Tam kapanma işçileri emekçileri teğet geçti

Aycan KARADAĞ

Hükümet Covid-19 salgını sebebiyle 17 günlük ‘tam kapanma’ kararı aldı. Ancak getirilen birçok istisna ile milyonlarca işçi, başta sanayi ve inşaat sektörü olmak üzere mal ve hizmet üretiminde çalışmaya devam ediyor.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi’nin (DİSK-AR) raporuna göre, "tam kapanma" sürecinde istihdam edilen toplam 26 milyon 813 kişinin 16 milyon 393 bini “tam” kapanmadan muaf sektörlerde çalışırken, 4 milyon 447 bini tam kapanmadan muaf olmayan sektörlerde çalışıyor. 5 milyon 973 bin kişi ise kapanmadan kısmen muaf sektörlerde çalışıyor. İstihdamın yüzde 61'i kapanma döneminde çalışırken, yüzde 17'si kapanmadan yararlanabiliyor.

Kapanmadan kısmen muaf olanların ise yüzde 22 civarında olduğunu belirten DİSK-AR, bu kesimdekilerin bir bölümü de eklendiğinde kapanmadan muaf olan sektörlerde çalışanların, istihdamın yaklaşık yüzde 70'ine tekabül ettiğini açıkladı.

“ÇARKLARIN DÖNMESİ İÇİN”

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, çarkların dönmesi için işçi sınıfının ölümle baş başa bıraktıklarını belirterek, “Pandeminin ilk gününden beri 28 günlük tam kapanma çağrısı yapıyoruz. Zorunlu, temel ihtiyaçların karşılandığı meslek grupları hariç herkesin evde olması gerekiyor. Hükümetin adlığı 17 günlük tam kapanma ise tam kapanma değil. İşçiler, salgın koşullarında yine yana, omuz omuza çalışamaya devam ediyor. Pandemiden kurtulma şansı bu değil” dedi.

Herkese asgari ücret destek verilerek, temel ihtiyaçlar karşılansaydı ve aşılama yapılsaydı pandeminin minimum seviyeye inebileceğini kaydeden Sarı, “Bu yapılmadı. Beşli çeteye destek var ama işçiye destek yok. Her gün yüzlerce insanımız bu virüsten dolayı ölüyor. Sıcak savaşlarda bile günde bu kadar insan ölmüyor. Pandemi işçi sınıfının hastalığı oldu. İşçiler kendi hallerine bırakıldı. Hükümetin bu politikaları işçi sınıfın üstüne karabasan gibi çöktü. İşçiler elbet bu gidişe bir gün dur diyecekler” diye konuştu.

“KAPANMA HERKES İÇİN OLMALI”

Teksif Sendikası İzmir Şube Başkanı Faruk Aksoy da, işçilerin hiçbir önlem almadan çalıştırıldığını belirterek, “Bugünlerin geleceği çok belliydi. Covid-19 işçi ve emekçi hastalığı oldu. İşçiler bu kapanma süresinde de çalışmaya devam ediyor. Birçok işyeri ve fabrika hiçbir önlem almadan işçileri çalıştırıyor. İşçilerin sesini duyan yok. Aşılama hala işçiye gelmedi. Kapanma herkes için olmalı. İşçi çalışıyorsa, destek olunmuyorsa kapanmaz olmaz” diye konuştu.

İşçilerin çalışmaya mecbur olduğunu vurgulayan Aksoy, “Hiçbir destek sağlanmıyor. Devlet, işçiyi çalıştırdığı gibi destek de olmuyor Ülke olarak kötü günlerden geçiyoruz. Bu süreçte işten çıkartmalar devam ediyor. Yine kötü günlerin faturası emekçiye çıkıyor” dedi. Teksif Sendikası Yatsan İşyeri Temsilcisi Uğur Gönül Zorlu ise, “işçiler olarak bu kapanmadan daha çok yararlanmamız gerekirken, hiçbir yararlanma sağlanmadı. İşçiler üretime devam etti. Çoğu yer dönüşümlüye bile dönmedi. Kapanmadan yararlanmak istiyorduk işçiler olarak. Korkuyoruz. Kalabalık fabrikalarda, işyerlerinde çalışıyoruz. Virüs nedeniyle hasta olup ailemize bulaştırabiliriz. Bir de kendi sağlığımız söz konusu” şeklinde konuştu. Zorlu, devletin bu süreçte işçiye destek olunmadığından şikayet ederek, “Ülkenin işçisi adete unutuldu. İşçiler kaderlerini yine terkedildi. Ve şu anda hastalıkla baş başa bırakıldı. Yapılanları görünce işçiler olarak şunu anlıyoruz; bakın başınız çaresine. İşçiye bu reva olmamalı. İşçiler çalışacaksa eğer aşılama bari olmalı. Aşılamada hala işçilere sıra gelmedi. Devletin bize sahip çıkması gerekiyor” ifadelerini kullandı.