Sınırlı canı kalmış kahraman gibiyiz

Işıl ÇALIŞKAN - isilcaliskan@birgun.net

Şahsına münhasır müzik grubu Redd’in solisti, şarkı yazarı ve bestecisi Doğan Duru, ilk solo albümü ‘Epoch’u çıkardı. Duru, tamamı kendisine ait 11 şarkı bulunan albümü için, “Epoch, üretim aşamasında özgürlükten ziyade tekilleşme şansı verdi bana. Üstesinden gelmek zorunda olduğum bir üretim modeliydi” diyor.

Prodüktörlüğünü Duru’nun yaptığı albümün Hayyam stüdyolarında gerçekleştirilen kayıtlarında, dört parçanın davullarında Berke Özgümüş imzası var. Diğer tüm enstrümanların yanı sıra albümün tüm parçalarının düzenlemesi ve mix’i de Duru’ya ait.

Kelime oyunlarıyla mecazların buluştuğu, zaman, mekân, beden ve ruh sıkışmasını kendine has tespitlerle ifade eden Duru, çocukluğundan bu yana içinde topladığı sesleri, kulağında ve kalbinde yer eden tınıları, hayallerini, akışı ve yalnızlığı ‘Epoch’ta anlattığını ifade ediyor.

Duru ile albümünü ve müzik serüvenini konuştuk. Daha fazla uzatmadan sözü kendisine bırakalım.

► Redd şarkılarının çoğunun söz ve müziği size ait. Bu albümdeki şarkılar diğerlerinden hangi yönleriyle ayrılıyor?
Sadece şarkıları yapmak değil aynı zamanda onları dinlenilebilir şekilde son aşamasına getirene kadar kendi kendime üstesinden gelmek zorunda olduğum bir üretim modeliydi bu. Bir ressam gibiydim artık ve elinde fırça olan tek kişi bendim. Bu deneyimi hayatta kaç kişi yapmak ister bilemem ama sanırım Tame Impala son albümü de bu şekilde yapıldı.

‘MÜKEMMEL BOŞLUĞU BAŞKASI YAPSA KISKANIRDIM’

► 'Epoch' size nasıl özgürlükler tanıdı?
Mükemmel Boşluk’tan bu yana olukça özgürüm aslında. Redd’de söz yazarı ve besteci olduğumdan genel olarak her şarkı yazdığımda bir komiteye sunumu yapıyormuş gibi hissettiğim olurdu. Bazı şarkılar albüme zorla girer, nice güzel şarkılar albüme giremez veya bir sonraki albüme kalırdı. Mükemmel Boşluk’ta bu tuhaf gerilimden kurtulmuştuk. Herkes rahat etti ve ortaya da süper bir albüm çıktı. Hayatta yaptığımız en güzel iş olarak gördüğümüz bir albüm o. Başkaları yapsa kıskanırdım. Neyse ki biz yaptık. Epoch bu bağlamda üretim aşamasında özgürlükten ziyade tekilleşme şansı verdi bana. Üstesinden gelmek zorunda olduğum bir üretim modeliydi.

► Redd üyelerinin albümle ilgili yorumu ne oldu?
Son ana kadar bitmiş halini duymadılar, dinlediler ve sevdiler. Onların da kendi albümlerini çıkartmalarını bekliyor ve istiyorum. Umarım yaparlar.

EPOCH, ÇOCUKLUĞUMDAN BU YANA GETİRDİKLERİM

► Hikâyesine acısıyla tatlısıyla sahip çıkan bir Doğan Duru var albümde. Samimiyetiniz şarkılara yansımış. Bu albüm sizi ne kadar yansıtıyor?
Bu albüm tamamen beni yansıtsın istediğimden, tüm şarkılarını yazdığım, tüm enstürümanlarını çaldığım, düzenlemeleri ve miksini yaptığım bir albüm. Geç başladığım müzikal yolculuğumda birçok dönüm noktası yaşadım. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera bölümünden solist olarak mezun oldum. Sonrasında Milano’ya Verdi Konservatuvarı’na gittim. Hem de gerçekten çok zor alınan bir özel yetenek bursu ile. Daha sonra hem Avrupa hem de Türkiye’de mesleğimi icra ettim. Bütün bunları yaparken rock müzik yapmaya devam ediyordum. Hem klasik müzik hem rock müzik hayatımın bir parçasıydı bu da yaptığım şarkılarda çokça duyulur. Yıllardır elektronik müziğe ilgim var ve hiçbirinin bir diğerini domine etmesine izin vermeden tüm bu birikimleri sound olarak Epoch’da buluşturdum. Epoch benim çocukluğumdan bu yana taşıdığım sesleri biriktirdiğim duyguları ifade ediyor.

