İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik soruşturma talimatını kendisinin verdiğini söyledi.

Soylu'dan İmamoğlu açıklaması: Soruşturma benim onayımla devreye girdi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Fatih Altaylı'nın sunduğu "Teke Tek" programında, Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan Kanal İstanbul soruşturmasına ilişkin, "Benim onayımla devreye girdi" şeklinde bir açıklama yaptı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Kanal İstanbul'a ilişkin bastırdığı afişlere yönelik başlatılan inceleme hakkında konuşan Soylu, “Kanunlar var, kurallar var. Kanunlarımızda idarenin bütünlüğü ilkesi var” dedi.

Soylu incelemenin kendi onayıyla devreye girdiğini ifade ederek, “Bugün sabah, İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Akşener, bir televizyon programında söylemiş. Ben dinlemedim ama arkadaşlarım ilettiler. İşte Ya Kanal Ya İstanbul konusunda bölücülük diye kendisine ait böyle bir soruşturma açıldığı... Şimdi Siyasal stratejisitler, siyasal yorumcular farklı düşünebilirler. Şöyle mi olsaydı, böyle mi olsaydı. Bu siyaset alanında olur. Bu bir tercihtir çünkü… Ama biz devlet idare ediyoruz. Kurallarla idare ediyoruz. Bizim şöyle bir hakkımız yok; görmeme, savurma, sinme böyle bir hakka sahip değiliz. Kanunlar var, kurallar var. Kanunlarımızda idarenin bütünlüğü ilkesi var. Devlet proje ile çıkmış” şeklinde konuştu.

KANAL İSTANBUL NE MANAYA GELİYOR?

Altaylı’nın “Hükümetin getirdiği bir proje ‘devlet projesi’ mi demektir? Kanal İstanbul niye devlet projesi? Devlet projesi ne manaya geliyor?” sorusu üzerine Soylu şunları kaydetti:

''Sadece düşünce değil bunlarla ilgili eyleme de geçildi. Karar verici mekanizma kararını verir, devlet yatırımına döner. Buradaki karar verilmiş.''

Soylu, Altaylı'nın “Kamu yönetimi ile devlet yönetimi arasındaki farklı şeyler mi?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

''Onu da anlatırım ama uzun tutmamak için… Buradaki mesele şu; elbette bir belediye başkanı kendi bulunduğu bir alanla ilgili, bu projeyi beğenmiyorsa bununla ilgili değerlendirmelerini ve eleştirilerini ortaya koyabilir. Ancak belediyenin kendi imkanlarını kullanarak, belki çizgi çekilmesi gereken alan burası. Buna kaynak ayıramaz. Bu benim kuralım değil. Biz demokratik bir ülkede yaşıyoruz. TBMM’den birçok kanun çıkıyor. Kamu kaynakları, siyasi tartışmaların ana konusu haline gelir ki bu bir tehlikedir. Benim yasama gücüm yok. Dersiniz ki; bütün belediyeler, başka kamu kaynaklı kuruluşlar bunlar ilgili devlet de yapabilir tersini. Bir belediyenin projesini billboardlara pankartlara... Bu devlet olmaktan çıkar, idarenin bütünlüğü olmaktan çıkar. Burada yapılan araştırma ve incelemedir, olay nedir diye. Soruşturma safhası yine bana gelecek, benden çıkacaktır. Ben oradaki arkadaşlarım kadar rahat değilim.''

Altaylı’nın “Eğer Ekrem İmamoğlu, bu kaynakları, “Kanal İstanbul mutlaka yapılmalı, Kanal İstanbul’u alkışlıyoruz, helal olsun” diye harcasaydı yine suçlama yöneltecek miydiniz?” sorusuna ise Soylu, “Aynen yöneltilirdi” yanıtını verdi.