SES'ten yapılan açıklamada,"Kadınlarla birlikte politika üretecek, üretilen politikaların sağlıklı olarak uygulanırlığını denetleyecek Kadın ve Eşitlik Bakanlığı’nın kurulmalıdır" denildi

SES Denizli: Kadın ve Eşitlik Bakanlığı kurulmalı

UĞUR KURNAZ / DENİZLİ

Denizli’de Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Sağlık Bakanlığı’nın cinsiyetçi uygulamaları ve kadın emekçilerinin sorun ve taleplerine yönelik il binasında basın açıklaması gerçekleştirildi.

Basın açıklamasını okuyan Selçuk Göçer, Türkiye’de cinsiyet ayrımcılığından dolayı kadınların gittikçe artan şiddete maruz bırakıldığını ifade ederek, “Eğitim, sağlık, ulaşım gibi kamusal hizmetlerden yeterince yararlanmama, kendi yaşamı ve bedeni üzerinde söz hakkı sahibi olmama, baştan işgücüne katılım olmak üzere kamusal alandan dışlanma, esnek güvencesiz istihdam ve ucuz iş gücü olarak kullanılma, arama ve terfilerde can tavan sendromuna yol açan uygulamalarla ve daha birçok alanda ayrımcılıkla karşı karşıya kalmaktadırlar. Kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüz her geçen gün artmakta, eril yargı kararları yeni failler yaratmakta, cezasızlık politikası yeni kadın katliamlarına davetiye çıkarmakta ve kadınların yaşam hakkı ortadan kaldırılmaktadır” diye konuştu.

"BÜTÇELERDE KADIN ADI DAHİ GEÇMİYOR"

Türkiye’de kadın istihdamının erkek istihdamına oranla düşük olduğunu vurgulayan Göçer, “Ücretli istihdam içerisindeki kadınların büyük bir kısmı sosyal güvenceden yoksun, ucuz ve esnek işlerde, düşük ücretlerle güvencesiz çalıştırılmakta, işten çıkarmalarda önce kadınlar gözden çıkarılmaktadır. Yaşanan ekonomik krizle birlikte kadın yoksulluğu ve işsizliği artmaktadır. Çalışan kadınların büyük bir kısmı mobbing ve ayrımcılığa maruz kalmakta ve karar verme mekanizmalarında genellikle yok sayılmaktadırlar. Kadınlar yalnızca işgücü piyasasında değil, ev içi görünmeyen emekleriyle de değer üreterek bütçe gelirine katkıda bulunmalarına rağmen bugüne dek hazırlanan bütçelerin bütününde kadın adının dahi geçmediğini söylemek mümkün. Ortaya çıkan bu vahim tablonun ortadan kalkması için toplumda kadınları birey ve yurttaş olarak gören, toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifini anaakımlaştıran, kadınlardan gelen taleplerin politikasını oluşturup bunların devlet politikasına dönüşmesini sağlayacak resmi mekanizmaların oluşturulması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

Göçer, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Sorunlar giderek ağırlaşıyor ve bir an önce çözümüne yönelik hızla somut politikaların hayata geçirilmesi gerekiyor. Cinsiyetler arasında eşitliğin, hak ve olanaklar eşitliğinin eşitliğinin sağlanması yönünde politikalar üretilmesini sağlayacak, kadıların ve LGBTİ bireylerin yaşam hakkının korunmasına yönelik politikalar üretecek, kadınlara insana yaraşır ücret ve güvenceli istihdam olanakları sağlayacak ,toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef alan bütçeler oluşturacak, kadınlarla birlikte politika üretecek, üretilen politikaların sağlıklı olarak uygulanırlığını denetleyecek Kadın ve Eşitlik Bakanlığı’nın kurulmasıdır.”