Açıkçası bu hafta farklı bir yoğunluktan dolayı köşe yazamayacaktım. Yeterli özeni gösteremeyeceğimi düşündüğümde yazmaktan imtina ediyorum. Gelin görün ki, Uğur Işılak’ın koalisyon şiirini dinleyince ben de herkes gibi “yahu bu gereksiz özgüven bende olsa dünyayı ele geçirirdim” fikrine kapıldım ve en azından bir kontra şiiri köşeye ekleyip ilk adımı atmak istedim.

Uysa da olur uymasa da

Her kafadan ses geliyor yine
Tatil zor, çok pahalı pansiyon
Şiir yazıyor düşün Uğur Işılak bile
Kolay değil kombinasyon, permütasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon

Oturduğun yerde uyumak gerek
Dokunulmazlık zırhıyla korunmak gerek
Zeytinyağı gibi üste çıkmak gerek
Uyumak için şart pastörizasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon

Kimisi Dombra diye şarkı yapınca
Ödülü kapıyor fırsatı bulunca
Niyetler yalakalıkla yükselmek olunca
Tabii ki sallanmaz şiirizasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon

Kimse ‘adam gibi adamlıktan’ anlamazsa
Biri Arınç’ın kapısını çalmazsa
Bu konuda yatak kuştüyü olmazsa
Bilinmez elbette destinasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon

Kimi çıkıp Reza’nın önüne yatıyor
Kimi özgüvenden patlayıp şiir okuyor
Youtube’u bilen girip video yüklüyor
Yeter artık bunca komünikasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon

Gururu, egoyu yenmemiz lazım
Lafımızı on gazetede manşete çektirmek lazım
Kadına ait, erkeğe sahip demek lazım
Eğer sağlanamazsa transformasyon
Bu kafayla kurulamaz koalisyon