Servet transferinde yöntem halka arzlar
Halka arz gelirlerinin büyük kısmı yatırımlara değil, borç ödemeye ve patronların cebine gitti. Yüksek fiyatlardan halka açılan şirketlerin hisseleri hızla değer kaybetti. Küçük yatırımcılar bir bir kaybederken şirket sahipleri ise servetlerine servet kattı.

Havva Gümüşkaya
havvagumuskaya@birgun.netPandemi sonrası milyonlarca bireysel yatırımcının akın ettiği Borsa İstanbul'da artan halka arz furyası, küçük yatırımcılar için büyük bir hayal kırıklığına dönüştü. Sermaye piyasalarının derinleşmesi ve şirketlerin finansmana erişimi açısından önemli bir araç olan halka arzlar, son dönemde yaşanan düşüşler ve beklentileri karşılamaması açısından sorgulanırken süreçte en çok küçük yatırımcıları mağdur etti. Hayat pahalığının arttığı dönemde halka arzlarla büyük hayaller kuran küçük yatırımcılar, kısa sürede sert düşüşler ve kayıplarla karşı karşıya kaldı.
Borsa İstanbul'da son günlerde halka arz edilen birçok hisse senedi, borsada işlem görmeye başladığı ilk günlerde büyük değer kayıpları yaşadı. Mopaş Marketçilik, Akfen İnşaat ve Armada Gıda gibi halka arz edilen şirketlerin hisseleri kazançlar ve kayıplar arasında aşırı miktarda dalgalanırken büyük bir kısmı halka arz fiyatlarının altında işlem görmeye devam ediyor.
Yüzde 20 iskontoyla 38,70 TL’den halka arz olan Akfen İnşaat hissesi 23 Ocak’ta işlem görmeye başladı. 16 işlem gününün ikisi hariç tamamında açılış fiyatının altında kapatan hissenin 13 Şubat ağırlıklı ortalama fiyatı 24,35 TL ile iskontolu halka arz fiyatının yüzde 37 altında kaldı. Armada Gıda hissesinde de kötümser bir tablo ile karşı karşıya kalındı. Halka arz sonrası ilk beş haftanın biri hariç tamamını sert kayıplarla kapattı. 2024 yılında halka arz edilen birçok hisse için benzer bir hayal kırıklığı yaşandı. Cem Zeytin hissesi yüzde 25 iskontoyla 15,30 TL’den 9 Eylül’de halka arz edildi. İlk üç işlem gününde güçlü bir yükseliş kaydetse de kısa süre sonra düşüş trendine girerek dördüncü haftanın sonunda yüzde 33 değer kaybıyla 10,25 TL’ye kadar geriledi. Hisse, 13 Şubat kapanışı itibarıyla halka arz fiyatının yaklaşık yüzde 25 altında alıcı buldu.
Halka arz fiyatları ile kıyaslandığında, Seğmen Kardeşler Gıda yüzde 32, Yiğit Akü yüzde 17, Özyaşar Tel yüzde 18, Koç Metalurji yüzde 32, Koton Tekstil yüzde 44, Lila Kâğıt yüzde 33 ve IC Enterra Enerji yüzde 24 değer kaybetti.
BİRİLERİ KAZANDI
Değer kayıplarında halka arz edilen bazı şirketlerin finansal ve operasyonel yapılarının güçlü olmamasının etkili olduğu düşünülüyor. Ayrıca, fonlamanın önemli bir kısmının yatırımlar değil, mevcut borçları kapatmak için kullanılması, hatta sermaye artırımı yerine doğrudan ortakların cebine gitmesi de diğer sorunlar olarak ortaya çıkıyor. Yüksek fiyatlardan halka açılan bazı şirketlerin hisseleri ilk günlerde büyük düşüşler yaşadı.
Son dönemde halka arz furyası, küçük yatırımcılardan şirket ortaklarına bir servet transferi haline geldi. Şirket patronları, ellerindeki hisseleri halka arz sürecinde satarak büyük kazançlar elde etti. Ancak, bu hisseleri satın alan küçük yatırımcılar, fiyatlar düştüğünde zararlarla karşı karşıya kaldı. 2021’den bu yana ek satışlar dâhil toplam 189 halka arzdan elde edilen yüzde 32,5’i ortak satışlarından oluştu.
