Adaletsiz seçim dünyanın da gündeminde. FT, krizin büyüyeceğini belirtirken Alman basını ‘adaletsiz seçim’ vurgusu yaptı. İtalyan La Stampa “Basın susturulmuşken, muhalifler hapisteyken seçimler özgür değildir’ dedi.

Sultan’ın tahtı sallantıda
Fotoğraf: AA

Haber Merkezi

Tüm devlet olanaklarını arkasına alan, her türlü hile ve manipülasyona imza atan Erdoğan'ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesi dünya basınında da geniş yer buldu.

KRİZ DAHA DA BÜYÜYECEK

İngiliz Financial Times, ülkenin ekonomik gidişata ilişkin meselelerle yüzleşeceğini yazdı. Guardian, “Batı, Erdoğan Türkiye’deki 20 yıllık iktidarını uzatırken korku ile umut arasında kaldı” başlıklı bir yazıya yer verdi. Gazetenin diplomasi editörü Patrick Wintour, Batı ülkelerinin başkentlerinin, cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası boyunca sessiz kaldığını, dile getirmeden Erdoğan’ın 20 yıllık iktidarının sürpriz bir şekilde sona ermesini umduğunu, ancak kendisine bir dönem daha görev verildiğini ve Batı’nın korku ile umut arasında kaldığını dile getirdi.

EN ŞAİBELİ, HİLELİ SEÇİM

Almanya'nın kamu yayıncısı ARD, haberinde Kılıçdaroğlu’nun seçimlerin yıllar içinde yapılan en adaletsiz seçim olduğu şeklindeki açıklamasına yer verdi. ZDF’in haberinde de Kılıçdaroğlu’nun sözlerine yer verildi, Almanya’daki Türkiyeli seçmenlerinin büyük çoğunluğunun Erdoğan’a oy verdiği belirtildi. Bild gazetesi, “Erdoğan seçim zaferini Özil’le kutladı” şeklinde başlık attı.

KRİZE, DEPREME RAĞMEN

Fransız Liberation ve Le Monde gazeteleri ile RFI radyosu, ne ekonomik krizin ne 6 Şubat depremlerinin Erdoğan’ı kazanmaktan alıkoymadığı vurgusu yaptı. France 24, Erdoğan’ın İstanbul’da yaptığı konuşmadan ve Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası açıklamalarından alıntılar yaptığı haberinde dünya liderlerinin tebriklerine de yer verdi.

SEÇİMLER ÖZGÜR DEĞİLDİ

BBC Türkçe’den Pınar Övgü’nün haberine göre İtalya basınındaki seçim yorumlarında şöyle dendi: "Basın susturulmuşken, muhalifler hapisteyken yapılan seçimler özgür değildir." Kamu yayıncısı Rai, Kılıçdaroğlu’nun, “adaletsiz seçim” vurgusuna yer verdi. La Republica, “Erdoğan yine kazandı: ‘Türkiye'nin yüzyılı’; Ve LGBT haklarına saldırıyor” başlığı attı. Corriere della Sera’nın haberinde şu ifadeler yer aldı: "Yazarları, generalleri, gazetecileri, blog yazarlarını hapse attı. Modern Türkiye'nin üzerine inşa edildiği laikliği adım adım boğmaya çalıştı. Büyük şehirleri karşısına aldı… Açık olalım: Basın susturulmuş ve muhalifler hapisteyken yapılan seçimler gerçek anlamda özgür değildir.Erdoğan demokratik bir liderden ziyade bir otokrat olarak kabul edilebilir." La Stampa ise 'Sultan yeniden tahtta' başlığını kullandı, şu yoruma yer verdi: "Erdoğan kazandı ama umduğu gibi büyük bir zafer elde edemedi" dedi. Muhalefetin endişe ettiği daha da "teokratik" bir gidişatın olası olduğunu yazarak, "Ama 100 yıllık laik gelenek, otoriter bile olsa, bir jenerasyonda yok edilemez.

İsveç ulusal kanalı SVT’ye göre de ekonomiyi zor bir süreç bekliyor. Erdoğan’ın güçlü liderliği, ülkenin muhafazakâr ve dini değerlerini koruma iddiasının ekonomik krize üstün geldiği vurgulandı.

RUSYA BASINI

Rus kamu haber ajansı TASS, Kılıçdaroğlu’nun ülkenin kuzeybatısında, İstanbul, İzmir dahil batı kıyılarında ve Antalya dahil güneybatı illerinde desteklendiğini; Kürtlerin yoğun olduğu güneydoğu illerinde ise yüksek oy almakla birlikte buradaki desteğin 14 Mayıs'taki ilk tur oylamaya kıyasla azaldığını vurguladı. Izvestia gazetesi, Erdoğan’ın seçimi kazanmasının siyasi olarak ne gibi değişimleri beraberinde getireceği konusuna değindi.

EN SERT KAMPANYA

Katar merkezli Al Jazeera’nın internet sitesinde Andrew Wilks imzalı haberde, “İki aylık seçim dönemi, yakın tarihin en sert kampanyalarından birine sahne oldu” denildi. Haberde, “Muhalefetin özellikle Suriyelileri ve diğer mültecileri ülkeyi terk etmeye zorlama sözü vermesiyle, kampanya giderek daha milliyetçi bir tona büründü” ifadeleri yer aldı.

Suudi Arabistan merkezli Al Watan gazetesinde Abdul Wahab Badrakhan yazısında ülkedeki kutuplaşmaya değindi, seçimi kazanan liderin toplumu birleştirme görevi olduğunu belirtti.

BASKILAR ARTACAK

Haaretz gazetesinde Louis Fisherman imzalı fikir yazısında, Türkiye'deki seçmenlerin neredeyse yarısının Erdoğan’ın “liberal olmayan tutumlarına şiddetle karşı çıktığına” dikkat çekildi. “Kılıçdaroğlu, pek çok kişinin imkansız olduğuna inandığı şeyi yapmayı başardı” diyen Fisherman, ekonomideki felaketin, beyin göçünün ve sivil toplum üzerindeki baskının devam edeceğini yazdı.

Jerusalem Post gazetesi internet sitesinde, “Dünya Erdoğan’dan ne bekleyebileceğini bilmeli. Fakat bilmiyor, çünkü Erdoğan’ın ne yapacağı değişkenlik gösteriyor” denildi. Erdoğan’ın İsrail’e yaklaşmasının nedenleri, kötüye giden ekonomiyi düzeltme, bölgedeki yalnızlığından kurtulma ve Biden yönetimiyle ilişkileri yumuşatma olarak sıralandı.