HDP’nin çağrısıyla 9 partinin ‘Demokrasi İttifakı’ gündemiyle bir araya geleceğine dair haberlerin ardından toplantı bileşeni olarak ismi anılan SOL Parti açıklama yaptı. SOL Parti, “Partimiz bu aşamada hangi koşularda yapılacağı belli olmayan seçime ilişkin bir ittifak tartışmasına girilmesini doğru bulmamaktadır. Bu bağlamda HDP’nin çağrısıyla gerçekleşecek sınırları ve içeriği belli olmayan Demokrasi İttifakı adı altında yapılacak çalışmanın parçası olmadığımızı kamuoyu ile paylaşırız” dedi.

SOL Parti’den ‘Demokrasi İttifakı Toplantısı’ açıklaması: Çalışmanın parçası değiliz

SOL Parti, HDP’nin çağrısıyla “Demokrasi İttifakı” adı altında yapılacak çalışmanın parçası olmadığını açıkladı. “Bu aşamada hangi koşularda yapılacağı belli olmayan seçime ilişkin bir ittifak tartışmasına girilmesinin doğru bulunmadığı” belirtilen SOL Parti açıklamasında, “Partimiz tüm muhalefet güçleriyle dayanışma içinde mücadelesini sürdürecektir” ifadeleri kullanıldı.

Dün basın çıkan haberlerde Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) çağrısıyla SOL Parti, Emek Partisi (EMEP), Halkevleri, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Türkiye Komünist Partisi (TKP) Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Emekçi Hareket Partisi (EHP) ile 18 Ocak’ta Ankara’da bir araya geleceği belirtilmişti. Toplantıya HDP’nin Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın katılacağı bildirilmişti.

Söz konusu toplantı haberlerinin ardından bugün SOL Parti’den açıklama yapıldı.

“Demokrasi İttifakı Toplantısı Hakkında” başlığını taşıyan bilgilendirme metninde SOL Parti, çalışmanın parçası olmadığını açıkladı.

SOL Parti’den yapılan açıklama şöyle:

Önümüzdeki seçim basit bir iktidar belirleme değil, mevcut rejim için referandum niteliğinde gerçekleşecektir. Bu referandumun tayin edici noktası da hiç kuşku yok ki Cumhurbaşkanlığı seçimidir. SOL Parti, bu kötülük iktidarına son verme sorumluluğu ile mücadelesini sürdürecektir. Bu anlamıyla bu rejim karşısında oluşan en geniş ittifakın parçasıdır.

Öte yandan iktidarın ülkeyi olağanüstü koşullarda seçime sokma isteği de açıktır. İktidar yüzde 40’la seçimi alma, barajı düşürme gibi hamleler düşünüyor. HDP’nin kapatılma davası AYM’nın önündeyken CHP için de aynı sürecin işletilmesi için taşlar döşeniyor.

Durum böyleyken tartışmaya seçim ittifaklarından ve milletvekili sayılarından başlamayı doğru bulmuyoruz. Bize göre bu etapta yapılması gereken şey, içinde ciddi riskler barındırdığı açık olan seçimin koşullarını da belirleyecek toplumsal bir mücadelenin örgütlenmesidir.

Partimiz bu aşamada hangi koşularda yapılacağı belli olmayan seçime ilişkin bir ittifak tartışmasına girilmesini doğru bulmamaktadır. Bu bağlamda HDP’nin çağrısıyla gerçekleşecek sınırları ve içeriği belli olmayan Demokrasi İttifakı adı altında yapılacak çalışmanın parçası olmadığımızı kamuoyu ile paylaşırız.

Partimiz bu anlayışla tüm muhalefet güçleriyle dayanışma içinde mücadelesini sürdürecektir.