Tan: Kürtleri tasfiye projesinin başına beni getirmek istediler
Diyarbakır bağımsız milletvekili Altan Tan, Kürt siyasetini çözme stratejisinin başına getirilmek istendiğini, bunu kabul etmediği için de AKP'ye yakın medya tarafından kendisine yönelik saldırıların başladığını söyledi.
Diyarbakır bağımsız milletvekili Altan Tan, Kürt siyasetini çözme stratejisinin başına getirilmek istendiğini, bunu kabul etmediği için de AKP'ye yakın medya tarafından kendisine yönelik saldırıların başladığını söyledi. Tan, Kürtleri tasfiye etme projesinin başına getirilmesi için uzun bir dönem tarikat, cemaat ve AKP bağlantılı sivil toplum örgütleri tarafından ikna edilmeye çalışıldığını belirtti.
Diyarbakır'da yayınlanan bölgesel Özgürhaber Gazetesi'ne çarpıcı açıklamalarda bulunan milletvekili Altan Tan, cemaatlerin, tarikatların ve AKP'nin değil Kürtlerin yanında olduğu için bu kesimlerin tepkisini çektiğini söyledi. Tan’ın açıklamaları ana başlıklarıyla şöyle:
» AKP’NİN PROJESİ: Özetle bunların projesi şu; Kürtlere şu ana kadar verdiklerimizin dışında vereceğimiz başka bir şey yok. Nedir bu; birey haklarına 'Evet' grup haklarına 'Hayır'. Kürtçe ana dilde eğitim yapamazlar. Kendi kendilerini yönetme ile ilgili demokratik özerklik, bölgesel yönetim, eyalet sistemi ve federasyona kalkışamazlar. Özetin, özeti budur.
» STRATEJİNİN BEŞ AYAĞI VAR: Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ 2008’deki Diyarbakır gezisinde STK temsilcileri ile biraraya gelerek toplantı yaptı ve Kürtlerin birey haklarına 'Evet', grup haklarına 'Hayır' projesinin hayata geçirdi. Bu projenin 5 ayağı vardır.
1-BDP İLE PKK ARASINDAKİ BAĞIN KOPARILACAK: Önce legal Kürt siyaseti ile PKK arasındaki bağın koparılması hedeflenmekteydi. Bunun içinde ilk etapta 3 bin, son seçim döneminde de 2 bine yakın insan gözaltına alındı ve tutuklandı. Yani şehirde bulunan sivil kadrolar, eline silah almamış ama Kürt siyaseti ile bağlantılı 5 bine yakın kalifiye eleman devre dışı bırakıldı. Şehirdeki Kürt siyasetçilerin ve seçimlere giren partilerin gücünün zayıflatılması hedeflendi.
2- MALİ KAYNAKLARIN KESİLMESİ: İkincisi; Kürt siyasetinin dağ kısmı PKK, Kandil kesimi üzerine uluslar arası güçlerinde desteği ile yani Irak ve ABD'nin Avrupa'da Fransa ve Almanya’da mali kaynaklarının kesilmesinden tutun askeri olarak izole edilmesine kadar bütün tedbirler devreye sokuldu.
3- DİNİ KULLANMAK: Din faktörü devreye sokularak tarikat ve cemaatler fasılası ile PKK'nin, Kürt siyasal hareketinin terörist, dinsiz ve Zerdüşt olması ile ilgili yoğun bir propaganda başladı. Son seçim döneminde Başbakan'ın "Kürtçe ezan istiyorlar" polemiğiyle de doruğa ulaştı. Bu da dindar Kürtler nezdinde Kürt siyasi hareketinin ve partisinin itibarsız hale getirilmesi operasyonuydu.
4- EKONOMİK TEDBİRLER: Yine aynı şekilde bütün devlet imkânları valilkler, tarikat ve cemaatlerin yardım fonları, bunların tamamı devreye sokularak, ekonomik yönden güçsüz halk kesimi elde edilmek istendi.
5- DEVŞİRME POLİTİKASI: Bölgede etkili olabilecek bazı liberal, sosyal demokrat veya muhafazakâr kişiler devşirilmeye çalışıldı. Yani bunlar meşru taleplere sıcak bakan kişilerdir. Bunlarda siyaseten, mevkii makam, bürokratik değerlendirme gibi yollarla Kürt siyasal hareketine destek vermekten alıkonuldu.
» PROJENİN BAŞINA GETİRİLMEK İSTENDİM: Bütün tarikat ve cemaatler AKP bağlantılı sözde STK'lEr tarafından uzunca bir dönem ikna edilmek istendim. Bu Kürtleri uyutma politikasının stratejisinin başına getirilmek istendim. İçine değil bu projenin başına getirilmek istendim. Siyasal aktör olarak getirilmek istendim. Fakat ben inanmadığım doğru bulmadığım vicdanımın kabul etmediği hiçbir projeye evet demediğim gibi, buna da evet demedim. Evet dememekle kalmadım. Evimde oturmadım. Kürt siyasal mücadelesinin tarafına geçtim. Kendi kimliğimi muhafaza ederek, bugünkü Kürt siyasetine olan bütün muhalefetimi de saklı tutarak. Kürtlerin meşru hak taleplerine de destek verdim. Bu onları çıldırttı.
