Sinemanın minik devi Peter Dinklage ve Game of Thrones öncesi 11 unutulmaz rolü

ENGİN ÖZER / @enginzer

Mamuta binen devler, parmakla kafa patlatan şövalyeler, ninja gibi dövüşen yakışıklı prensler ve karizmatik sörler... Bunca şekil şemal arasında akbil kadar boyuyla bir fırlama: Tyrion Lannister.

Doğumuyla yedi krallığa yayılmış kötü şöhreti: O bir şeytan, domuz dişli bir canavar, yerden bitme bir çirkinlik timsali! Acı ve nefretle büyütmüşler Tyrion'ı. Valyrian Çeliği gibi ışıldayan keskin zekası olmasa bugünleri görmesi zormuş hainlerle dolu Lannister soyunda.

67. Emmy Ödülleri’nde Peter Dinklage dizideki rolüyle en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülüne layık görülmüştü. Dizinin yeni bölümleri de bugün yayınlanacak. Biz de sizlere bu vesileyle beyaz perdeden unutulmaz Peter Dinklage performansları derledik.

Milyonlar onu Game Of Thrones'taki muhteşem Tyrion performansıyla tanısa da, sinemada uzun süredir bir Peter Dinklage gerçeği var. Karşınızda en bağımsızından en janjanlı gişe filmlerine, Hollywood'un minik devi Peter Dinklage ve beyazperdede canlandırdığı unutulmaz karakterler.

1. Pete Small is Dead

Aslında listenin başına yerleşecek kadar iyi bir film değil, nasıl diyelim meraklısına gider bu çeşit filmler. Bağımsız sinemanın Hollywood'u (tabire gel) diyebileceğimiz Sundance Film Festivali'nde gösterilmiş ve olumlu eleştiriler de almıştı. Filmin listemize tepeden girmesinin asıl sebebi Game Of Thorones'taki rol arkadaşı “Cersei” yellozuyla karşılıklı sahnesinin olması. Hem de sahnedeki diğer aktör Steve Buscemi. İlginçtir, Cersei bu sahnede de üstüne yakışan karakteri bulmuş.

İzlesek mi?

-İf istanbul'a gidenler izlesin, gerisi zorlamasın.

2. Tiptoes

Filmde ismi telaffuz edilemesin diye konmuş erkek ilahlardan Matthew Mcconaughey ile Kate Beckinsale aşkı anlatılıyor. Ancak bizim konumuz filmdeki yan hikayelerde. Peter Dinklage, Game Of Thorones'ta olduğu gibi burada da yarı asi bir aşk adamını canlandırıyor. Hem de ne canlandırma… Patricia Arquette'i bile kendine sevgili yapıyor hınzırın evladı. Ayrıca bu sefer filmdeki tek cüce o değil, komple bir cüce ailesi filme hayli eğlenceli sahneler kazandırıyor. Tiptoes'un bir güzel yanı da Gary Oldman'ın filmde kambur bir cüceyi canlandırması.

İzlesek mi?

-Muhakkak!

3. The Station Agent

En iyi orijinal senaryo dalında BAFTA kazanmış muhteşem bir film. Sarı şirine Michelle Williams'ın bizim meşe palamudu Tyrion'ın çenesine methiyeler düzdüğü, hatta filmin sonlarına doğru çapkın bücürümüzün yine amacına ulaştığı, her zaman karşınıza çıkmayacak kadar etkili bir anlatım. "Feel Good Movie" derler ecnebiler, yani güzel müzik koyduk, romantizm ekledik, sıcak-samimi tipler falan da var; izleyin mutlu hissedeceksiniz filmleri. Ama işte, The Station Agent tam da öyle değil, içinde acısı da var tatlısı da. Büyüyü kaçırmamak için bu güzel yapıyı daha fazla kurcalamıyoruz. Konuya da girmiyoruz, merak edin de izleyin.

İzlesek mi?

-İzleyin, seveceksiniz, sevmeyen gitsin "Çılgın Dersane Kampta" izlesin.

4. Penelope

IMDB'nin film hakkındaki ilk cümlesi, “modern romantik bir peri masalı” olmuş. Çok da güzel olmuş, pek de güzel olmuş, filmi şahane özetlemiş. Peter Dinklage, Penelope'de acar bir araştırmacı gazeteciyi canlandırıyor. “Acar gazeteci” kalıbını da böylece 15 yıl aradan sonra ilk defa cümle içinde biz kullanmış olalım.

Christina Ricci, James McAvoy, Reese Witherspoon gibi yıldızların rol aldığı yapımı ailece, yalnız, sevgiliyle, evcil hayvanınızla, her türlü ve her koşulda keyifle izleyebilirsiniz. Penelope, "Güzel ve Çirkin" mitine gayet sürükleyici ve komik bir yorum getiriyor.

İzlesek mi?

