Seyirci salonlara hâlâ dönemiyor

Erkin Can SEYHAN

Popüler kültür tüketicilerinin dijital platformlara yönelmesi ve pandeminin sürmekte olan etkileri, Türkiye’deki sinemaların gişe rakamlarını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Box Office verilerine göre istikrarsız bir süreçten geçen sinema sektörü nisan ayında, hızlanan normalleşme sürecine ve bahar aylarının gelmiş olmasına rağmen mart ayına oranla yüzde 67,1 oranında seyirci kaybı yaşadı. Vizyondaki filmlere yönelik ilginin azalmasında etkili olan faktörler arasında iddialı yapımların sayısının azalması da ön plana çıkıyor.

Haftalık rakamlar ve vizyonda olan filmler göz önünde bulundurulunca Bergen ya da The Batman gibi yüksek popülariteye sahip filmlerin verileri doğrudan etkilediği, haftalık gişe sayısının ciddi çoğunluğunun bu tür filmlere ait olduğu görülüyor. Bu durum da gişeye olan ilginin istikrarsız bir şekilde seyretmesinin önemli faktörlerinden biri. Film piyasasında iddialı ve yüksek prodüksiyonlu yapımların yer almadığı periyotlarda gişeye yönelik ilgi genel olarak da düşüyor. Konuya ilişkin yapımcı Baran Seyhan, sinema yazarı Burak Göral ve Karaca Sineması’nın sahibi Serdar Arslan’ın görüşlerini sorduk.

Sinema yapımcısı, yönetmen ve oyuncu Baran Seyhan’a göre sinema gişelerine olan ilginin azalmasında başlıca faktör pandemi. “Nisan ayları, pandemiden önce de düşüşün yaşandığı aylardan biriydi” diye konuşan Seyhan, bu durumun pandemi koşulları ile birleşince kaybın da ciddi boyutlara ulaştığını belirtti. Baran Seyhan, Bergen ve The Batman gibi yüksek gişe beklentisi olan ve döneminin en yüksek gişe sayısını yakalayan filmlerin bile pandemi etkisiyle normal beklentinin yaklaşık olarak yarı seviyesinde bir gişe sayısına ancak ulaşabildiğini savundu. “Bana göre sinema seyircisi kapalı salonlara dönmeye henüz ikna olmadı” diyerek pandemi etkisini ön plana çıkaran Seyhan, azalan film arzının ve dijital platformların yarattığı koşulların da gişeyi olumsuz etkilediğini belirtti.

ALIŞKANLIKLAR DEĞİŞİYOR

Film eleştirmeni, yazar, gazeteci ve senarist Burak Göral, gişeye olan ilgisizliğin sebebini pandeminin devam eden etkilerine ve vizyondaki iddialı yapım sayısının az olmasına bağlıyor. Gişe sayılarının her bahar döneminde düşüş yaşadığını belirten Göral, “Önceki yıllarda bu kayıp, süper kahraman filmleri ya da yüksek prodüksiyonlu yerli yapımlar sayesinde gideriliyordu ama bu yıl Bergen dışında hiçbir film o etkiyi yaratamadı” ifadelerini kullandı. Göral, Bergen haricindeki birçok filmin 2020 ve 2021 yıllarında çekilen ve büyük bir iddiaya sahip olmayan filmler olduğunu, bu nedenle de gişede yeterli ilgiyi göremediklerini belirtti. Benzer durumun Türkiye’deki sinemalarda gösterilen yabancı filmler konusunda da yaşandığını belirten Göral, Marvel, DC ve Disney yapımları ya da gelecekte vizyona girecek olan Görevimiz Tehlike gibi aksiyon filmleri haricinde yabancı filmlerin de gişe sayılarının düşüş yaşayacağını tahmin ettiğini söyledi. Sinema sektörünün yaşadığı bu sıkıntıdan rahatsız olduğunu dile getiren eleştirmen, dijital platformların da sinema seyircisini etkilediğini ifade etti.

BAĞIMSIZ SALONLAR DA BOŞ

Gişelerdeki düşüşü yansıtan bu veriler, yalnızca popüler gişe filmlerini değil; festival filmlerini de kapsıyor. İzmir’in bağımsız sinemalarından olup ağırlıklı olarak festival filmlerini gösterime sunan Karaca Sineması’nın sahibi Serdar Arslan, gişe rakamlarındaki düşüşün kendilerini de etkilediğini belirtti. Arslan, bütün sinemalarda aynı sıkıntının yaşandığını ama 6 Mayıs’ta vizyona girecek olan Doktor Strange: Çoklu Evren Çılgınlığında filminin ana akım sinemalarda hareketlilik kazandıracağını öngördüğünü söyledi.