Teknoloji, sosyal medya ve finalde de pandemi ile birlikte zaten asosyalleşme eğiliminde olan toplum büyük oranda kendi kabuğuna çekildi. Üzerine bir de kötü ekonomi ve pahalılık binince tuz biber oldu. Sosyalleşmek, eğlenmek, yeni insanlar tanımak için haftanın birkaç günü dışarı çıkmayı unuttuk. Bırakın haftada birkaç günü iki ayda bir çıkarsak seviniyoruz. İnsan malumunuz sosyal bir varlık. Karşı cinsle, arkadaşlarıyla, dostlarıyla görüşüp sosyalleşme isteği duymakta. Sağlıklı olanı bu zaten.

Son birkaç yıldır yukarıda bahsettiğim etkenler yüzünden mutluluğu dijital dünyada arayanların sayısı inanılmaz yükselmiş durumda. Malum eskiden birkaç buluşma olur, “Uyum var mı? Birlikte eğlenebiliyor muyuz? Doğru kişi mi?” gibi soruların yanıtlarını alabilirdik. İlişki ya başlamadan bitiyor ya da devam ediyordu. Bu şimdiki zamanda hem maliyet hem salgın hem de zamansızlık yüzünden değişmiş durumda. Tinder ve benzeri eşleşme uygulamaları üzerinden birçok safha dijital olarak çözülüyor ve daha odaklı kişiler ile uyum eşlemesi yapılarak buluşmalar gerçekleşiyor. Ne kadar sağlıklı ne kadar değil tartışılır ama rakamlar bize bu uygulamanın ciddi bir kadın erkek nüfusun ülkemizde ve tüm dünyada kullanıldığını göstermekte. Aylık 75 milyon aktif kullanıcısı ve 10,6 milyon üyesi olan Tinder, 10 yıl içinde 70 milyardan fazla eşleşme oluşturdu. Her hafta 1,5 milyon randevunun gerçekleşmesini sağladı. Bunlar ciddi rakamlar. Herkes bir şekilde eşini, arkadaşını bulma derdinde.

İlgi bu kadar büyük olunca maalesef kötü niyetli dijital suçlular Tinder ve benzeri uygulamalar üzerinden dolandırıcılık operasyonlarını bu platformlar üzerinden yapmaya başlamış durumda. Siz mutluluğu ararken hayatınız kararabilir. Üstelik dolandırıcılar çıtayı ciddi yukarı koymuş durumdalar. Öyle düz bana para yolla mesajını geçeli çok oldu. Planlı, programlı, senaryolu uzun soluklu dolandırıcılık hikâyeleri duymaya başlamış durumdayız. Aylarca sizinle sohbet ediyorlar, karşılıklı olduğunuz özel konuları paylaşıyorlar ve sizinle bağ kuruyorlar. Üstelik sizin güveninizi kazandıktan sonra linkli mesaj paylaşımları başlıyor. İşte arada öyle bir mesaja tıklıyorsunuz ki sizin açık kapınızdan içeri giriyorlar. Hem kalbinizi hem dostlarınızı hem de tüm paranızı çalıyorlar. Olay aslında o kadar büyük ki! Siber güvenlik şirketi ESET artık sadece bir kişiyi değil o kişi ve bağlantılı oldukları kişilerin de risk altında olduğunu belirten bir bilgi paylaşımında bulundu.

CATFISHING

Bazen dolandırıcılar paranız yerine ilginizi veya arkadaşlığınızı isteyebilir. Catfishing yapanlar, genellikle önceden dolandırdıkları kişilerden çaldıkları kişisel bilgileri, fotoğrafları ve videoları kullanarak sahte kimlikler yaratan gerçek insanlardır. Zararsız gibi görünse de catfishing birçok sıkıntıya yol açabilir ve aylarca hatta yıllarca sürebilir.

