Fotoğrafa bakmak edilgin olmaktır ve eylemin karşıtıdır. Karşısına geçer ve bakarsınız.

Fotoğrafa bakmak edilgin olmaktır ve eylemin karşıtıdır. Karşısına geçer ve bakarsınız. Nasıl üretildiğini ya da ardındaki gerçekliği araştırmaz, irdelemezseniz bilgiye de ulaşamazsınız, yani öğrenemezsiniz. Bu durumda bakmak aynı zamanda bilmenin de karşıtı olur. Bir başka deyişle bakmak; hem bilmek kabiliyetinden hem de eylemek kudretinden kopmak demektir.

Etkin bir birey, yalnızca bakan kişi/izleyen kişi olarak kalmaz. Birey hayata geçirdiği davranışlarda var olur. Toplumlar için de bunu söyleyebiliriz.

Fotoğrafa bakmak hastalığı -ki bunu genişletip görsel olana bakmak da diyebiliriz- optik bir makine tarafından bulaşmıştır. Kamera, bakışları yanılsama ve edilgenliğe alıştırır.

Görsel varsa seyirci olacaktır. Ancak bakandan mütevellit seyirci kötüdür. İmajlar ve imgeler tarafından baştan çıkarılan seyirci edilgen bir dikizcidir. Bir şeyler öğrenemez, etkin katılımcılar haline gelemez. İzleyeni görselin büyüsünden çekip çıkarmak, kurduğu özdeşleştirmesinden kurtarmak gerekir. Bakmak edilgenliğinden çıkıp, sorgulayan, fenomenleri inceleyip nedenlerini araştıran bilimsel bir deneyci veya araştırmacı konumuna geçmek esastır. Ya da eylem kararları vermesi gereken insanların karşı karşıya kaldıkları ikilemlere benzeyen sorgulamayı öğrenmelidir seyirci.

Seyirci birey ya da toplumlar; kendisine sunulan gösteriyi durağanlık içinde inceleyen bir gözlemci olmak konumundan kendini çıkarmalıdır. 

Seyirci birey ya da toplumlar; o zaman, Mısır’da Tahrir Meydanı’nı dolduran halkın sesini dinlemesi önerisinde bulunan ancak, Ankara Kurtuluş Parkı’nda torba yasa protestosunu görmezlikten gelen başbakanının samimiyetsizliğini anlar.

Bitlis’in Mutki ilçesinde bulunan toplu mezardan resmi tutanaklara göre on beş kişinin cesedi çıkarıldığında sessiz kalmaz.

Cumartesi Annelerinin 306 haftadır süren eylemlerine edilgin kalmaz.

Sınıf mücadelesine destek verir. Kürt halkının haklı mücadelesinin yanında olur.  

Seyirci birey ya da toplumlar öğrenmelidirler ki, seyre daldıkça daha az var olur.