Yüksek lisans tezini İstanbul’daki taksicilik sektörü üzerine hazırlayan Kent Araştırmacısı Tetikol: “Şoförler, cirolarının yarısından fazlasını kira bedeli olarak plaka sahiplerine ve galerilere aktarıyor; kendilerine 4’te 1’i kalıyor. Yeni taksi plakalarıyla kiralama bedelleri düşecektir”

Taksi artışı, şoförleri olumlu etkileyecek

Meral Danyıldız

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçen günlerde İstanbul’a 5 bin yeni taksi kazandıracaklarını duyurmasının ardından gelen tepkiler, olaya yeni bir boyut kazandırdı.

İstanbul’daki taksicilik sektörünü ‘Küreselleşme sürecinde İstanbul’da taksicilik hizmetinin iktisadi olarak incelenmesi’ başlığını taşıyan yüksek lisans teziyle inceleyen Kent Araştırmacısı Adnan Tetikol sorularımızı yanıtladı.

► Sizce İstanbul taksicilik sektörünün en temel problemi nedir?
Çok sorun var tabii ama en temel olanı, düzenleme yapılırken İstanbul’da yaşayan insanların ve sektörün ihtiyaçları yerine taksi plakası sahiplerinin lehine düzenlemeler yapılması diyebilirim. Sektörle ilgili yapılan çoğu düzenleme taksi plakası değerini artırmaya yönelik olmuştur.


► Ekrem İmamoğlu “Taksi ihtiyacı olup olmadığına karar verecek makam, Bağcılar Oto Galerisi’ndeki birkaç taksi galericisi değil” demişti. Bu düzenlemeler nasıl yapılıyor?
Taksi plaka sahipleri ve plaka satışı yapan galeriler, İstanbul Taksiciler Esnaf Odası ile birlikte çok güçlü bir baskı grubu oluşturuyor. Öyle bir baskı grubu ki, siyasilerle çok yakın ilişkiler kurup 1991 yılından beri yeni taksi plakası çıkmasını engelliyorlar. En son 1991 yılında Bakanlar Kurulu Kararıyla çıktı plakalar ve 2000’li yılların ortasına kadar taksi plakası çıkarma yetkisi Bakanlar Kurulu’nda oldu. Düşünün, bu kadar ufak görünen ve yerel ölçekli bir meselede Bakanlar Kurulu yetkili kılındı. 1991 yılından günümüze İstanbul’da nüfus neredeyse 3 katına çıktı ama taksi sayısı hâlâ aynı sayıda. 2005 yılında bu alanda düzenleme yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne geçtiği halde günümüze kadar İBB’de bir sayı artırımı yoluna gidemedi. Çünkü taksi plakası sahipleri yerel ve merkezi yöneticilerle ilişkiler kurdu; siyasiler de onları ‘oy deposu’ olarak görerek onların çıkarlarına aykırı davranmadı. Sonuç olarak taksi plakası rantı oluşmuş oldu.

Birçok ünlü isim, siyasetçi, iş insanı taksi plakası alarak yatırım yapıyor. Bağcılar’da Plaka Borsası o kadar gelişmiş durumda ki taksi plakası almaya parası yetmeyenler 4'te bir, hatta 8'de bir oranında bu borsalara para yatırabiliyor ve kira gelirinden payına göre kazanıyor.

► Kentte taksi sayısında bir artış olursa bu durumdan taksi şoförleri nasıl etkilenecek?
Tek kelimeyle olumlu etkilenecek. Çünkü plaka sayısındaki kıtlık, satış değerini yükselttiği gibi kiralama değerinin de artmasına neden olmakta. İş yükünü ve mesleğin stresini çeken taksi şoförleri cirolarının yarısından fazlasını kira bedeli olarak plaka sahiplerine ve aracılık eden galerilere aktarıyorlar. Yakıt ve diğer masrafları da eklediğimizde taksi şoförlerine cirolarının ancak 4’te 1’i kalıyor. Yeni taksi plakalarıyla kiralama bedelleri de düşecektir.


taksi-artisi-soforleri-olumlu-etkileyecek-748428-1.
Kent Araştırmacısı Adnan Tetikol


► Başka ülkelerdeki taksicilik sektörlerini de incelediniz. Türkiye’dekinden farklı olarak ne yapıyorlar?
İki tip örnek var; birincisi İstanbul gibi New York ve Londra’da da uygulanıyor. Buralarda plaka sayısı kamu otoriteleri tarafından sınırlı tutuluyor. Singapur ve Tokyo’da ise kamu otoriteleri sektörü bu yönde düzenlemeye girmiyor ve taksicilik şirketleri piyasadaki ihtiyaçla birbirileriyle olan rekabete göre taksi sayılarını artırıyor ya da azaltıyor. İstanbul dışındaki tüm şehirlerde uygulama plaka üzerinden değil de şoför lisanslama üzerinden gidiyor. Herkes taksi şoförlüğü yapamadığı için de değerli olan az sayıda olan plaka değil az sayıdaki şoför oluyor. Londra, Tokyo, New York gibi şehirlerde taksi şoförü olmak için 2 yılınızı bu mesleği öğrenmek ve sınavlarına hazırlanarak geçirmeniz gerekmekte.

► Söz konusu şehirlerle İstanbul’u taksi sayısı açısından kıyaslayacak olursanız nasıl bir sonuç ortaya çıkıyor?
2018’deki rakamlara göre İstanbul’da bin kişiye 1.17 taksi düşmekte. Singapur’da bu sayı 4.14, Dubai’de 4.16, Hong Kong’da 2.47, New York’ta 2.42. Sayı yetersiz olunca da korsan ve çift plaka gibi yasadışı sektörler oluşuyor, çünkü 17 bin 395 araç İstanbul’un taksi ihtiyacını karşılamaktan çok uzakta. 5 bin yeni plaka, bin kişiye düşen taksi aracı sayısının 1.4 olmasını sağlayacak. Önemli bir iyileştirme olacak.