Darbe üstüne darbe yesem de şu günlerde(ki anlatacağım nelerdir), esas BirGün öldürecek beni… 10 yıldır, bir kez olsun diyeceklerini şöyle rahat, kafana göre istediğin gibi yazamaz mısın gazetede kardeşim? Yanıtı: “Hayır” O konuyu belki bildiğini sanmaktasındır, unuttukların olabilir? Ya da yanlış deyişler-anlatılar kalmıştır belleğinde? Hani özetle: Yeniden okumadan, araştırmadan kalemini bir gıdım oynatamazsın! Hele alıntı(lar) yapacaksan ve konu ayrıca önemliyse; örneğin “CHP-sosyal demokrasi” ve üzerine bir sürü görüş- düşünce var ise, yazmanın akışına bağlı da olsa, içlerinden hangilerini ele alacak, nasıl cımbızla ayıklayabileceksin onları, örneksemeler adına?

Konumuz zor olsa da denemeye değer. Bu hafta ne kadarını becerebileceksem?! Sonra da “Neden sosyal demokrasi? Neden bu alıntılamalar?” konuşuruz; siz de kimi görüşleri anımsadıktan, kendinizce tartıştıktan sonra…”

“İşçiler ve küçük burjuvalar arasında bir koalisyon […] proletaryanın sosyal taleplerinden devrimci uçları kaldırdı ve […] onlara demokratik bir nitelik verdi. Küçük burjuvazinin demokratik taleplerinin salt politik biçimleri çıkartıldı ve sosyalist uçları yeniden ortaya kondu. Böylece sosyal demokrasi oluşturuldu.” Marx

“CHP’ye oy veren kitleleri ‘sol’ ilan edenler, CHP’nin ulusalcı, ırkçı bir parti olduğu gerçeğini yeniden emekçi yığınlardan gizleme çabası içine girdiler… 2002 genel seçimleri, 2013 yerel seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri de dahil olmak üzere, işçi sınıfının ve yoksulların yaşadığı bölgelerden oy alamayan; zenginlerin, Beyaz Türklerin yaşadığı yerlerde birinci parti olan CHP ne sol ne de sosyal demokrat bir partidir... CHP, ülkeyi çeyrek yüzyıl boyunca tek parti diktatörlüğü altında yönetti. Bu dönemde devlet aygıtıyla bütünleşen CHP, Kemalist devletin kendisi, rejimi kuran asker-sivil bürokrasinin partisidir... CHP’nin ilkelerini oluşturan altı okta emeğin hakları yoktur, Kürt halkının, Ermenilerin, kadınların hakları yoktur; hatta demokrasi yoktur… 1960’lardan itibaren işçi hareketinin ve toplumsal muhalefetin yükselmesi karşısında ilk kez ‘demokratik sol’ kavramını kullanan Ecevit, sosyal demokrasinin kimi taleplerini yüzeysel bir biçimde birbirine ekledi. 60’lı yıllara kadar işçi sınıfının en temel haklarının bile karşısında yer aldı… Bugün sol ya da sosyal demokrat olduğu ileri sürülen CHP, askeri vesayet sisteminin savunucusu, Ergenekon’un avukatıdır. Açık açık Kürt ve Ermeni düşmanlığı yapan bu parti, ırkçılıkta sınır tanımayan pratiklere sahiptir… Esas olarak CHP, emekli diplomatların, bürokratların, müteahhitlerin partisidir. Sermayenin sadık hizmetkârıdır. Son 10 yıldır yapılan seçimler, bu gerçekliğin en iyi göstergesidir. Bugün AKP’ye karşı işaret edilen CHP’nin solla da sosyal demokrasiyle de ilgisi yoktur…” Çağla Oflas / Marksist org.

“Gerek sosyal demokratik mecraya giren 1960’lar/70’ler CHP’si, gerek onun ardılı olan SODEP-SHP, gerekse ‘arı-duruluk’ saplantısına rağmen önünde sonunda 1960’lar /70’ler CHP’sinin mirasına bağlanan DSP, sosyal demokrasinin ‘dünya-tarihsel’ işlevine istisna teşkil etmezler: Değişen doz ve bileşimlerde, daha-solu yatıştırıcılık/ entegre edicilik/uyarlayıcılık işlevi ve sistemi modernleştirme işlevidir bu.” Tanıl Bora / Birikim

Yerim kalmadı. Haftaya…