Sayın Cumhurbaşkanı’nın himayelerinde düzenlenen ve CNN Türk ekranlarından bütün Türkiye’ye canlı olarak yayınlanan “Şehitler Anısına Futbol Maçı” her şeyden önce büyük bir başarıdır!

Çok kısa sürede örgütlenmiştir. Bunun daha hızlısı şehitler hayattayken yapılabilirdi. Belki ilerde bu da başarılacaktır!

Sayın Cumhurbaşkanı 24 Aralık 2016 günü İstanbul’da katıldığı özel ve tüzel toplantılarda, “Bayrakları bayrak yapan kandır” dedi:

-Toprak eğer uğruna ölen varsa vatandır!

O söylemedi ama Türkiye’nin çeşitli mezarlıklarında oluşturulan Şehitliklerde şöyle yazıyor:

-Şehitler vurulduklarında değil, unutulduklarında ölürler!

Dolmabahçe’deki (bir cep telefon operatörünün adını taşıyan) Beşiktaş Stadında 22 Aralık 2016 gecesi yapılan “Şehitler Maçı” şehitlerin unutulmadığı gösterildi.

•••

Bu etkinlikle birden fazla güzel şey bir arada yaşandı. Maç Türkiyeli futbolcular ile Türkiye’de futbol oynayan yabancı futbolcular karması aynı amaçlar için top koşturdular.

Maçı anlatan spikerler olayın ruhuna derinden girdiklerini belli etmek için uhrevi cümlelerle futbol terimlerini çok güzel harmanlıyorlardı. Yabancı futbolculara“yabancı” denilmemesi gerektiğine vurgu yapıyorlardı:

-Mesela Wesley Sneijder bizden biri, acımızı bizimle biz gibi paylaşıyor!

Bu sırada kamera Sneijder’e yakın plan yaklaşmıştı. Hollandalı sevimli futbolcu arkadaşlarıyla ne konuşuyorsa hem onları güldürüyor, hem de kendisi gülüyordu. Belli ki o anda acısını içine atıyordu.

Kameralar tribünlerdeki şehit yakınlarını özellikle de çocukları gösterirken CNN Türk spikerleri, yayıncılık tarihinde olduğu kadar din tarihi alanında da farklı bir tarih yazıyorlardı:

-Onlar kutsal emanetler bize… Şehitlerimizin çocukları!

“Kutsal Emanetler” (Emanet-i Mübareke) bilindiği üzere Hazreti Muhammed ve yakınlarına ait olan İslam dininde kutsal sayılan eşyalardır. Yavuz Sultan Selim 1517 Mısır’ın fethinden sonra İstanbul’a getirmiş, Topkapı Sarayı’nda Mukaddes Emanetler Dairesinde korunmaktadır.

Eğer laik kanal CNN Türk böylesi yayınlara devam edecekse Cüppeli Ahmet Hocayı da uzman danışman olarak spor spikerlerinin yanına oturtması çok faydalı olabilir.

Ancak haklarını yememek gerekiyor, Ortadoğu coğrafyası, sıcak habercilik konularında da “Kutsal Emanetler” kadar bilgili ve başarılıydılar. En son acı haberlerin geldiği Suriye sınırlarında bulunan El Bab’da yeni şehitlerin olduğunu söylediler. Sonra da yorumladılar:

-Ülkemizin birlik ve beraberliği için canlarını severek verdiler!

Herkes huşu halinde etkinliğe kilitlendiğinden olsa gerek El Bab’ın Türkiye dışında ve başka bir ülke (Suriye) sınırları içinde olduğunu onlara hatırlatmadı.

•••

Şehit yakınlarına ülke sathında sahip çıkılmıştı. Maç öncesinde İstanbul’daki Miniatürk’e getirilmişlerdi. O anları da TRT Haber izleyicilerine aktarıyordu:

-Şehit yakınları burada çok sayıda ünlü ile tanıştılar. Yemeklerini yediler. Birazdan otobüslerle stada hareket edecekler. Yıldız karmaları arasında oynanacak maçı izleyecekler. Biz de onlarla birlikte olacağız ve canlı yayına araçların içinden devam edeceğiz.

Canlı yayında ekrana gelen canı yanmış insanların yüzlerindeki hüzün izleyenlerin içini burkuyordu. Ama televizyoncu ekibin canlı yayın heyecanıyla bunları fark etmemesini normal karşılamak gerekiyordu!..

Yakınlarını kaybetmiş olanlar bilirler, ölüm acısı ilk anlarda insanı öylesine şok eder ki, neler olup bittiğini kavramakta zorlanır. Her şey bitip de evde tek başlarına kaldıklarında acı katlanır, acıtmaya başlar, sızısı derinleşir.

Şehitler Anısına yapılan futbol yıldızları karşılaşması bu bakımdan onları yalnız kalmadıkları için bir süre daha avutabilirdi.

Tam olarak bunu yapabildi mi bilinmez. Ama düzenleme ekibi içinde yer alanları ziyadesiyle hoşnut ettiği inkar edilemez.

•••

Bir kere “milli birlik ve beraberlik” açısından çok önemli sonuçlara ulaşıldı. Yerli milliler, yabancı millileri 4-3 yendiler. Üstelik bunu soğuk havada yaptılar. Hava o kadar soğuktu ki, maçın başlama vuruşunu yapan Cumhurbaşkanı topa dokunduğunda futbolcular hâlâ ısınıyorlardı. Başlama vuruşundan 14 dakika sonra başlayan tarihin en önemli ilk özel maçı unvanını da kazandı.

Sonra büyük bir futbol maçında ilk kez Kuran-ı Kerim okundu. Bunu da laik kanal CNN Türk canlı olarak yayınladı. Bu da milli birlik ve beraberlik açısından kayda geçmesi gereken bir gelişmeydi.

Ve en önemlisi organizasyonun hamisi Cumhurbaşkanı’nın tarihi değerdeki konuşmasıydı. O kadar güzel bir çerçeve çizdi ki, hiç kimse ülkemizin neden bir cehennem haline geldiğini bırakın telaffuz etmeyi aklından dahi geçiremedi.

Şehitler Maçı’nın eksikleri yok muydu?

Ana muhalefet ve yavrukurt muhalefet liderleri de orada Sayın Cumhurbaşkanı’nın iki yanında yerlerini almaları lazımdı.

Yenikapı Ruhu burada da sergilenmeliydi.

İnşallah daha sonraki felaketlerin izolasyonlarında bu eksikliklerini de gideriler. Şehitler Maçı yaşandığı haliyle sanki AKP’nin bir etkinliğiymiş, şehitleri sadece o düşünürmüş gibi bir görüntüye sebep olabilir. Muhalefet de payına düşene talip olmalı.

Bütün “acıları” ve “zaferleri” iktidar partisine bırakmamalılar.

Türkiye’nin en ağır döneminde sergilenen bu birlik ve beraberlik havası ilerde tarihe şöyle geçecektir:

-Şehitler Maçı Zaferi!