SOL Parti’nin ilk eylemi Kanal İstanbul’a karşı: İhanet projesini durdurabiliriz!
HABER MERKEZİ
SOL Parti İstanbul İl Örgütü, İstanbul'a yönelik büyük bir ihanet projesi olan 'Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bilim insanlarının ve kamuoyunun tepkisine rağmen devam projeyi savunmaya devam ettiğini ifade eden SOL Parti İstanbul İl Başkanı Deniz Demirdöğen, "İstanbul’un ekosistemini yok edecek, su kaynaklarına ulaşımı engelleyecek, deprem ve afet riskini tetikleyecek bu projeden derhal vazgeçilmesi gerekmekte. Haftabaşında kamuoyu ile paylaşılan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporunda da tüm bu faktörler görmezden gelindi" ifadelerini kullandı.
"Bir kez daha buradan uyarıyoruz ve ‘İhanet Projesi’ olan ‘Kanal İstanbul Projesi’nden derhal vazgeçin diyoruz" Demirdöğen, yıkım projesine karşı çıkma sebeplerini şöyle sıraladı:
- Kanal İstanbul bir ‘Yıkım Projesi’dir
Önemli fay hatlarının üzerinde bulunan proje, yapım aşamasında yaratacağı risklerle birlikte, ilerleyen dönemlerdeki nüfus ve yapılaşma baskısı ile birlikte deprem ve afet riskini arttıracaktır.
- Kanal İstanbul bir ‘Felaket Projesi’dir
1 milyar m3’ü aşkın kazı materyelinin taşınması ile ekosistem bozulacak ve canlı yaşamına ilişkin önemli riskler oluşturacak. Aynı zamanda, bozulan ekosistem ve doğal yaşam halk sağlığına yönelik önemli tehditler barındırmaktadır.
- Kanal İstanbul bir ‘Kuraklık Projesi’dir
Istırancalar’dan gelen su kaynaklarının şehir ile bağlantısı kesilecek olup, İstanbul’un önemli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı yok olacaktır.
- Kanal İstanbul bir ‘Rant Projesi’dir
Katar şeyhlerine, Kanal İstanbul Projesi üzerindeki araziler peşkeş çekilmiştir. Şimdiden, hazırladıkları reklam filmleri ile İstanbul’u pazarlamaya başlayan bu yağmacılar, kamusal varlıklarımıza ve değerlerimize göz dikmişlerdir. Herkese, yerlilik ve millilik dersi verenler, konu ranta geldiği zaman topraklarımızı yabancılara pazarlamaktadırlar.
- Kanal İstanbul bir ‘İhanet Projesi’dir
Biz bu kente ihanet ettik diyenler, ihanet etmeye devam ediyor. Eğer bu proje hayata geçerse, çocuklarımıza ve gelecek kuşaklara yaşanılabilir bir kent bırakamayacağız.
Demirdöğen sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kanal İstanbul Projesi’nin yaratacağı sonuçlar İstanbul’da ve Marmara Bölgesindeki yakın kentlerde telafisi mümkün olmayan zararlar oluşturacaktır. Tüm bu nedenlerden dolayı, başta tüm İstanbul Halkını ve 82 milyon yurttaşımızı ‘İhanet Projesi’ni durdurmaya çağırıyoruz.
İlk olarak, 2 Ocak Perşembe gününe kadar tüm İstanbul halkını Beşiktaş ve Ataşehir’de bulunan Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri’ne itirazlarını yapmaya davet ediyoruz. Aynı zamanda, İstanbul dışından itiraz dilekçelerini sunacak yurttaşlarımız için bulundukları şehirlerin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüklerine, eğer İl Müdürlükleri bulunmuyorsa mülki idari amirliğe valiliklere ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’na fax yolu ile dilekçelerini sunabilirler. Bunların yanında, tüm yurttaşlarımız Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ ne (CİMER) itirazlarını sunabilirler.
Yarın çok geç dememek için, bugünden kentimize sahip çıkmaya çağırıyoruz. Kendilerini herşeye muktedir görenler, sırça köşklerde, saraylarda mutlu azınlık olarak yaşayanlar bilsinler ki onların devri kapandı. Yaşamına, emeğine, geleceğine, kentine sahip çıkanların dönemi başlıyor. Biliyoruz ki, gecenin en karanlık olduğu an, sabahın en yakın olduğu andır."