80. gün…

İşgal Hükümetinin 80. günü. İşgalci, gasp sürecinde kararlı. Yeni bir seçime götürüyor ülkeyi. Bir 80 gün daha işgalini sürdürmek için. Niyet; 80 günlere pek çok 80 gün katmak.

Ancak, nereye kadar?

İşgalci, fark etmiyor ki günbegün çoğalmakta karşısındakiler. Ve giderek yalnızlaşmakta.

O sessiz denizin dibine doğru ağır ağır inmekte.
Celladın bilmecesi dönüp duruyor zihninde, yankılanarak; gün geçtikçe çoğalıyorlar, çoğalıyorlar, çoğalıyorlar…
Çoğalıyor direnip dövüşenler… Brecht’in dediği gibi;

“Bir başına savaşmayansa öldürülen
daha kazanmamış demektir düşman.”

Ve asla kazanamayacak!..

İşgal devam ediyor, direniş de..

Çocuklarımızın ekmeğini çalanlar, dağda, bayırda, madenlerde babalarının canını alanlar ve ölüm üzerine siyaset örenler de işgale ve sömürmeye devamda inat ediyorlar. Yandaş medyası inadın ardında saçmaladıkça saçmalıyor. Din simsarları, kokuşmuş din tacirleri, müftülük koltuklarından halkı susturmaya çalışıyor. Ama halk susmuyor. Her bir cenaze işgalciye isyana dönüşüyor.

Haziran tokadı ile sersemlemiş işgalci sonsuzluk denizinin dibine kokmuş bir tortu gibi çökerken, Haziran’ın çocukları sandığın ötesinde mücadele örmekte kararlı.

İşgalci; “Türkiye’deki kadar özgür medya hiçbir ülkede yok ..” derken, “Katil kim?” diye soran ve ardından da Katile gönderme yapan Yarbay’ın isyanını görme zden gelen çürük medya herhalde, özgür dediği.

Oysa özgürlük gözlerinde büyür insanların, zulmü yaşadıkça büyütürler özgürlüğü içlerinde.

Özgürlük, tarihin kaybolmayan tek değeri ise, bin yıllar boyunca hiçbir diktatör onu yok edememişse, şüphesiz kokuşmuş bir işgalci de yok edemeyecektir.

“Gururlu bir gemiyim oldum bittim
sabah olur yelkenlerimi saklarım
özgürlük dediğim yerde demirledim.”

Şüphesiz söküp atamayacaksın işgalci; sonsuza kadar mücadele etmeye kararlı özgürlüğe demir atmış olanları.
Bak! Che’nin çocukları ne dinliyor; “Hasta Siempre / Sonsuza kadar ”…
Son dörtlüğü mırıldanıyorlar hep bir ağızdan;

“Biz mücadelemize devam edeceğiz
tıpkı sen yanımızdayken olduğu gibi
ve Fidel’le sana diyoruz ki
sonsuza kadar, komutan