-bkz. Önceki madde

5. The Chronicles of Narnia: Prince Caspian

Fantastik Narnia serisinde Trumpkin'i canlandıran Peter Dinklage, epik macera janrı için biçilmiş kaftan olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. 38 yaşındayken rol aldığı Narnia Günlükleri, başarılı aktörün ilk büyük bütçeli yapımıydı. “Tipi kurtarıyor bu gibi rolleri” diye düşünmeyiniz, ünlü aktöre Trumpkin rolü için her sabah 3 saat kesintisiz makyaj yapılmış; ayrıca makyajın temizlenmesi için artı bir saat daha gerekiyormuş. Gün yüzü göstermediler adama.

İzlesek mi?

-Uçsuz bucaksız alanlar, kostümler, dünyalar arası geçişler gibi sinemasal durumları beğeniyorsanız izleyin. Hala dede korkut hikayeleri anlatan babaanneniz varsa, onu da yanınıza alın. Yalnız 3d versiyonunu açıp kadının yüreğine indirmeyin.

6. I Love You Too

Dexter'dan tanıdığımız Yvonne Strahovski'nin dünyanın en tatlı kızcağızını canlandırdığı filmde, Peter Dinklage’nin de taklit yeteneğini de konuşturduğu sahneleri var. Ayrıca filmde efsane bir evlilik teklif “edememe” sahnesi var ki, mutlaka izlenmeli, beğenilmeli, paylaşılmalı. Filmimiz güzel bir romantik komedi.

İzlesek mi?

Evlilik teklifi bekleyen sevgiliniz var ama sizin o taraklarda beziniz yoksa, bu filmi onunla izlemeyin.

7. Death at a Funeral

Peter Dinklage, bu filmde “I Love You Too” da taklit ettiği gibi bir gay'i canlandırmıyor, rolü doğrudan bir gay. Pişkince cenaze evine dalarak, ölmüşün ardından pazarlık yapıyor, mirastan pay istiyor. Ünlü aktör, gıcık rollerde de hiç acımıyor, insanı çileden çıkarabiliyor. Frank Oz'un yönettiği Death at a Funeral, bir aile karmaşasını keyifle izletiyor. Filmin 2010 yapımı bir Amerikan yeniden yapımı da bulunuyor.

İzlesek mi?

-Bunu izleyin, Amerikan yeniden yapımını izlemeyin.

8. Find Me Guilty

Sanmayın ki sadece sakallı cüce, motosikletli cüce ya da gay cüce gibi figürlerin adamı. Mahkeme salonu sahneleri içinde en çok sevdiklerimizden biri bu filmde. Peter Dinklage sahnede boyunu avantaja dönüştürerek klas bir avukat şovu çekiyor. Gerçek bir olaya dayanan filmde bir gangsterin kendini savunma hikayesi konu ediliyor.

İzlesek mi?

- Film 125 dakika ama aslında 1 saate bitmesi gerekiyor. Peki, neden 125 dakika? Çünkü yönetmen ve senarist Sidney Lumet. 12 Angry Man ve Dog Day Afternoon çekmiş adama gel bize komikli suç filmi çek derseniz, devamına katlanırsınız. Uzun olmasına rağmen Sidney Lumet'nin tertemiz anlatımı filmi keyifle izletiyor.

9. The Angriest Man in Brooklyn

Rahmetli Robin Williams'ın dünyanın en gıcık ve aksi adamını canlandırdığı filmde Peter Dinklage, Williams'ın kardeşi rolünde.

İzlesek mi?

-Tam bilemedik. Yani bi başlayın bakalım, sıkılırsanız zorlamayın.

10. A Case of You

Peter Dinklage'i gay bir kahve dükkanı patronu (mesleğe gel) rolünde izlediğimiz romantik komedide, tarzın gerektirdiği her şey var. Annesiyle çocukken problem yaşamış genç erkek var, şirinliğinin verdiği enerjiyle sürekli parmak ucunda sekerek ilerleyen sarışın kız var, sorunlu erkeğin serseri ev arkadaşı var, var allah var. ..

Yvonne Strahovski'ye, I Love You Too'da ki rolü için çok tatlıdemiştik ya hani, işte bu filmde Evan Rachel Wood, Yvonne'u tatlılıkta tokatlar, saçlarını yolar, fularının ucunu metronun kapısına bağlar. Vahşice bir tatlılık: Fruktoz Rachel!

İzlesek mi?

Tremisu, damla sakızlı dondurma, pamuk şeker Rachel.

11. Knights of Badassdom

Ve adamın hası, en çok alışkın olduğumuz haliyle karşımızda. Peter Dinklage filmde kankileriyle “role play” kafasında takılıyor. İki farklı dünyanın iç içe geçmesiyle, olayların çığırından çıktığı film, tam anlamıyla nefesleri kesiyor. Ulusal basın sinema tanıtım klişesini de kullandığımıza göre, görevimizi tamamladık demektir. Sinemanın minik devi Tyrion Lannister, adamımızsın!

Nice Peter Dinklage paylaşımlarında görüşmek dileğiyle, en güzel ejderhalar sizlerle olsun, esen kalın…