150 bin sığınmacı ile yapılan saha çalışmasına göre, “Temiz suya ulaşamama, yetersiz beslenme, kronik hastalık durumlarında uygun beslenme olanaklarının sağlanamaması” birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor.

Sığınmacılar beslenemiyor: Bebekler aç hastalık riski yüksek

BURCU CANSU

Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Kliniği’nde görevli Uzman Doktor Zeynep Altın, sığınmacıların en temel sorunlardan birisinin “beslenme” olduğunu belirtti. Altın “Güvencesiz hayatlar: Göç, göçmenlik beslenme ve sağlık” başlıklı yazısında, sığınmacıların yeterli beslenememeden kaynaklı sağlık sorunların yaşadığını ifade etti.

TTB’nin Toplum ve Hekim Dergisi, son sayısını “Gıda ve Sağlık” başlıklı dosya yazılarına ayırdı. Halkların Köprüsü Derneği ile yapılan ve 150 bin sığınmacıyı kapsayan saha çalışmalarının detaylarını paylaşan Altın, “Hiçbir mültecinin, bir sonraki gün yeterli gıdaya erişebilme garantisi yok. Yeterli ve temiz su erişimi de kısıtlı” dedi.

Altın, ağırlıklı olarak İzmir çevresi ve Suruç kampında yapılan saha araştırmalarının sonuçlarını açıklarken temiz suya ulaşamamanın, yetersiz beslenmenin, kronik hastalık durumlarında uygun beslenme olanaklarının sağlanamamasının bir çok sağlık sorununu beraberinde getirdiğini kaydetti. Altın, yapılan saha ve sağlık taramalarına ilişkin gözlemlerini şöyle aktardı:

45 GÜNLÜK AÇ BEBEK

Beslenme sorunları açısından bütün sığınmacılar risk altında ancak bebekler, çocuklar, yaşlılar, kadınlar ve gebeler daha fazla dikkat edilmesi gereken grupları oluşturuyor. İzmir Torbalı’da yapılan sağlık taramasında, 45 günlük bebekte yetersiz beslenme nedeniyle sağlık sorunu tespit edildi. Bunun birinci sebebi yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşamamak iken ikincisi de çevresel sorunlardır.

Sağlık taramalarında sığınmacıların başta ilaca dirençli tüberküloz olmak üzere, uyuz, zatürre, bronşit, cilt enfeksiyonları gibi hastalık risklerinin arttığı tespit edildi. Bebeklik ve çocukluk dönemi aşılarının aksaması nedeniyle çocuk sığınmacılarda suçiçeği, difteri, boğmaca, kabakulak, tetanoz gibi hastalıkların görülme sıklığının arttığı, erişkinlerde de cinsel yolla bulaşan hastalıklarda artma olduğu görüldü.

Suriyeli sanatçılara sanatsal faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için birlikte neler yapabileceği sorulduğunda hep birlikte ‘açız’ ve ‘en öncelikli meselemiz karnımızı doyurmak’ yanıtı alındı.

KİRLİ SU DAHİ YOKTU

Çeşme Çiftlik Köyü’nde yaşayan Afganlara yapılan sağlık taramasında, 300 kişinin kirli dahi olsa sularının olmadığını tespit edildi. Ayrıca, naylonlardan oluşan barınaklarda yaşayan 2 bin Suriyeli’nin oldukça uzak bir mesafeden suyu bidonlarla taşımak zorunda kaldıkları görüldü.

GÜNDE TEK ÖĞÜN

Basmane’de yapılan saha ve sağlık taramasında tek bir günde 41 Suriyeli aileye ulaşıldığında, çoğunluğu bebek, çocuk ve kadınlardan oluşan bu insanların sokak araları, cami avlusu, fuar park alanı çevresi gibi konut dışı alanda yaşadığı belirlendi. Sığınmacılar sokaklarda genellikle günde tek öğün ve karbonhidrat ağırlıklı bisküvi benzeri hazır gıdalarla beslendiğini ifade etti. Suruç Kampı ziyaretinde de çoğu zaman tek öğün ve karbonhidrat ağırlıklı bir beslenmenin olduğu görüldü.