Fenerbahçe kan kaybetmeye devam ediyor. Evinde ağırladığı Alanyaspor ile 1-1 berabere kalan sarı-lacivertliler zirvedeki üçlünün sekiz puan gerisine düştü

Sıkıntı büyük!

İstanbul’da yazdan kalma bir gün. Bir köşede Fenerbahçe, öbür tarafta Aytemiz Alanyaspor. Milli maç arasının ertesinde ev sahibinde birçok eksik futbolcu dikkat çekiyor. Dick Advocaat belki de zorunluluktan vatandaşı van Persie’yi ileriye dönük orta saha pozisyonunda oynatıyor. Bir zamanların “Uçan Hollandalı”sının 90 dakikayı çıkarıp çıkaramayacağı merak ediliyor.

Ligin yenilerinden olan Akdeniz ekibi ise sahaya gösterdiği dalgalı performansın gölgesinde ayak basıyor. Hüseyin Kalpar’ın öğrencilerinin özellikle savunmada çok açık verdiği düşünülünce, ekiplerin tarihlerindeki ilk lig müsabakası bol gol kokuyor!

Gündüz maçlarını özleyen sarı-lacivertliler için adeta bayram. Güzel havada da stadın boş kalması yine hüsran. Yeri gelmişken 13.30’da Bursaspor-Osmanlıspor ve Başakşehir-Konyaspor mücadelelerinin yapılması o kadar düşündürücü ki. Üç büyükleri saymazsanız, sezonun en dikkat çeken ekiplerini aynı anda raks ettirmek marka değerini düşürmekten başka bir şey değil. Bir tarafta antrenör takımlarının valsi, öbür köşede “bağlasan durmazlar”ın tangosu... Yazık oldu, ben tango izledim, aklım valste kaldı. Mamafih öbürünü seyretsem de aynı buruklukla bu satırlara başlayacaktım ya neyse. Gönül isterdi ki maçlar öyle ayarlansaydı da futbol bayramı yaşansaydı. Geçmiş olsun...

Emenike’nin henüz 44. saniyede sağ çaprazdan vurduğu şutla başladı karşılaşma. Kanarya zorlu Manchester United randevusu öncesinde golü erken bulmak istiyordu. Deplasman ekibi ise az ama öz geliyor, her seferinde de Volkan Demirel’i zorluyordu. 36’da tribünler ayaktaydı, topu kaparken Mehmet Topal 6, golü yaparken 10 numaraydı! Giderek sertleşen oyunda gözler hakem Alper Ulusoy’a çevriliyordu. Tansiyonun bu kadar yükselmesinde onun da ziyadesiyle rolü vardı.

İkinci yarı gollerden kartlara çok şeye gebeydi...

58’de bir anda skor eşitlenmişti; N’Sakala, van der Wiel’in uyuduğu pozisyonun devamında ceza sahasında bomboş durumdaki Candeias’ı bulmuştu. Advocaat pek gününde olmayan Emenike’yi çıkarıyor, “Atıf”ı oyuna sürüyordu. 81’de Volkan Şen karşı karşıya pozisyonda geç kalınca, tabela değişmiyordu. 86’da Sackey ikinci sarıdan kızarıyordu.

Kalan dakika azdı. Ev sahibi ya herru ya merru diye yükleniyor ama panikten atakları geliştiremiyordu. Skrtel’in kafası az farkla çıkınca mücadele beraberlikle sonuçlanıyordu. Bu sonuçla Fenerbahçe yuvasında ağır bir yara alıyordu.

Haftalar geçiyor, Advocaat da bu kadroya tam bir çözüm bulamıyor. Lens yokken takım üretemiyor. Maç sonunda tribünlerden yükselen “Yönetim istifa” sesleri böyle giderse daha da güçlenecek gibi gözüküyor.