Siz ve çevrenizi tehdit eden bu yöntemlerin sonuçları çok can sıkıcı. Şantaj bunların içinde en sık rastlanan yöntem. Gerek kendi isteğinizle gerekse sizin telefonunuza ya da bilgisayarınıza sızarak çok özel video, fotoğraflarınızı ele geçirip bunları arkadaşlarınızla, ailenizle paylaşmakla tehdit edilebilirsiniz. Hatta porno sitelerine yüklemekle tehdit ederek sizden para, mal mülk ne varsa talep edebilirler. Bu sebeple dünyada da ülkemizde de pek çok intihar vakası olduğunu biliyoruz.

Bu kalabalık ama bir o kadarda yalnız olduğumuz dünyamızda tehlikeler hızla artmakta. Bunu sizi korkutmak için değil uyarmak için yazıyorum. Tabii biraz korksanız iyi de olur. Bu işin hiç şakası yok. Mutluluğu ararken hayatınız mahvolabilir. Adınıza alınmış borçlar, krediler ile karşılaşabilirsiniz. Yasadışı pek çok işe karıştırılabilir, hapse bile girmek zorunda kalabilirsiniz. Düşünsenize sizin adınıza şirket kurup naylon fatura satarak milyarlarca lira dolandırıcılık yapılsa ne olur? Her şeyi kendi ellerinizle bir arkadaş, dost bulma uğruna, kim oldukları belli olmayan birilerine emanet etmek ne kadar riskli.

Siz siz olun çok dikkatli davranın. Artık sokak aralarında soyulmak, evinize hırsız girmesi gibi olaylar çok sıradan. İşin büyük boyutlusu dijital dünyada dönmekte. Sizi en zayıf noktanızdan yakalayarak tutsak haline getirebiliyorlar. En yakın arkadaşınızın telefonunu ele geçirerek sizinle temas edebiliyorlar. Çok güvendiğiniz arkadaşınız belki de telefonun öbür ucunda değil. Bu durumlara düşmemek için yapabileceğiniz bir şeyler elbet var. En önemlisi antivirüs yazılımı mutlaka kullanmalısınız. Özellikle hileli linklerden sizi koruyacaktır. Genel anlamda kimseden gelen linke tıklamayın. Antivirüs yazılımının onayladığı linkleri tıklamak en güvenlisi. Mail ile sosyal medya mesajlaşmalarıyla temas etmeyi deniyorlar. Buralarda çok dikkatli olun. En ufak şüphelendiğiniz bir şey olursa arkadaşınızla sesli hatta mümkünse görüntülü görüşerek teyit edin. Telefonu ele geçirilen arkadaşınıza muhtemelen mevcut numarasından erişemeyeceksiniz. O zaman yakınlarını, ortak arkadaşlarınızı arayarak gerçek kişiye ulaşmaya çalışın. Ulaşamazsanız size WhatsApp, Tinder, Instagram, Facebook, mail olarak temas kurmak isteyen kişiyle iletişiminizi kesin.

Buluşmalarda çok farklı riskler var. Bunların bir kısmı klasik yöntemler diyebileceğimiz konular. İlaç içirilmesi, içtiğiniz, yediğiniz bir şeye karıştırılması ve sizin uygunsuz video fotoğraflarınızın çekilmesi ve tabi ki sonunda şantaja maruz kalmak olabilir. Kaçırabilirsiniz, bankadan para çekerek onlara vermek zorunda kalabilirsiniz. İşin daha büyük boyutu çok büyük bir şirkette yetkili biriyseniz muhtemelen çok planlı bir senaryo ile tuzağa düşürülerek erişebilme yetkisine sahip olduğunuz bilgi, belge, banka hesapları üzerinden onlarla işbirliği yapmak zorunda bile bırakabilirsiniz.

Maalesef iç karartıcı ama bir o kadar gerçek ve içinde yaşadığımız dünyada çok sık rastlanan konulardan bahsetmeye çalıştım. Sosyal medya üzerinden sizde yorumlarınızı, başınızdan geçen farklı olayları ve nasıl atlattığınızı benimle paylaşabilirsiniz. Malum sürekli yöntem değiştiren dolandırıcıları bu konuda fark etmek çok zor.