Taksim Meydanı'na yapılan cami cuma namazının ardından ibadete açıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada camiyi açmanın 150 yıllık hayalleri olduğundan bahsetti. Erdoğan, "İBB Başkanlığına seçildiğimde verdiğimiz sözlerden birisi de bu caminin inşasını gerçekleştirmekti. 28 Şubat ve sonrası gelişmeler nedeniyle bu sözümüzü yerine getiremedik. 2013 yılında tekrar harekete geçtiğimizde de karşımızda Gezi olaylarını bulduk. O teröristlerin karşımıza dikildiği zaman," dedi.

Taksim Meydanı'ndaki cami açıldı

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla, cuma namazının ardından Taksim'e yapılan yeni cami ibadete açıldı.

Caminin açılışı öncesi Taksim Meydanı ve cami çevresine Isparta Belediyesi'nden gelen gül suyu sıkıldı.

Taksim Meydanı'ndaki sosyal mesafesiz kalabalıklar da açılış öncesi dikkat çekti.

Cami çevresinde polis yoğun güvenlik önlemleri aldı. Meydana tören için LED ekranlar kuruldu. Basın mensuplarının töreni takip edebilmesi içinde platform hazırlandı. Yol kenarındaki direklere "Sayın Cumhurbaşkanımız Taksim Camii Açılışına Hoşgeldiniz" yazılı pankart asıldı.

Tören nedeniyle bazı yollar trafiğe kapatıldı.

taksim-meydani-ndaki-cami-aciliyor-881125-1.

Erdoğan, Cuma namazı ile birlikte açılışı yapılacak olan Taksim Camii’ne geldi.

Erdoğan'ı cami girişinde, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, AKP Genel Başkanvekili Binali Yıldırım ve çok sayıda protokol üyesi karşıladı.

Taksim Camii'nde ilk ezan okundu ve cami ibadete açıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, minberde cuma hutbesini okudu. "Bu ulu mabetten doya doya istifade edeceksiniz inşallah. Gözümüz aydın olsun. Taksim Camii'nin hasretiyle büyüyen, ona olan ihtiyacı ve milletin beklentisini derinden hisseden, emeği geçen herkes için dua ediyorum. Rabbim sizden razı olsun. Aziz kardeşlerim, bugün bir vuslat günündeyiz" diyen Erbaş, şöyle devam etti: "Bugün yaşadığımız ikinci büyük sevinç ve heyecan, fetih heyecanıdır. Yarın güzel İstanbulumuzun fetih yıl dönümüdür. İstanbul'un fethi sadece bir şehri almak değildir. İstanbul, peygamber efendimizin müjdesi ve ecdadımızın sevdasıdır. Bu fetih, çağı kapatıp çağı açan yeni bir dönemin başlangıcıdır. Aziz müminler, İslamla müşerref olan ve devraldığı İslam sancağını bir daha bırakmayan aziz milletimizin Allah'ın adını yüceltme gayreti tarih boyunca hiç eksik olmamıştır."

Erdoğan'dan önce bir konuşma yapan Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Altan Elmas da "Saygıdeğer müminler, hepinizi Allah’ın selamıyla selamlıyorum. Allah’ın rahmeti, bereketi hepinizin üzerine olsun. Bugün bana düşen burada ancak hamdetmektir. Rabbimize hamd olsun. Bu niyeti gönlümüze düşüren, başlamayı ve kazasız belasız bitirmeyi lütfeden alimlerin Rabbi Allah’a hamdolsun. Bugün ne büyük bir gün benim için. Yine yürüdüğü yolda bütün engelleri aşa aşa gelen, zorlukları yıka yoka gelen sayın cumhurbaşkanımız bu eseri yapmayı lutfettiği için Allah sizden ebeden razı olsun. Sayın Cumhurbaşkanım, müsaadenizle, sözün sahibi sizsiniz ama, ben de Taksim’in çocuğuyum. Babalarım esnaflık yaptılar. Taksim Cami’nin davasının neye tekabül ettiğini bilirim. Burada güneşin altında yandık. Ama elhamdulillah sayın cumhurbaşkanımız liderliğinde davamız bugünleri de gördü," dedi.

ERDOĞAN: TAKSİM CAMİİ BİZİM DÜNYAMIZDA FARKLI BİR ÖNEME SAHİPTİ

taksim-meydani-ndaki-cami-aciliyor-881126-1.

Ardından sözü alan Tayyip Erdoğan, "Bismillahirrahmanirrahim. Aziz kardeşlerim, değerli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi hepimizin üzerine olsun. Sudan ve diğer kardeş ülkelerden heyecanımıza ortak olmak üzere aramızda bulunan kıymetli misafirlerimize ayrıca hoşgeldiniz diyorum. Sudan nere, taksim nere… buraya getiren aşk başka bir aşk. Bu güzel eserin inşasını üstlenen Sur Yapı’nın sahipleri başta olmak üzere, mimarından sanatçısına kadar herkese teşekkür ediyorum. Az önce Altan Bey, ben buranın çocuğuyum dedi. Altan Bey, siz buranın çocuğusunuz da biz başka yerin çocuğu değiliz. Ben de Kasımpaşa çocuğuyum," dedi.

Erdoğan şöyle devam etti:

"Taksim Cami bizim dünyamızda farklı bir öneme sahipti. Çünkü caminin yerinde mescit bile yok ve burada maalesef cami yapımına müsaade yok. Ve adeta kümes gibi bir yerde gazeteler üzerinde müminler namazlarını Eda etmeye çalışıyorlardı. O günlerden bugünlere, kimler geldi kimler geçti. İstanbulumuzun en güzel yerlerinden biri olan Taksim Meydanı’nda camimizin içinden cemaati, minarelerden ezanı inşallah kıyamete kadar eksik olmayacaktır. Mühendislik yöntemiyle ülkemizde ve dünyada sayılı projeler arasında yer alan camimiz İstanbul’un sembolleri arasında seçkin yerini şimdiden almıştır.

Taksim Cami 1,5 asırlık bir mücadelenin ardından İstanbul'umuza kazandırılmıştır. Bu meydanda bir cami inşa fikri 93 Harbi diye geçen Osmanlı-Rus Harbi yıllarına kadar uzanır. Ülkemizin Kurtuluş Savaşı yıllarında da yeniden gündeme gelmiştir. Bölgedeki pek çok kiliseye karşılık, Ağacami'nin Taksim'e selam verdiğini gören Nazım Hikmet, bu tabloyu dizelere dökmüştür.

Demokrat Parti'nin iktidara gelmesiyle Taksim Cami arayışları hız kazanmıştır. somut adım atılamadan 27 Mayıs darbesi gerçekleşmiştir. 1965 yılında Süleyman Demirel, caminin inşası için arsanın devrini sağlamıştır. Bu tahsis CHP'li belediyenin mahkemeye götürmesiyle durdurulmuştur. Bakanlar Kurulu kararı ise 12 Eylül darbecileri tarafından iptal edilmiştir. Rahmetli Özal'ın başbakanlığı döneminde Elmas ailesi kendisine başvurarak niyetlerini söylemişlerse de şartlar uygun olmadığını netice alamamışlardır.

İBB Başkanlığına seçildiğimde verdiğimiz sözlerden birisi de bu caminin inşasını gerçekleştirmekti. 28 Şubat ve sonrası gelişmeler nedeniyle bu sözümüzü yerine getiremedik. 2013 yılında tekrar harekete geçtiğimizde de karşımızda Gezi olaylarını bulduk. O teröristlerin karşımıza dikildiği zaman."

taksim-meydani-ndaki-cami-acildi-881158-1.