Soma’da madenciler endişeli: Maden işçisine virüs bulaşmıyor mu!

Koronavirüs salgınına karşı ‘Evde kal’ çağrıları sürerken, her gün işe gitmek zorunda olan tüm işçiler tehlikede. Yerin metrelerce altında çalışan işçiler için ise tehlike daha da büyük. Tıklım tıklım kafeslerle ocağa inen, yeraltında zaten sınırlı olan havayı birlikte soluyan, aynı banyoları ve soyunma odalarını kullanan maden işçileri virüs karşısında korunmasız bırakılmış durumda. Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) ait ocaklarda geçtiğimiz günlerde birtakım önlemler alındıysa da özel sektöre ait ocaklarda neredeyse hiçbir önlem söz konusu değil. İşçilere maske bile verilmediği iddia ediliyor. Soma’daki maden işçileri ile Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Tahir Çetin ile konuştuk.

İŞÇİNİN HAYATI DÜŞÜNÜLMELİ

Özel bir madende çalışan maden işçisi Emin Kara, tedirgin olduklarını ifade ederek, “Kendimizden çok ailelerimiz için tedirginiz. ‘Evde kalın’ deniyor ama o iş öyle olmuyor” dedi. Kara, “İşyerinde yeterince önlem yok. Bine yakın insan aynı madene giriyoruz. Aynı havayı soluyoruz. Bir maske veriyorlar, onu da 8 saat kullanıyoruz. Hijyen kurallarına uyulmuyor. Bu salgının madende olması halinde bin kişiye aynı anda bulaşacağı ve onların eşi dostuna bulaşacağını hesap etmek lazım. O yüzden acilen önlem alınmalı. Üretim düşürülmeli bu süreçte. Az sayıda işçi madene girilmeli. Bize ücretli izin verilmesini istiyoruz. Bu salgının durması için bunu istiyoruz. İşçinin hayatı düşünülmeli” diye konuştu.

ÜRETİM NE DURDU NE DE AZALDI

İsmini vermek istemeyen bir maden işçisi ise çalıştığı özel madende termal kameralar kurulduğunu ama bunun yeterli olmadığını belirtti. İşçi madendeki çalışma koşullarını şu sözlerle anlattı:

“Servislerimiz çok kalabalık. İç içe gidiyoruz. Salgında uyulması gereken kurallara uyamıyoruz. Madende üretim bu dönem durmadı veya azalmadı. Yeraltına indiğimiz zaman özellikle gündüz vardiyası bin kişiyi buluyor. Bazen binin üzerine çıkabiliyor. Bir tane hava girişi var, bir tane hava çıkışı var. Zaten kömür ve gaz nedeniyle ciğerlerimiz kirlenirken bir de salgın döneminde daha da kötü bir durumda kalıyoruz. Hasta olan işçiler var. Onlarla aynı havayı soluyoruz. Tuvaletler ortak ve pis. Büyük bir felaket olmadan önlem alınmalı. Üretim düşürülüp dönüşümlü vardiyaya sistemine dönülmeli. Ya da ücretli izne çıkarılmalıyız. Zonguldak’ta 15 gün ücretli izin verildi. Soma’da da verilmeli. Devlet yetkilileri ‘Evde kalın’ diyor. Nasıl evde kalalım? İzin verilmiyor. Yardım da edilmiyor. Nasıl olacak? Maden işçisine korana bulaşmıyor mu? Yetkililerin bu duruma el atması lazım.”

BÖYLE OLMAZ, BİZİMKİ DE CAN!

Bir diğer maden işçisi ise, “Çalıştığım madende termal kameralar, servislerin dezenfektesi ve maske önlemleri alındı. Bunların göstermelik olduğunu düşünüyorum. Zira servislerin dezenfektesi yapılıyor ama 40 kişi servise üst üste biniyor” ifadelerini kullandı. İşçi şöyle devam etti:

“Yer altında binden fazla insanla çalışıyoruz. 'Bir metre uzak çalışın' diyorlar. Yerin altını bilmeyen insan her şeyi der. Çalıştığımız ortam zaten hijyenik değildi, şimdi bir de salgın var. Devletin bu konuya el atması lazım. Bizlerin de evde kalması lazım. Ben babamla aynı evde yaşıyorum. Babam 65 yaşında. Bana burada hastalık bulaşması halinde babam çok büyük tehlikede. Yıllık izin kullanıyor bir kısmımız ama yetmez. Ücretli izinler olmalı. Üretim bu dönemde düşmeli. Ülkede hayat durdu ama madenler harıl harıl çalışmaya devam ediyor. Böyle olmaz. Bizimki de can” ifadelerine yer verdi.

MASKE BİLE VERİLMİYOR, ACİL ÖNLEM ALINMALI

Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel başkanı Tahir Çetin, madenlerde maske bile verilmediğini, hastalanan işçilerin işten atıldığını söyledi. Çetin, Soma’daki madenlerin ve maden işçilerinin son durumu hakkında şu bilgileri verdi:

“Soma’da maden işçileri koronavirüs salgını dolayısıyla korkuyorlar. Hiçbir önlem yok. Endişe hâkim. Çalışma Bakanlığı’na bir yazı göndereceğiz. Burada acil önlem alınması lazım. Yaşı risk grubunda olan maden işçileri var. Bu salgında insanların birbiriyle çok yakın durmamaları, birbirlerine temas etmemeleri gerektiği ifade ediliyor. Fakat maden işçileri sürekli birbiriyle temas halinde. Bunun içinde alınan bir önlem yok. Maske bile verilmiyor. Servislerde dip dibe oturuyorlar. Yer altında zaten sürekli iç içeler. Dezenfekte edilmiyor. Sendika olarak mücadele etmeye çalışıyoruz. Buradaki işçilerin seslerinin duyulması lazım. İşçiler mecbur çalışmak durumundalar. Borçları var birçoğunun. O yüzden de ses edemiyorlar. Öte yandan yıllık düzenli muayenelerde hasta oldukları saptanan işçilere direkt ücretsiz izin verildiğini ya da işten çıkartmaların olduğunu öğrendik. Buna karşıyız. Salgın sürecinde işçilerin hem sağlıklarını korumaları hem de ekonomik olarak hayatlarını idam ettirebilmeleri için çalışma yapılmalıdır.”