► Şarkı sözleri ile bestenin müthiş uyumu söz konusu. Sizin sesinizden dinlediğimiz tüm parçalarda bu var aslında. Müzik gibi soyut bir şeyde bunu sağlamayı nasıl başarıyorsunuz?
Gerçekten soyut bir durum ama o soyutluğun kafamın içinde duruyor olduğu kesin. Somutlaştırma noktası da üretmeye başladığım an oluyor. Bazı şeyleri yaparsınız ama nasıl yaptığınızı anlatması zordur… Emin olun bunu doğru ifade etmeyi öğrenene kadar duyduğunuz şarkıların üç dört katı duymadığınız şarkı yapmışımdır.

***

SINIRLAR YÜZÜNDEN MİLYONLAR EVSİZ KALDI

► İnsanlığın çoğunluk içinde yalnızlaştığı bu çağı nasıl yorumluyorsunuz?
Vasathane. Bu çağdaki bölüm sonu canavarımız ne olacak merak içindeyim. İnsanın neden ve nasıl kalitesizleştiği konusunu uzun uzun anlatmaya gerek yok. Sınırları daha çok sevmeye başladık. Sınırlı zekâya, sınırlı çeşitliliğe ve sınırlı tahammüle yol aldık. Sınırlar yüzünden milyonlar evsiz kaldı, insanlar öldü, fakirleşti. Sınırlı sayıda canı kalmış bir bilgisayar oyunundaki kahraman gibiyiz. Epoch biraz bonus olur umarım.

► Albüm kapağında Mehmet Güreli çizimi var. Bu işbirliği hakkında neler söylersiniz?
Albümler artık çoğunlukla sadece dijital ortamlarda oluyor. Epoch, yeni müzikle eski zamanlardan bu yana gelen hislerimi anlattığım bir albüm. Görsel konusunda uzun uzun düşünürken, evimdeki Mehmet Güreli’nin bana hediye ettiği diğer resimlere gözüm takıldı. Hemen aradım. “Yeni albümümün kapağını sen çizseydin ne güzel olurdu” dedim, “Tabii ki dostum çok sevinirim” dedi. Ertesi gün buluştuk. İlk kez 96’da tanıdığım çok yönlü ve çok önemli bir sanatçı, Epoch’un bir parçası oldu. Bazen birlikte tiyatro müziği yapıyoruz, konuşup, tartışıyor birbirimize şakalar yapıyoruz. Mehmet Güreli’nin kıymetini bilmemiz şart.

***

VİRÜSLE SEKTÖRCÜK İYİCE YARA ALDI

► Koronavirüsün Türkiye’de görülmesi birçok iptale de sebep oldu. Bu iptallerin sektöre etkisiyle ilgili neler söylersiniz? Önümüzdeki günler için bir öngörünüz var mı?
Ben ortada bir sektör maalesef görmüyordum bu virüsle de sanırım bu sektörcük iyice yara almış oldu. Maalesef bu sektör çok önemli bir konu. Umarım bazılarının tekelleşmesine göz yuman sanatçıların, grupların aklı başına gelir. Umarım tekelcikler bu işin öznesinin müzik üretenler olduğunu hatırlar. İptaller hepimiz için kötü. Bu konunun üstesinden yine müziğin sahipleri gelecektir. Festivaller çok önemli ve değerli. Hem müzik grupları hem de dinleyicileri için. Bu iptaller yüzünden hepimiz zor duruma düşeceğiz. Bu durumda herkes oturup düşünsün, kimse kimsenin emeğine işine, gücüne engel olacak adımlar atmasın.