Tarihi, doğayı ve tarımı tehdit eden projeye ‘mevzuata uygun’ yanıtı
TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Antalya’da arkeolojik sit ve koruma alanlarını tehdit eden yol projesine karşı Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un yanıtlaması talebiyle soru önergesi verdi. Bakanlığın önergeyi yanıtında yalnızca ilgili mevzuata ve idari prosedürlere atıf yapılırken projeye ilişkin kaygılar cevapsız kaldı.

Antalya’da arkeolojik sit ve koruma alanlarını tehdit eden Finike, Demre, Kaş ve Kalkan ilçelerini kapsayan yol projesine ilişkin verilen soru önergesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum genel geçer bir cevap verdi.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, projenin bölgede yaratacağı tahribatları, yasal süreçleri ve bölge halkının itirazlarını sıralamasına rağmen Kurum, “ÇED olumlu kararı, ÇED Yönetmeliği ve Çevre Kanunu uyarınca İnceleme Değerlendirme Komisyonu üyesi kurum ve kuruluşların uygun görüşleri doğrultusunda verilmiştir” dedi. Kurum cevabında, 22 endemik türü, 66 bin ağacı, içlerinde arkeolojik ve koruma alanlarının da bulunduğu 3210 dönüm araziyi tehdit eden projeye ilişkin “Nihai ÇED Raporu’ndaki önlemler yeterli bulunmuştur” ifadelerine yer verdi.
İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Antalya’nın Finike, Demre, Kaş ve Kalkan ilçelerini kapsayan ve ciddi çevresel tahribata yol açacağı belirtilen bölünmüş yol projesine ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) yazılı soru önergesi sundu. Şık önergesinde, projenin yaratacağı geri dönülemez ekolojik, kültürel ve tarımsal yıkıma dikkat çekti.
FİZİBİLİTE ÇALIŞMASINA DAİR BİLGİ VERİLMEDİ
Soru önergesinde, ÇED raporuna göre 66 binin üzerinde ağacın kesileceği, 22’si endemik 454 bitki türünün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı, 3210 dönüm tarım, orman ve makilik alanın tahrip edileceği bilgileri yer aldı. Buna karşın Bakanlık, projenin “ÇED Olumlu” kararı aldığını ve ilgili kurumların uygun görüşlerine dayanarak kararın verildiğini belirtti.
Projenin güzergâhı, Hoyran, Myra, Sura ve Kyaneai gibi antik kentleri, Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi’ni doğrudan etkiliyor. Ahmet Şık, yol yapımı sırasında patlatma işlemleriyle tarihi ve kültürel varlıkların yok olabileceğine dikkat çekerken, Bakan Kurum, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve ilgili müdürlüklerin görüşleri alınarak sürecin yürütüldüğünü söyledi.
Şık, 2021’de 2 milyar TL olarak açıklanan proje maliyetinin gerçekçi olmadığını; viyadük, tünel ve kamulaştırma bedellerinin bu hesaba dahil edilmediğini belirtti. Ayrıca mevcut yolların iyileştirilmesinin daha ekonomik olabileceğini savundu. Ancak Bakanlıktan bu konuda herhangi bir fizibilite çalışmasına dair bilgi verilmedi.
TARIM İL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN UYGUN GÖRÜŞÜYLE SÜREÇ YÜRÜYOR
Şık, Demre ve Finike gibi bölgelerdeki yeraltı su kaynaklarının patlatmalardan etkilenebileceğini vurgularken, Bakanlık cevabında hidrojeolojik etütlerin Nihai ÇED Raporu’nda incelendiğini ifade etmekle yetindi. Ayrıca Finike Portakalı gibi coğrafi işaretli ürünlerin yetiştiği tarım alanlarının da projeden zarar göreceği belirtilse de Bakanlık yalnızca Tarım İl Müdürlüğü’nün uygun görüşüyle sürecin yürütüldüğünü aktardı.
Şık, önergesinde projenin halkın isteklerine ve çevre gerçeklerine rağmen yürütülmesini “hukuka aykırı bir ısrar” olarak nitelendirirken, Bakanlık yanıtında yalnızca ilgili mevzuata ve idari prosedürlere atıf yaparak kaygıları cevapsız bıraktı.