Termik santralların çevre mevzuatına uyum süresini 2,5 yıl daha uzatan yasa teklifine tepkiler sürüyor. Böylece sermayenin talebi üzerine bir kez daha halk sağlığı hiçe sayılıyor. Bu ilk değil. Daha önce de çok sayıda hayati düzenleme sermaye çevrelerinin baskısıyla ertelendi

Sermaye istiyor hükümet erteliyor

Vergilerle ilgili yasa teklifine son anda eklenen 50’inci madde ile kömürlü termik santralların çevre mevzuatına uyum süresinin 31 Aralık 2019’dan 30 Haziran 2022’ye kadar uzatılması planlanıyor. Bu süre zaten daha önce üç kez uzatılmıştı. Buna karşın 6 yıldır yasanın gerektirdiği çevre yatırımlarını gerçekleştirmeyen termik santrallar, teklif yasalaşırsa yasal olarak 2,5 yıl daha havayı kirletmeye devam edecek.

Söz konusu teklif 14 Şubat’ta da bir önergeyle Meclis’in gündemine gelmiş, ancak Meclis’te bulunan tüm partilerin ortak kararıyla bu önerge geri çekilmişti. Bir daha bu sürenin uzatılmayacağına dair sözler verilmiş, bu santralların 2019 sonuna kadar çevre yatırımlarını tamamlamış olmaları gerektiği vurgulanmıştı. Ama sermaye çevreleri lobi faaliyetiyle, konuyla hiçbir ilgisi bulunmayan bir yasa teklifine bu düzenlemeyi ekletmeyi başardı. Düzenleme bu şekliyle yasalaşırsa, sermaye çevrelerinin talebiyle yurttaşların sağlığı bir kez daha hiçe sayılmış olacak.

“Bir kez daha” diyoruz; çünkü bu ilk kez olmuyor. AKP iktidarları döneminde, yurttaşların sağlığı ve güvenliğiyle ilgili pek çok yasal düzenleme, sermaye çevrelerinin talebi üzerine hükümet tarafından ertelendi. Bazı düzenlemelerin yürürlüğe giriş tarihi birkaç kez uzatıldı. Bu ertelemelerin bedelini ise yurttaşlar sağlığıyla, hatta canıyla ödedi, halen de ödüyor.

Bu ertelemelerden bazıları şöyle:

MADEN PATRONLARINA KIYAK

Türkiye tarihinin en büyük işçi katliamı olan, 301 işçinin can verdiği Soma Katliamı’nın ardından hükümet, kamuoyu baskısıyla madenleri sıkı denetime almaya başladı. Bu dönemde ‘Muhtemel Patlayıcı Ortamlarda Kullanılan Teçhizat ve Koruyucu Sistemler ile İlgili Yönetmeliğe’ (ATEX) uygunsuz şekilde, patlayıcı ortamlarda kullanılmaması gereken teçhizat kullandıkları için birçok maden ocağı kapatıldı. Bunun üzerine isyan eden maden şirketleri, hükümete baskı yaparak Bakanlar Kurulu kararı çıkarttırdı. Resmi Gazete’de 4 Ağustos 2015’te yayımlanan kararla, ATEX yönetmeliğinin madenlerde uygulanması zorunluluğu 31 Aralık 2019 tarihine ertelendi. Böylece müfettişler tarafından kapatılan ocaklar yeniden açıldı ve yeni Soma’lara davetiye çıkarıldı.

Söz konusu düzenlemenin Çin’den teçhizat ithal eden AKP’ye yakın bir firma için çıkarıldığı iddia edildi. Öte yandan Kömür Üreticileri Derneği Başkanı Muzaffer Polat, düzenleme yapılmadan iki ay önce yaptığı konuşmada, maliyetlerinin çok arttığından, teçhizatların pahalı olduğundan yakınarak şöyle demişti: “Biz Çin malı anti-grizu damgalı ürünleri getirdik ama kabul edilmiyor. Doğu Avrupa’dan 4-5 misli ücretle ithal etmemiz gerekiyor. Soma faciasından bugüne 192 yeraltı kömür işletmesinden 126’sı kapalı durumda, 40 tanesi de rölantide çalışıyor. Mevzuat ertelenmeli.”

