Ya ben heykelden korkuyorum ya. Böyle kadınlı erkekli heykeller var mesela. Adam karşı karşıya duran iki insan gibi bir şey yapmış. Ne olduğunu anlamadığım için korkuyorum ya. Ya sen kimsin ey heykel? Belki heykel geceleri canlanıyor, cinsel amaçlı temas ediyor birbirine herkesin gözü önünde. Olmaz olmaz deme, olusa olur… Bu sanatçılardan her şey beklenir, saygısız insanlar.

Ya ben şarkılardan korkuyorum. Türkülerden de korkuyorum. Hatta anlamadığım dilde söylenen şeylerden de korkuyorum. Zaten yabancı dilim yok, onca yıl da öğrenmeye heves etmedim.

Çorak bir tarla gibiyim, sonuçta arazi diye bi şey var. Ben şimdi bu çorak tarlayı satarım, cebime para girer. Bana hala gelmişler “Şu tarlayı bi sula, bi çapala, bir bak, bir ilgilen, bir sevgi göster” diyorlar. Ya benim cebime canlı para giriyor. Senin aklımla işe girsem şimdi beş parasızdım. Ha diyor ki “Tarlayı sula”…

Arkadaş, ben o sulamak için gereken nehiri de sattım zaten. Ülkemde nehirler boşa akıyor. Böyle şey olmaz. Şak diye HES yaparım, çevrenin ortasına koyarım onu iyice. Hem memleket kavrulur, hem cepler canlanır. Faydasına bakacaksın arkadaş. Faydalı mı? “Şak” yaparım. Ben de para vermem, başkasına yaptırırım, sonra da “Geçiş garantisi” veririm yapana. Maksat elektrik geçsin…

Ya ben şarkıdan türküden korkuyorum ya. Eyyy şarkı, burada ne anlatmak istiyorsun? Cim Morisın diye bi adam çıkmış, “Yılan” diyor, “Akrep” diyor, “Kapı” diyor… Ya bunu bilmek için yabancı dile mi gerek var. Ben sana diyeyim “Kapı”… Hadi buyur… Bu şarkılar çok acayip zaten. Millet şarkıları dinleyip dinleyip hayatını kaydırıyor. Mesela bizim ufak oğlan yurtdışında “Şeri Şeri Leydi” diye bir parça dinledi, sonra bir gün bana geldi “Buba ben kadın olacam” dedi…

Vay şeri şeri leydi vay! Öz evladım, bir parça dinledi ve “Ben kadın olacam” dedi. Evladım mı biraz değişik yoksa parça mı çok etkili bilemedim. Aniden kadın olmamak için dinlemedim o parçayı. Aradım radyoyu “Kardeş sizin parçalar insanları kadın yapıyor” diye başladım kükremeye. Tabii yabancı dilim de yok, yani kısıtlı.

Mesela 1’e kadar sayabiliyorum. Matematik filan da bilmem, ekonomenetri bitirdim sonuçta. Bunlar hep gösterge… Bak buralar filan hep göstergelik araziydi, bunları da sattım. Sonuçta canlı para can yapar.

Ya ben şarkıdan türküden korkuyorum. Hele ki başka bir dilde bir müzikli bi şey olsun. Mesela böyle “oporo” diyorlar galiba. Adamlar kadınlar süslenmiş püslenmiş, makyaj yapmışlar yahu!

Ya insan makyaj yapar mı? En doğal güzellik, en doğal olduğun haldir. Lüks nedir? Lüks israftır. Ya benim araba eskidi, yerine araba şeklinde uçak aldım Mersedes… Lazım, iş için lazım. İş yapıyoruz burada. Emlakçıyım ne de olsa…

Neyse o oporolarda adamlar, kadınlar toplanıp hep birlikte şarkı söylüyorlar. Kızlı erkekli gruplar halinde? Bu nedir ya? Anlamıyorum da ne dediğini. Belki anama, belki babama, belki de en fenası bana sövüyorlar? Kim bilebilir… Sonra insanlar bana sövülen parçayla zil takıp oynuyor.

sen-kimsin-471804-1.

Düpedüz saygısızlık bu. Benim vatandaşım saygılı olacak. Tüm vatandaşlar adına da saygının kalitesini ben belirlerim. Çok gereksiz bi şeyse saygıyı da satarım tabii. Ama ben şöyle korktuklarından dolayı saygı göstermelerini çok seviyorum.

Ben öyle öğrendim saygıyı anamdam babamdan. Bi terbiyesizlik yaptım mı, ağzımın payını verirlerdi. Ondan hep korktum annemden de babamdan da. O yüzden ben de anamdan babamdan öğrendiğim saygıyı kendi evlatlarımdan da bekliyorum, o gelmiş bana “Çeri şeri leydi” diyor.. Al müzik, al sana müzik… Bari dans etme kıvıra kıvıra evladım!

Ben karikatürden filan da çok hoşlanmam. Neymiş, mizahmış. Ya arkadaş, sen mizah adına cıvıklık yapacaksın, ben okumasam da rahatsız oluyorum. Niye orada kendi kendinize gülüyorsunuz? Hem de galiba bana gülüyorsunuz di mi? Ya varsa komik bi anın filan anlatırsın. Mesela ben üniversitedeyken…. Eee neyse, o yıllar geride kaldı. Şimdi ileri bakma vakti. Ben bakıyorum ama kendimi göremiyorum. Çünkü bendeki aynalar bozuk. Hemen satayım şunları da para gelsin.