Su seviyesi düşmüştü: Tunca Nehri'nin yanındaki yolda çökme
Edirne'de aşırı sıcak ve kuraklık nedeniyle debisi 4 metreküp/saniyeye kadar düşen Tunca Nehri'nin, yanından geçen toprak yolda yaklaşık 2 metreyi bulan çatlaklar ile göçükler meydana geldi. Mühendis Candeğer, "Yamaçlardaki su iyice beslenemediği için yamaçlar kurumuş, çatlaklar oluşuyor. Bu çatlaklar, yağışların artmasıyla daha da fazlalaşabilir" dedi.
Edirne'nin önemli su kaynaklarından Tunca Nehri'nde bazı kesimler, aşırı sıcak ve yetersiz yağış nedeniyle kuruma noktasına geldi. Debisi 4 metreküp/saniyeye düşen Tunca Nehri'nin yanından geçen toprak yolda çatlaklar oluştu.
Zamanla büyüyen çatlaklar nedeniyle yolda yaklaşık 2 metreyi bulan göçükler meydana geldi. Oluşan çatlaklar ve göçükler nedeniyle bölgeye giden toprak yol ulaşıma kapatıldı.
"ARTIK BATAKLIK HALİNİ ALMIŞ"
Jeoloji Yüksek Mühendisi Osman Candeğer, çatlakların nehrin yamaçları besleyememesinden kaynaklandığını belirterek, "Tunca Nehri'nin renginden de belli olduğu üzere üstündeki yeşilliklerden görünüyor, artık bataklık halini almış. Tunca Nehri'nde her sene olduğu gibi bu sene de gene kuraklıklar nedeniyle su çok azalmıştır. Buraya da bir düzen vermedikleri için çöplük haline dönmüş. Ama asıl sorun bu durgun suda yamaçlardaki su iyice beslenemediği için yamaçlar kurumuş, kuruma çatlakları oluşuyor. Büyük ağaçların nehre doğru hareketiyle görüyoruz. Bu çatlaklar yağışların artmasıyla daha da fazlalaşabilir. Çünkü bu zemin tabii zemin değildir. Tunca Nehri'nin yıllarca biriktirdiği rüsubattan dolgu haline gelmiş bir zemindir. Çatlaklar şu anda tehlike arz etmiyor ama zaman içerisinde nehir kenarına yakın olan ağaçların büyük çoğunluğu da devrilecektir" diye konuştu.
Candeğer, çökme ve çatlakların özelliklerini anlatarak, "Tamamen kuraklığa bağlı bu çökmeler, çünkü Tunca Nehri'nde fazla su olsa yamaçlara doğru beslenme olur, yarılmaz bunlar. Dolayısıyla kurağa bağlı olarak yarılıyor. Nehir burasını kendi kendine stabil halde tutuyordu zamanında. Ama kurudukça normal tarlalarda kuraklık çatlakları olur gibi burada da oldu. Dereye yakın olan ağaçların, yaşlı ağaçların hareketiyle oluyor. Çünkü bunlar rüzgarla hareket ediyorlar. Esniyorlar, esnedikçe de aşağı doğru suya doğru akıyor" ifadelerini kullandı.