ENDÜSTRİYEL KAZALARA DAVETİYE

Patronların talebi üzerine sürekli ertelenen düzenlemelerden biri de ‘Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerinin Azaltılması Hakkında Yönetmelik’. 2013 tarihli bu yönetmelik, çıktığı günden bu yana defalarca kez değiştirildi, ertelendi.

Yönetmeliğin patronlara önemli yükümlülükler getiren hükümlerinin 2016’da yürürlüğe girmesi bekleniyordu; ancak hükümet bunu önce Temmuz 2017’ye erteledi. Bu ertelemeyle patronların ‘mümkün olan en yüksek önlem seviyesini alma’, ‘Büyük kaza önleme belgesi ve güvenlik raporu hazırlama’ gibi yükümlülükleri ertelenmiş oldu. Ardından bir erteleme daha geldi, yeni tarih 2019 olarak belirlendi.

Son olarak geçen mart ayında yeni bir yönetmelik yayımlandı, eskisi yürürlükten kaldırıldı. Yeni yönetmelikte, kritik bazı maddelerin yürürlük tarihi 1 Temmuz 2020 oldu. Bu maddeler arasında, dahili acil durumu planının hazırlaması ve büyük kazaya sebep olabilecek maddelerin isimlerinin, zararlarının internet üzerinden duyurulması gibi yükümlülükler yer alıyor.

İSG UZMANI ZORUNLULUĞU ERTELENDİ

2013 yılında çıkarılan İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’na göre, 50 ve altı çalışanı olan az tehlikeli işyerleri ile kamu kurumlarında iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirme zorunluluğu, 30 Haziran 2014’te yürürlüğe girecekti. Bu tarih önce 1 Temmuz 2017’ye ertelendi. Ardından yürürlüğe girmesine 20 gün kala hükümet, bir yasa tasarısına madde ekledi ve söz konusu düzenlemeyi 1 Temmuz 2020’e öteledi. Üstelik bu maddeyle 50’den az çalışanı bulunan az tehlikeli işyerlerinde patronlara sertifika almaları şartıyla kendi işyerlerinin iş güvenliği uzmanı olabilme hakkı tanındı.

ÇOCUKLARIN DA CANI HİÇE SAYILDI

Sermayenin baskısıyla yapılan ertelemeler, yalnızca çalışanların değil, çocukların da hayatını tehlikeye atıyor. İzmir’de serviste unutulan Alperen Sakin adlı çocuğun ölümünün ardından, üç bakanlık okul servisleriyle ilgili bir yönetmelik hazırlamıştı. 2017’de hazırlanan bu yönetmelikte her öğrenci için oturmaya dayalı koltuk sensörü, üç nokta emniyet kemeri ve her koltuğu görecek kamera ve internet sistemleri zorunlu hale getiriliyordu. İçişleri Bakanlığı bu yönetmelikte değişiklik yaptı ve bu zorunluluklarla ilgili süreyi önce 3 Eylül 2019’a, ardından 3 Eylül 2020’ye kadar uzattı.

Son olarak geçen ay yapılan bir değişiklikle, 12 yaşından büyük araçların okul servisi olarak kullanılmasını engelleyen yönetmelik hükmü de ertelendi. Buna göre 12 yaşından büyük araçlar, 1 Temmuz 2021’e kadar kullanılabilecek. Bu değişiklik için Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu, İçişleri Bakanlığı ile görüşmüştü.
bakanlık kantincileri kırmadı

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumların bünyesindeki gıda işletmelerinde satışa sunulacak hazır ambalajlı gıdalarda ‘Okul gıdası’ logosu kullanılacaktı. Uygulamaya az bir süre kala İstanbul Kantincileri Esnaf Odası’ndan “Uygulamayı erteleyin” talebi geldi. Normalinde tebliğin yürürlüğe girme tarihi 16 Eylül’dü. Gıda işletmelerini kıramayan Tarım ve Orman Bakanlığı, tebliğde değişikliğe giderek bu tarihi 7 Eylül 2020’ye erteledi.