YATIRIMCI SAYISI AZALIYOR
Halka arzlarda yaşanan bu süreç, sermaye piyasalarına olan güveni sarsarken yatırımcı sayısında da gözle görülür bir azalmaya neden oldu. Bunun en somut göstergesi ise yatırımcı sayısındaki değişim oldu. 2018'in başında ancak 1 milyonu aşabilen ve ayda en az bir kez aktif yatırımcıları ifade eden bakiyeli yatırımcı sayısı, 2021 ve 2022 boyunca 2 milyon seviyelerinde kaldı. Halka arz patlamasıyla birlikte Ekim 2023’te 8,3 milyona kadar yükselmesinin ardından bir süre 8 milyon bandında seyreden bakiyeli yatırımcı sayısı, geçen yıl ortasında belirgin bir düşüş eğilimine girdi ve geçen ay 6,7 milyona kadar geriledi.
Yatırımcı sayısındaki düşüş eğilimi, halka arzlarla borsaya çekilmiş küçük yatırımcıların yaşanan kayıpların etkisiyle hızla uzaklaştığını gösteriyor. Küçük yatırımcı, halka arzlarla kısa vadede kazanç sağlayacağını düşünerek piyasaya girerken süreç içerisinde büyük zararlarla karşılaştığında borsadan kaçıyor. Son birkaç yılda borsaya giren yeni kaynakların büyük kısmı, mevcut hisseler yerine yeni halka arzlara aktı.
BIST Tüm Endeksi’ndeki şirketlerin fiili dolaşımdaki paylarının toplam piyasa değeri ise 3,80 trilyon TL olarak hesaplanıyor. Bu son yıllarda halka arzların çektiği, fiili dolaşımdaki hisselerin yaklaşık yüzde 7’sine denk gelen büyüklükte bir kaynağın mevcut hisseler yerine yeni arzlara aktığını gösterdi.
∗∗∗
∗∗∗
SPK’DEN KONKORDATOYA
Ekim ayında SPK’ye halka arz başvurusunda bulunan Pak Un Üretim Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, yalnızca 3 aylık sürenin ardından konkordato talebinde bulundu. Seranit Seramik de halka arz gelirlerinin yüzde 55’ini bankalara olan borcu için kullanacağını açıkladı. Öte yandan halk arz için onay bekleyen Ecogreen’de halka arz gelirlerinin yüzde 60’ı ile borç ödemeyi planlıyor. Ecogreen’in halka arzına ilişkin yerel basında çıkan ‘Borçları halka ödetme planı mı’ başlık habere erişim engeli getirildi.
∗∗∗
İYİ KOKULAR GELMİYOR
Borsa İstanbul’daki yatırımcı sayısındaki düşüş ve halka arz edilen şirketlerin hisse fiyatlarındaki kötü performansın sebebini Sermaye Piyasası Uzmanı Kenan Gözlemci değerlendirdi. Gözlemci, halka arz iklimin bozulmasının ana sebebinin Sermaye Piyasası Kurulu olduğuna dikkat çekti. Halka arza onay verilen şirketlerin büyük çoğunluğunun bir gelişim hikâyesi bulunmadığını, halka arz fiyatlarının da fahiş olduğunu belirten Gözlemci “Önce şişirilmiş sonra güya iskonto edilmiş gösterilen halka arz fiyatları, ortak satışlı halka arzın pandemiden bu yana gelenek haline gelmesi, bu ortak satışından patronlara gelen paranın da gerçekte nereye gittiği piyasada konuşuluyor, iktidara yakın patronları olan şirket halka arzları 2 ay 17 gün gibi kısa bir sürede Sermaye Piyasası Kurulu’ndan onaylanıp çıkıyor, maalesef sermaye piyasasından iyi kokular gelmiyor” diye konuştu.
Gözlemci, “Türkiye pandemi sonrası oluşan sermaye piyasası üzerinden üreten şirketlere kaynak aktarma fırsatını maalesef iyi kullanamadı. Bunun yerine niteliksiz şirketler tuhaf fiyatlarla halka arz edildi ve önemli kısmı ne hikmetse patronların direkt kendi hisselerini satıp ceplerine parayı koyma şeklinde oldu. 200 milyar TL’nin üstündeki tutar yatırımcıların cebinden alınıp ‘bu şirketin halka arzına SPK tarafından nasıl onay verildi’ dediğimiz şirket patronlarının cebine gitti, özetle sermaye piyasası soyuldu” ifadelerini kullandı. Gözlemci, halka arz süreçlerinde daha sıkı denetim, şirketlerin finansal güçlerinin titizlikle incelenmesi ve yatırımcıların daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Aksi durumda Borsa İstanbul’un halka arz mezarlığına dönüşeceğine dikkat çeken Gözlemci “Küçük yatırımcılar için bir fırsat değil, bir kayıp kapısı olmaya devam edecek” dedi.