Müzisyen Neslihan Engin rap müzisyeni Efeflow ile yaptığı ‘Yollarında’ isimli düet ile dinleyicilerle buluştu. Engin, sınırsız bir dinleme oburu olduğunu söylüyor

Sınırsız bir dinleme oburuyum

Gizem ERTÜRK

Farklı dönemleri ve tarzları bir araya getirip ortaya yeni yorumlar çıkarmasıyla dikkatleri çeken ve müzik camiası tarafından ‘Türkiye’nin Tori Amos’u olarak addedilen Neslihan Engin, yepyeni şarkısı Yollarında’yı müzikseverle buluşturdu. Underground rap camiasının öncü isimlerinden, İzmirli rap müzisyeni Efeflow’un söz ve müziklerini yazdığı şarkı, Engin’in bir rap şarkıcısıyla yaptığı ilk ortak çalışma olarak da dikkat çekiyor. Engin ile yeni şarkısını ve müzik serüvenini konuştuk.

► Sürpriz bir şarkıyla çıkageldiniz. İzmirli rap şarkıcısı Efeflow ile yollarınız nasıl kesişti?
Ben yüksek lisansımı İTÜ MİAM’da (Müzik İleri Araştırmaları Merkezi) Ses Mühendisliği üzerine yaptım. Bilirsiniz MİAM stüdyoları yüzlerce projeye ev sahipliği yapmış olağanüstü bir kayıt stüdyosudur. Efeflow’la yollarımız burada kesişti. Efeflow bana diğer parçalarını dinletti. İşte ‘Yollarında’ bunlardan biriydi.


► Müzikal geçmişinize baktığınızda bu şarkı biraz ters köşe olmuş gibi görünüyor. Böyle bir düet daha doğrusu bir rap sanatçısıyla düet yapma fikri nasıl doğdu?
Efeflow dinlettiğinde ‘Yollarında’dan çok etkilenmiştim. Üzerine benim vokalimle bir demo kaydı denemeye karar verdik. Ben o sırada ilk albümümün parçalarına çalışıyordum. ‘Yollarında’nın demo kaydını yaptık. Efeflow da benim kendi parçalarımdan biri olan ‘10 Saniye’ye demo rap kaydı yaptı. Yani biz aslında iki parça üzerinde çalıştık. Aradan zaman geçti ve bu iki parçanın demosunu bilgisayarımda bulup yeniden dinledim. Çok hoşuma gitti. Ve işte, bu hikâye de bu şekilde başladı. İkinci albümüm ‘Yara’ 2014’te çıkmıştı. Akabinde kızımın doğumuyla beraber değişen hayatım ve aktif müzisyenliğe yaklaşık 6 yıl ara vermemin ardından, ilk çıkışımı ‘Yollarında’ ile yapmaya karar verdim. Parça her ne kadar ters köşe gibi görünse de, aslında her iki albümümün de farklı tarzlardan beslendiğini görebilirsiniz. Pop-caz, pop-rock, Anadolu rock, 80’ler, birbirinden farklı sound’lar. O yüzden kendi müzikal yolculuğumda bu düet bana bu akışın doğal bir parçası olarak yansıyor. Şarkıyı çok seviyorum bu arada.

► Rap müzik ile aranız nasıl? Takip ettiğiniz isimler var mı?
Müzik söz konusu olduğunda sınırsız bir dinleme oburuyum. Her janradan mutlaka sevdiğim çok şey vardır. Özellikle Oxmo Puccino, MC Solaar, Akhenaton ve IAM rap’e ilgi duyma sebeplerimdendir. La Haine (Protesto) filminin de rap müziklerinden çok etkilenmiştim. Snoop Dog, 2Pac, Eminem, bizden Gazapizm, Ezhel, Sagopa Kajmer rap’te dinlediğim isimler.

HER KONSERİMDE MUTLAKA TORİ AMOS SÖYLERİM

► Müzik sektörünün birçok alanında aktif olarak yer alıyorsunuz. Özellikle Nesli Play Tori projeniz çok sevilmiş ve sizin Türkiye’nin Tori Amos’u olarak anılmanıza neden olmuştu.
Müziğe 8 yaşında piyano ile başladım. O zamandan beri de piyano ilk göz ağrım olarak baş tacım olmayı sürdürüyor. Tori Amos’un müziğiyle ilk tanıştığımda sanırım 16 yaşındaydım. O sıralarda ben de kendi şarkılarımı yazmaya başlamıştım ve Tori Amos’un tarzından haliyle çok etkilendim. Kendi müziğimde piyanoyu kullanırken ilham oldu bana. Kendi şarkılarımı çalmak ve söylemek istiyordum ama kimse gelip tanımadığı bir kadının piyano başında oturup söylediği şarkıları dinlemeyeceği için aklıma bu proje gelmişti. Tori Amos seven bir kitlenin bu cover’ları dinlerken araya kendi şarkılarımı da serpiştirmemde bir sakınca görmeyeceklerini düşündüm. Bu konser serisi o şekilde ortaya çıktı. Sonra yavaş yavaş kendi şarkılarıma ağırlık vermeye ve cover’ları azaltmaya başladım. Ama her konserimde mutlaka bir Tori Amos cover’ı söylerim.

sinirsiz-bir-dinleme-oburuyum-748077-1.

► Bu tekli yeni bir müzikal yolculuğunuzun başlangıcı olabilir mi? Sırada bekleyen fikirler, şarkılar var mı?
‘Yollarında’nın gördüğü ilgi ve gelen harika yorumlar ışığında güzel bir yeni başlangıç yaptığımı hissediyorum. İlk albümüm ‘Ruhum Su Aldı’ 10 yıl önce çıkmıştı. O sıralarda dijital müzik platformları yoktu, o yüzden albümün baskıları tükenince bir daha kimse o albüme ulaşamadı. Şimdi yeni plak şirketim Rinata Müzik bu albümü dijital platformlarda yeniden dinleyicilere sundu. Bu benim için çok önemli bir gelişme çünkü ilk albümümün bambaşka bir yeri var bende, ve şimdi herkese ulaşabilecek olması beni çok mutlu ediyor. Efeflow’la düet olacak 10 Saniye parçası bu albümdeydi. Bu parça aynı zamanda ilk albümün de en sevilen parçasıydı. Rinata Müzik’in bir görüntülü kayıt stüdyosu var. Bu yaz kendi parçalarımın akustik kayıtlarını yapacağız ve videoları yayınlanacak. Bundan sonra da birkaç ayda bir yeni bir tekli yayınlamaya devam edeceğim. Hazırda şarkılar var, yenilerini yazmaya da devam ediyorum. Yani anlayacağınız beni üretken ve yoğun bir dönem bekliyor. Umarım hayatlarımızın normale dönme sürecini de temkinli bir şekilde sağlıkla geçirip, koronasız bir döneme huzurla adım atabiliriz.