Saray ve AKP iktidarının referandum öncesi “evet” oylarını artırmak için yeni bir maceraya atılarak milliyetçi-muhafazakar oyları konsolide etmeye yönelik arzuları gün geçtikçe depreşiyor.

Bu olası maceranın nasıl olacağına dair üç senaryo ön plana çıkıyor.

1) Menbic’i almak

2) Sincar’a girmek

3) Kandil’i vurmak

İktidarın 16 Nisan öncesi bu senaryolardan birisine başvuracağı gerek muhalefet partileri gerekse de toplumsal güçler tarafından da dillendiriliyor. Neo Osmanlıcıların Kandil’e olmasa da Sincar Dağı’na ya da Menbic’e yönelik arzusu da zaten saklı değil. Bütün pazarlıklar da bu arzunun gerçekleşmesine yönelik.

Kandil senaryosu: PKK’nin ana karargâhı olan Irak’ın kuzeyindeki Kandil Dağı’nın hem coğrafik olarak uzak oluşu hem de çok çetin bir kara muharebesini zorunlu kılması bu seçeneği zayıflatıyor. Türkiye’ye yaklaşık 200 kilometre uzaklıktaki Kandil’e kapsamlı bir harekât yapılmasının hem lojistik hem de askeri hem de politik birçok handikabı var.

Sincar senaryosu: Kandil’e kadar uzanamayacak olan iktidarın “ikinci Kandil” olarak nitelendirdiği sınıra 90 kilometre uzaklıktaki Sincar Dağı’na yönelmesi operasyonal olarak Kandil’e oranla daha kolay. Türkiye Sincar’a bizzat giremese de burayı Barzani güçleri eliyle YPG’den arındırma seçeneğini devreye sokabilir.

Menbic senaryosu: İlk iki senaryoda sıkışacak olan iktidarın Sincar ve Kandil yerine ABD ve Rusya ile anlaşarak Menbic’e dümen kırması da bir başka seçenek. Fırat Nehri’nin batı yakasında bulunan Menbic, Türkiye sınırına 30 kilometre uzaklıkta. İktidar, YPG’yi Menbic’ten çıkarıp Fırat’ın doğusuna geri göndererek denklemde ben de varım demenin arayışında.

•••

Uluslararası ve bölgesel aktörlerin mevzilendiği Menbic Suriye savaşının düğüm noktalarından. Fırat’ın Batısı’ndaki Menbic, ABD ile Rusya’nın korumasında Suriye Demokratik Güçleri’nin denetiminde bulunan Münbiç Askeri Konseyi tarafından yönetiliyor.

Menbic’in batısını Suriye askerlerine ve dolayısıyla Rusya’ya bırakarak doğuya doğru çekildiğini açıklayan PYD öncülüğündeki Menbic Askeri Konseyi dün bir açıklama yaparak Menbic’in Kürtlerle işbirliği halindeki yerel güçler ve ABD öncülüğündeki koalisyonun koruması koruması altına olduğunu duyurdu. Menbic’i kontrol eden bölgeyi kontrol eder. bu nedenle aktörler hamle üstüne hamle yapıyor.

Türkiye’nin hedefindeki Menbic’te kim ne istiyor?

El Bab’ın TSK destekli ÖSO tarafından kontrol altına alınmasından sonra bölgedeki güç dengesi daha da hassaslaştı.

Menbic, Türkiye’nin yanı sıra Kürtler, Suriye devleti, Rusya ve ABD gibi savaşın kilit aktörlerinin yer aldığı ve her bir aktörün büyük önem atfettiği yerlerin başında geliyor. Birçok aktör bölgede mevzilenmiş durumda ve birbirilerinin hamlelerine karşı hamlelerle yanıt veriyorlar.

ABD: Bölgede devriye gezen ABD açısından Menbic Rakka’ya açılan kapı niteliğinde. Washington iki müttefiği Ankara ve Suriye Kürtlerinin arasında adeta tampon işlevi görüyor. Her iki aktörü de idare ederek süreci yönetiyor. Özel Kuvvetler’e bağlı askerler ABD bayrağı çekilmiş ağır silahlarla donatılmış zırhlı araçlarla ilçe sınırına kurulan noktalarda yer alıyor. YPG’nin şu anda Rakka’yı kuşatmaya yönelik operasyonuna da destek veriyor

Rusya: Rusya Suriye denkleminde oynadığı rolün payını giderek artırmak niyetinde. Şam’ın sadık müttefiği Rusya, Kürtleri bir bütün olarak ABD’ye kaptırma niyetinde değil. Bölgedeki Kürt realitesini de dikkate alarak hamlelerde bulunuyor. Moskova, olası bir Türkiye operasyonuna karşılık Menbic’in Şam’a devredileceğini açıklayarak koruma sağladı.

Türkiye: Amaç hem Kürtleri Fırat’ın doğusuna çekmek hem de “koridor” tehlikesini bertaraf etmek. Menbic’in varlığı “koridor” tehlikesinin devam etmesi demek.

Türkiye, YPG’nin Fırat Nehri’nin batısındaki bölgelerde bulunmasına karşı çıkıyor. Türkiye’nin en önemli kaygılarından birini, Afrin ve Kobane kantonlarının birleşmesiyle birlikte sınırın güney tarafında bir Kürt koridorunun kurulması oluşturuyor.

PYD/YPG: Suriye Kürtleri açısından kantonların coğrafik olarak birleştirilmesi için Menbic kritik kavşakta yer alıyor. Menbic’in varlığı aynı zamanda Kobani ve Cizire kantonlarının da güvencesi demek. PYD/YPG’ye kendilerine yönelik olası saldırıyı ön cephede karşılama imkanı sağlıyor.

IŞİD: IŞİD Menbic’i kaybederek silah, lojistik destek ve savaşçı geçirmek için kullandığı en önemli geçiş noktalarından birisini kaybetmiş oldu. Başkent Rakka için Menbic en önemli mevzi konumunda.

•••

Kim kimi destekliyor?

Suriye-Irak hattında ittifak yapıları zaman ve mekana göre değişiyor. ABD ve Rusya’nın olay ve zamana göre değişen ve birbirlerini destekleyen hamleleri bunun en bariz örneği.Özellikle Fırat Kalkanı ve El Bab operasyonu bağlamında yaşanan ittifak girişimleri bunun bariz örneği. ABD, YPG’yi Türkiye’nin askeri operasyonlarından korumak için Türkiye ile YPG arasına girerken, Rusya da benzer bir hamleyi Suriye Ordusu aracılığıyla gerçekleştirdi.

Önümüzdeki süreçte ne olabilir?

Bölgesel, yerel ve uluslararası aktörlerin yığınak yaptığı Suriye ve Irak coğrafyasında her an yeni yeni çatışmalar baş gösterebilir. Menbic üzerinde yaşanan sıkışmanın yereli de aşan bölgesel bir kapışmaya evrilmesi işten bile değil.

Irak’taki Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’nin Türkiye ziyareti ardından Peşmerge ile PKK ve YPG arasında çatışmaların çıkması dikkat çekici. Bir taraftan Barzani üzerinden hamlede bulunan Ankara’nın diğer yandan bölgede yeni cepheler açmaya hazırlanması mevcut faturayı daha da ağırlaştıracaktır.