Fenerbahçe ve Beşiktaş tribünlerdeki 'hükümet istifa' sloganlarının ardından gelen deplasman yasaklarına ilişkin konuşan Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, karara katılmadığını söyledi.

Şenol Güneş'ten deplasman yasaklarına ilişkin açıklama
Fotoğraf: AA

Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, deplasman yasakları kararına katılmadığını söyledi.

Deplasman yasağının ortak düşünceyle alınacak bir karar olduğunu söyleyen Güneş, "Bunlar tartışmaya açık. Federasyonu, Kulüpler Birliği Vakfını suçlamak için demiyorum. Kurallar koyulur, herkes uyar. Bu kararı kim aldı, neden aldı, niye acele etti? Kim faydalandı, kim faydalanmadı. Hep yukarıdaki takımlara bakıyorsunuz, bir de aşağı bakın. Bunlar tartışılmalıydı. Kararlara zaten uyuyoruz. Deplasman yasağı da öyle. Depremden dolayı aynı şehirde bir takım katılıyor, diğeri katılmıyor. Neden? Hepimizi ilgilendiren konuda fikirler alınsın, kararlar verilsin. Deplasman yasağına katılmıyorum" açıklamasında bulundu.

"TAKIM OLGUSU DURUMUNDAN TEDİRGİNİM, RAHATSIZIM"

BJK Nevzat Demir Tesisleri'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Şenol Güneş, siyah-beyazlı ekipte takım olgusunu yerleştiremediklerini ve en büyük sıkıntılarının da bu durum olduğunu söyledi.

Güneş, "Hedeflediğimiz yerde değiliz. Son 3 maç benim için de takım için de hayal kırıklığı oldu. Sorunlarımız vardı, devam ediyor. Sezon başından bugüne kadar yönetim başka bir hocayla başladı, benimle devam etti. Beşiktaş'ın duruşu ve yapısı var. Oyunculara anlattığım da bu. Asaletli, cesaretli bir takım olmak ve taraftarın da keyif aldığı bir oyunla kazanmak. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Eksiklerimiz de oluyor. Takım olmak çok önemli. Alınan oyuncuların olumsuz olduğunu düşünmüyorum. Takımı taşıma açısından istediğimiz seviyeye gelemedik. Bazen bir bitki ektiğinizde o bitki çok şey de verebilir hiçbir şey de alamayabilirsiniz. Ben takım olgusu durumundan tedirginim, rahatsızım. Çözebileceğimizi düşünüyorum. İstediğimiz seviyeye gelemedik. Zor dönemdeyiz, başka işle uğraşacak halimiz yok. Kendimiz bir takım olmalıyız. Takımı yapmadan başarılı olma şansınız yok" ifadelerini kullandı.

Takımı taşıyan oyuncularla devam edeceklerini söyleyen Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazen oyuncuların performansı üst seviyeye çıkınca devam ederler, bazen de kötü performans dönemi geçirirler. Bu, kötü oldukları anlamına gelmez. Son 4-5 maçtır kadro değişikliği yapmak zorunda kalıyoruz. 'Sakatımız yok' derken, Ghezzal'ın maç önünde sakatlığı oldu. Bu hafta 6 oyuncu kadroya girecek. Futbocuların takım oyununa alışması, performanslarının üst seviyeye çıkarak takımı taşıması... Takımı taşıyanı taşıyacağız. Taşımayanı bırakmak durumunda kalacağız. Elimizdeki yerli ve yabancıların ne yaptığını şans vererek görmek durumundayız. Burada taraftarların eleştirisi olacaktır. Bizim taraftarımız entelektüel seviyesi yüksek, eleştirebilen, takımı da sahiplenen bir bir grup. Biz de o eleştirileri alacağız ve onlara layık takım oluşturacağız."

Türkiye Futbol Federasyonu'nun, sezona devam etmeyeceklerini açıklayan Atakaş Hatayspor ve Gaziantep FK kulüpleri ile ilgili aldığı kararı eleştiren Güneş, "Hükmen mağlup olabilir ya da geçmiş maçları kabul edilebilir. 'Bu tip düşüncelerin tartışılmadan alınması kaosu getirir.' diye söyledim. Acele etmeye gerek yok. Başkan niye suçlandı? Fikrini söyledi. Burada hiç acele etmeye gerek yoktu. Aldığınız karar kime yararlı kime yararsız bakmak lazım. Bunlar herkesi ilgilendirir. Sadece Beşiktaş'ı ilgilendirmez. Herkesi ilgilendiren konularda ortak düşünceyle karar alınmalıydı" şeklinde görüş belirtti

"SİYASİ OLARAK NE KİMSEYE CEVAP VERİRİM, NE DE KENDİMİ EZDİRİRİM"

Türkiye'nin zenginliğinin farklılıklar olduğunu söyleyen Güneş, "Siyasi bağırmalar benim işim değil. Bir birey olarak ülkemin kim olursa olsun devleti de milleti de önemli. Beşiktaş içinde beni sevmeyen varsa, 'Beşiktaşlı değildir.' diyemem. Camiada olan herkes Beşiktaşlıdır. Öyle dersek, kitleler oluşmaz. Ülke de öyle. Farklılığımız zenginliğimizdir. Siyasi olarak ne kimseye cevap veririm, ne de kendimi ezdiririm. Takım, Türkiye, aile, fark etmez. En büyük aile, devlet-millet. Bunun kıymetini bilelim. Eleştirilerin yapılması karşı tarafı yok etmek değildir. Sessiz yığınlar oluşturmak iyi değildir. Doğruları alıp düzeltmeye çalışacağız. Hükümet eleştiri aldı, Cumhurbaşkanı orada afet bölgesinde. Cumhurbaşkanı oradaysa, herkes orada" diye konuştu.

(AA)