyük güç olarak kaldı. Özellikle İYİ Parti ve Saadet Partisi üzerinden iktidarın Altılı Masa’yı ayrıştırma çabaları da sonuçsuz kaldı. Altılı Masa da tıpkı iktidar gibi 2022 yılını 2023’teki seçime hazırlıkla geçirdi. Ortak deklarasyon yayımladı. Liderler seçim beyannamesi için ise önümüzdeki günlerde toplanacak.