Sincan'da 2 çocuğa cinsel istismar davası sonuçlandı: 2 sevgiliye 42,5'ar yıl hapis cezası verildi
Ankara'da Dilek Ece Aydemir'in erkek arkadaşı Mustafa Saydam'ın, 12 ve 13 yaşlarındaki 2 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili dava sonuçlandı. Saydam, 'cinsel istismar' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından, Aydemir de iki suça iştirakten toplam 42 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı.
Ankara'da Dilek Ece Aydemir'in erkek arkadaşı Mustafa Saydam'ın, 12 ve 13 yaşlarındaki 2 kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmasıyla ilgili dava sonuçlandı. Saydam, 'cinsel istismar' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından, Aydemir de iki suça iştirakten toplam 42 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı. Mağdurlardan M.A.'nın annesi F.T. "Bu kadar ceza verilmesine çok sevindim. Davadan vazgeçmemiz için bizimle çok uğraştılar. Ben hiçbir şekilde davamdan vazgeçmedim. 'Ölsem de vazgeçmeyeceğim' dedim. Kimse davasından vazgeçmesin" dedi.
DHA'nın haberine göre; Geçen yıl Sincan ilçesinde meydana gelen olayda Dilek Ece Aydemir, üst kat komşularının kızı N.U. (13) ile onun yanına misafirliğe gelen kız arkadaşı M.T.'yi (13), 'Kahvaltı yapacağız' diyerek, erkek arkadaşı Mustafa Saydam'ın yanına götürdü. Saydam ve Dilek Ece Aydemir, daha sonra 2 kız çocuğunu yanlarına alıp taksiyle kiraladıkları günlük eve geldi.
Mustafa Saydam'ın, evde zorla içki içirip, darbettiği N.U. ile M.T.'ye cinsel istismara maruz bıraktığı belirtildi. Binada görevli kapıcının sesler üzerine zile basmasının ardından Mustafa Saydam, 2 çocuğu bıraktı. M.T.'nin durumu anlattığı annesi F.T.'nin şikayeti üzerine Mustafa Saydam ile kız arkadaşı Dilek Ece Aydemir, polis tarafından yakalanıp, mahkemece tutuklandı.
TAHLİYE İSTEDİLER
Ankara 1'inci Batı Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuklu yargılanan sanıklar, karar duruşmasında hakim karşısına çıktı. Mustafa Saydam, son savunmasında, "Atılı olan suçlarda bir çoğunda haklılık payı vardır. Hayal dünyasında tecavüze uğradıklarını düşünüyorlardır. Ancak ben yapmadım. Benim maddi durumum iyidir. Ben 22 tane ülke gezmişim. 4 tane yabancı dilim vardır. Beraatımı ve tahliyemi talep ederim" dedi.
Sanık Dilek Ece Aydemir ise, "Ben kimseyi zorla bir yere götürmedim. O gün kahvaltıya gittik. Mustafa bize 'günlük eve gidelim, alkol içeriz, hamburger yeriz' dedi. Ben de mağdurlara 'gidelim mi' diye sordum. Onlar da kabul edince birlikte gittik. Ben bu olayda mağdurum. Ben üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Uzun zamandır tutukluyum. Beraatımı ve tahliyemi talep ederim" dedi.
42 YIL 6 AY HAPİS
Mahkeme heyeti sanık Mustafa Saydam'a, N.U. ve M.T.'ye yönelik 'nitelikli cinsel istismar' eyleminden toplam 30 yıl ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçundan da 12 yıl 6 ay olmak üzere 42 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Sanık Dilek Ece Aydemir de aynı suçlara iştirakten 42 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
"BU KADAR CEZA VERİLMESİNE ÇOK SEVİNDİM"
M.T'nin annesi F.T. (43), "Bu tarz olayları izlediğimde üzülüyordum. Çok ağladığım çocuk olmuştur. Bir gün benim de başıma geleceğini düşünmemiştim. Her ikisi de 40 yılın üzerinde ceza aldılar. Ben bunlara bu kadar ceza verilmesine çok sevindim. Hiç kimse hiçbir anne davasından vazgeçmesin. Davadan vazgeçmemiz için bizimle çok uğraştılar. Ben hiçbir şekilde davamdan vazgeçmedim. Ölsem de vazgeçmeyeceğim dedim. Ben hiçbir şekilde iyi hal indirimi yapılmasını ya da aftan yararlanmalarını istemiyorum ki başka çocuklar da zarar görmesin" dedi.
N.U’nun babası Ö.U. (39) da, "Allah kimsenin başına vermesin. Çocuğumun psikolojisi tamamen bitik şu anda. Derslerinin ortalaması yüksekti. Şimdi sınıfı zor geçti. Kimse bu gibi olaylarda davasından vazgeçmesin. Kazandık" dedi.
"AYNI CEZA TAKDİR EDİLDİ"
Avukat İbrahim Ethem Yiğit, sanıkların nitelikli cinsel istismar suçundan ceza aldıklarını söyleyerek, "Kadın olan sanık da aynı cezayı aldı; ama kadın burada eylemi gerçekleştiren kişi olarak değil suça iştirak eden kişi olarak bu cezayı aldı. Dolayısıyla onun erkek şahıstan durumu nitelik itibarıyla biraz farklı olsa da suça iştirak etmesi bakımından ona da aynı ceza mahkemece takdir edildi. Esas olan bundan sonra hedeflenmesi gereken şey bu çocukların toplum hayatına tekrar nasıl kazandırılacağı ve nasıl alışacağı. Eğitim hayatlarına nasıl devam edeceği üzerinde durmamız gerektiğini ifade etmiştik. Savunmalarımızı bu yönde yaptık. Mahkeme de böyle takdir etti" ifadelerini kullandı.