Diyarbakır'da yayınlanan bölgesel Özgürhaber Gazetesi'ne çarpıcı açıklamalarda bulunan milletvekili Altan Tan, cemaatlerin, tarikatların ve AKP'nin değil Kürtlerin yanında olduğu için bu kesimlerin tepkisini çektiğini söyledi. Tan’ın açıklamaları ana başlıklarıyla şöyle:
» AKP’NİN PROJESİ: Özetle bunların projesi şu; Kürtlere şu ana kadar verdiklerimizin dışında vereceğimiz başka bir şey yok. Nedir bu; birey haklarına 'Evet' grup haklarına 'Hayır'. Kürtçe ana dilde eğitim yapamazlar. Kendi kendilerini yönetme ile ilgili demokratik özerklik, bölgesel yönetim, eyalet sistemi ve federasyona kalkışamazlar. Özetin, özeti budur.
» STRATEJİNİN BEŞ AYAĞI VAR: Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ 2008’deki Diyarbakır gezisinde STK temsilcileri ile biraraya gelerek toplantı yaptı ve Kürtlerin birey haklarına 'Evet', grup haklarına 'Hayır' projesinin hayata geçirdi. Bu projenin 5 ayağı vardır.
1-BDP İLE PKK ARASINDAKİ BAĞIN KOPARILACAK: Önce legal Kürt siyaseti ile PKK arasındaki bağın koparılması hedeflenmekteydi. Bunun içinde ilk etapta 3 bin, son seçim döneminde de 2 bine yakın insan gözaltına alındı ve tutuklandı. Yani şehirde bulunan sivil kadrolar, eline silah almamış ama Kürt siyaseti ile bağlantılı 5 bine yakın kalifiye eleman devre dışı bırakıldı. Şehirdeki Kürt siyasetçilerin ve seçimlere giren partilerin gücünün zayıflatılması hedeflendi.
2- MALİ KAYNAKLARIN KESİLMESİ: İkincisi; Kürt siyasetinin dağ kısmı PKK, Kandil kesimi üzerine uluslar arası güçlerinde desteği ile yani Irak ve ABD'nin Avrupa'da Fransa ve Almanya’da mali kaynaklarının kesilmesinden tutun askeri olarak izole edilmesine kadar bütün tedbirler devreye sokuldu.
3- DİNİ KULLANMAK: Din faktörü devreye sokularak tarikat ve cemaatler fasılası ile PKK'nin, Kürt siyasal hareketinin terörist, dinsiz ve Zerdüşt olması ile ilgili yoğun bir propaganda başladı. Son seçim döneminde Başbakan'ın "Kürtçe ezan istiyorlar" polemiğiyle de doruğa ulaştı. Bu da dindar Kürtler nezdinde Kürt siyasi hareketinin ve partisinin itibarsız hale getirilmesi operasyonuydu.
4- EKONOMİK TEDBİRLER: Yine aynı şekilde bütün devlet imkânları valilkler, tarikat ve cemaatlerin yardım fonları, bunların tamamı devreye sokularak, ekonomik yönden güçsüz halk kesimi elde edilmek istendi.
5- DEVŞİRME POLİTİKASI: Bölgede etkili olabilecek bazı liberal, sosyal demokrat veya muhafazakâr kişiler devşirilmeye çalışıldı. Yani bunlar meşru taleplere sıcak bakan kişilerdir. Bunlarda siyaseten, mevkii makam, bürokratik değerlendirme gibi yollarla Kürt siyasal hareketine destek vermekten alıkonuldu.
» PROJENİN BAŞINA GETİRİLMEK İSTENDİM: Bütün tarikat ve cemaatler AKP bağlantılı sözde STK'lEr tarafından uzunca bir dönem ikna edilmek istendim. Bu Kürtleri uyutma politikasının stratejisinin başına getirilmek istendim. İçine değil bu projenin başına getirilmek istendim. Siyasal aktör olarak getirilmek istendim. Fakat ben inanmadığım doğru bulmadığım vicdanımın kabul etmediği hiçbir projeye evet demediğim gibi, buna da evet demedim. Evet dememekle kalmadım. Evimde oturmadım. Kürt siyasal mücadelesinin tarafına geçtim. Kendi kimliğimi muhafaza ederek, bugünkü Kürt siyasetine olan bütün muhalefetimi de saklı tutarak. Kürtlerin meşru hak taleplerine de destek verdim. Bu onları çıldırttı.