Karar aşamasına gelen Soma davasında savcı mütalaasına tepki gösteren madenci yakınları ve avukatlar, “Adalet istiyoruz!” dedi

Soma davasında sona doğru: ‘Tek isteğimiz adalet!’

Manisa’nın Soma ilçesinde 4 yıl önce 301 işçinin hayatını kaybettiği maden katliamıyla ilgili davanın 22’nci duruşması dün başladı. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmanın dünkü celsesinde mütalaaya karşı beyanlarını sunan mağdur avukatları, mütalaadaki suç vasıflandırmasının hatalı olduğunu, sanıkların ‘bilinçli taksir’ değil, ‘olası kast’ suçundan cezalandırılması gerektiğini vurguladı.

‘Başka Soma’lar olmasın diye...’
Duruşma öncesi madenci yakınları, Sosyal Haklar Derneği ve Çağdaş Hukukçular Derneği öncülüğünde yürüyüş düzenlendi. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, HDP MYK Üyesi Serpil Kemalbay ile HAZİRAN, ÖDP, EMEP’in de aralarında olduğu çok sayıda örgüt yürüyüşe destek verdi. Tren istasyonu önünde toplanan kitle, ‘301’in hesabı sorulacak’, ‘Kaza değil cinayet, kader değil katliam’, ‘Soma’nın ateşi AKP’yi yakacak’ sloganlarıyla duruşma salonuna yürüdü.

Basın açıklamasını, katliamda oğlunu yitiren İsmail Çolak okudu. Çolak, şunları söyledi: “1 yıl boyunca beklediğimiz mütalaa suçlulara ödül niteliğinde açıklandı. Bu dava bize çocuklarımızı ve eşlerimizi geri getirmeyecek. Ama dava sonucu her iş cinayetinde emsal teşkil edecek bir karar çıkarsa yeni bir Soma, Ermenek, Şirvan daha yaşanmayacak. Mücadelemiz bunun içindir.”

‘Bilinçli taksir değil, olası kast!’
5’i tutuklu 51 sanığın yargılandığı davaya müşteki avukatlarının savcı mütalaasına yönelik beyanlarıyla devam edildi. Avukatlar, savcı mütalaasındaki suç vasıflandırmasının hatalı olduğunu, sanıkların ‘bilinçli taksir’den değil ‘olası kast’ suçundan cezalandırılması gerektiğini kaydetti. Av. Bilge Doğru, “Hukukun ve mağdurların vicdanını rahatlatacak bir karar çıkmazsa 3-4 sene sonra yeni bir katliamla karşı karşıya kalmamız kaçınılmaz olur. Burada kusur yoktur, birinci derece kasıt vardır” diye konuştu.

Av. Kozağaçlı’nın dilekçesi okundu
Duruşmada, ailelerin avukatlarından olan, 7 ay önce tutuklanan ÇHD Genel Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı’nın dilekçesi okundu. Kozağaçlı, Silivri Cezaevi’nden gönderdiği dilekçede, mütalaayı eleştirdi. Kozağaçlı, savcının mütalaayı sanık yakınıymış gibi yazdığını belirterek, “Savcıya göre, işveren ve işveren vekilleri ocağın riskli olduğunu bilmekte, öngörmekte, ama böylesi bir faciayı istememekle birlikte yeterli olmayan tedbirler ile faaliyetlerine devam etmektedir. Neresinden tutsak elimizde kalacak en az on ciddi, kabul edilemez değerlendirme hatası, yuvarlama, şişirme yapılmış” dedi.

Ardından söz alan Av. Can Atalay da “Olayın oluş nedenini savunma makamı ciddiyetsizlikle ele aldı. Olgusal olarak olay mütalaada olduğuna yakın anlatılmıştır, ancak ‘hayatın olağan akışına aykırı’ denilerek, bilinçli taksir sonucuna varılmıştır” ifadelerini kullandı.

‘Karar seçimden sonra çıkacak’
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Av. Can Atalay ve Maden Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ayhan Yüksel, duruşma arasında açıklamalarda bulundu. Av. Atalay, “Türkiye bir karanlıktan çıkmaya çalışıyor. Bu karanlıktan çıkış için emeğiyle geçinen, ekmeğini kazanırken göz göre göre ölüme gönderilen insanların davasının nasıl sonuçlanacağı, onların ailelerin dört elle sarıldıkları bu davanın nasıl sonuçlanacağı kritik önemde. Anladığımız kadarıyla karar önümüzdeki haftaya kalacak” diye konuştu.

‘Gelmezseniz onlar kazanacak’
CHP Grup Başkanvekili Özel ise davaya olan ilginin azlığından yakınarak “Bu karardan önceki son blok duruşma. Görünen o ki gelecek hafta Soma’dan bir karar çıkacak. 4 yıl önce facia olduğunda Türkiye’nin dört bir yanından ‘Soma’yı unutursak yüreğimiz kurusun’ diyenlere sesleniyorum: Neredesiniz siz?” ifadelerini kullandı.

Bu ilgisizlik nedeniyle rüzgârın artık şirketten yana estiğini söyleyen Özel, “Bir tarafta dayısı, parası, sarayı olanlar, bir tarafta halkın mücadelesi var. Gelirseniz siz kazanacaksınız; gelmezseniz, Somalı anneleri, yetim çocukları yalnız bırakırsanız onlar kazanacak. Onlar kazanınca kimse ‘Ah, vah’ demesin” dedi.

‘Delil 301 mezar’
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde ise sanıkların mütalaaya ilişkin savunmalarına geçildi. “Verilen raporların hepsi ideolojik” iddiasında bulunan Can Gürkan, delil olmadığı için savunma yapmadığını, içini döktüğünü söyledi. Gürkan, “Asıl zor olan dosyanın içindeki delillere bakarak, halkın yalanlarla linç etmeye çalıştığı bir kişi için yargılama yapılmasıdır. Yani toplumun tatmini için değil, hukukun üstünlüğü için yargılama yapılmalı. Kanaatler dışında bir şey yok” sözlerinin ardından salondaki ailelerden biri “301 mezar var” diye cevap verdi.

Duruşma, sanıkların savunmalarını yapmasının ardından bugün saat 09.00’a ertelendi.

***

‘Bize ölümü reva görenlere TAMAM diyelim’

Birleşik Haziran Hareketi Yürütme Kurulu Üyesi İlknur Başer, dava öncesi yaptığı açıklamada, “ADALET’in sadece duvarda yazılı bir yazı olmadığını görmek istiyoruz. Suçluların gerçek anlamda cezalandırılmasını istiyoruz” dedi. Başer, şu ifadeleri kullandı: “Tam 49 aydır söylediğimizi yine söylüyoruz, giden canlarımızı ve bu katliamı unutmayacağız, unutturmayacağız. Bizler sorumluluğu olanların gerçek anlamda cezalandırılması için buradayız. Bu memlekette ‘ADALET’in sadece duvarda yazılı bir yazı olmadığını görmek istiyoruz.” Seçimlere de değinen Başer, “Bize yoksulluğu, işsizliği, insanlık dışı çalışma koşullarını, ölümü reva görenlere 24 Haziran'da ve her zaman TAMAM diyelim” çağrısı yaptı.