Pazar yerlerinin bir gün açılması izdihama yol açtı. Pahalılığa dikkat çeken Dalgıç, “Elim boş dönüyorum, alınacak gibi değil. Her şey çok pahalı” dedi.

Sosyal mesafesiz pahalılık

Gökay BAŞCAN

Tam kapanma döneminde pazarların bir güne sıkıştırılması kalabalığı da beraberinde getirdi. Ülkenin dört bir tarafında meyve sebze alışverişi yapmak için pazar yerlerini dolduranlar yine pahalılıktan şikâyet etti. Birçok insan tezgâhlara bakarak pazar yerinden ayrılırken kimi de yarım kilo almak zorunda kaldı.
İstanbul’un Şişli ilçesi Gülbahar Mahallesi’nde kurulan pazarda konuştuğumuz pazarcı esnafı 10 gündür tezgâh açamadıkları için yurttaş ise fiyatlara isyan ediyor.

Pahalı olduğu için ürünlerden ihtiyacının altında aldığını belirten 58 yaşındaki Gülsum Tunalı, “Kapanma sürecinde marketlerden alışveriş yapmak zorunda kaldık. Her şey, her yer pahalı ama marketler bir tık daha pahalı. Çalışıyorum, özel sektörde. Emeklilikte yaşa takılanlardanım. Aldığımız maaş yetmiyor, iki kişi çalışıyoruz ama yetmiyor” dedi.


MARKETLER HER GÜN AÇIK

Adını vermek istemeyen patates, soğan satan bir pazarcı esnafı ise 10 gün çalışamadıklarını ve faturaların biriktiğini belirtti. “Marketler açıkken biz kapalı kaldık” sözleriyle kapanma sürecindeki kararlara tepki gösteren esnaf, “Pazardan kazandığımız marketten alışveriş yapmamıza yetmiyor. Kaymakam geldi biraz önce, yürüdü gitti. Halkın ne sorunu var diye sormadı. Astım hastasıyım ben riskli gruptayım ama çalışmak zorundayım. Çünkü ihtiyacım var” ifadelerini kullandı.

10 gündür çalışamadıkları için stres altında olduklarını belirten enginar satıcısı İsmail Koç ise şu ifadeleri kullandı: “İstanbul'da 500'den fazla pazar yeri var ve bir gün açılıyor. Hallerde sabah çok büyük kalabalıklar oluşuyor. Pandemi sürecinde pazarcı esnafı ayrıca bu kalabalığa girmek zorunda kalıyor. Bu süreçte, pazarlar, kahvehaneler, restoranlar hariç her yeri açık bıraktılar. Vaka sayısını sadece biz mi düşüreceğiz? 24 saat stresliyiz, evde sürekli kavga ediyoruz. Çalışmadığımız için faturalar birikti, ödeyemiyoruz.”

PAZAR GİDERİ ARTIYOR

Pazar alışverişi giderlerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken Güngör Karabük, “Eşim emekli, ben ev hanımıyım. Geçinemiyoruz. Her şey çok pahalı. Önceden 100 liraya her şeyimizi alırdık pazardan. Şimdi 150-200 lira yetmiyor bile. Domates, salatalık ateş pahası. Önceden dört kilo alırdım domatesi, salatalığı şimdi bir kilo aldım. Görüyorum, 7-8 kişilik ailenin alışverişi için geliyorlar, iki poşetle dönmek zorunda kalıyorlar” diye konuştu.

Pazara girip eli boş dönenlerden biri de Nermin Dalgıç. Eşinin kapanma sürecinde çalışamadığı için zor günler geçirdiklerini belirten Dalgıç, “Sadece oğlum çalışıyor, onun eline bırakıyoruz bütün ev. Halimiz harap. Bir yumurta olmuş 15 lira zaten peynirin, zeytinin yanına yaklaşılmıyor” dedi.

Saniye Kocapınar ise ülkedeki ekonomik krize şu sözlerle tepki gösteriyor. “Geçinmek mümkün değil. Biz iki kişi yaşıyoruz, iki maaşımız var. Biz bile zorlanıyorsak tek maaşlı olanlar nasıl geçinecek?”