TBMM Deprem Komisyonu, kaçak yapıların mülkiyet sorununun çözümü için kentsel dönüşümle sınırlı olmak üzere imar affı düzenlemesi istedi. Komisyon, 6.7 milyon konutun dönüştürülmesi gerektiğini belirtti.

TBMM Deprem Komisyonu’ndan kentsel dönüşüm için imar affı önerisi!

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Deprem Araştırma Komisyonu, kaçak yapıların mülkiyet sorununun çözümü için ‘dönüşüm affı’ yapılmasını önerdi.

Milliyet’ten Önder Yılmaz’ın haberine göre, Türkiye’de 6.7 milyon konutun dönüştürülmesi gerektiğine dikkat çekilen raporda, “Dönüştürülecek bir bağımsız bölümün ortalama büyüklüğünün 150 metrekare olduğu varsayımıyla 6.7 milyon bağımsız bölümün maliyetinin kanun kapsamında sağlanan destekler hariç 6.8 trilyon TL hesaplanmaktadır. Buna kamulaştırma ile finansal desteklerin maliyeti de dâhil edildiğinde takriben 10 trilyon TL kaynağa ihtiyaç duyulacağı tahmin edilmektedir” denildi.

Türkiye’de 489 bin 576 kamu hizmet binasından 195 bin 830’nun güçlendirilmesi gerektiği belirtilen raporda, “Bir kamu binasının toplam alanının ortalama 2000 metrekare olduğu, hizmet binalarının birim metrekare fiyatı 6825 TL alındığında 1 trilyon 69 milyar TL güçlendirme maliyeti öngörülmektedir” ifadelerine yer verildi.

KAÇAK YAPILAR ÖNERİSİ

Dönüşümün hızlandırılmasına yönelik mülkiyet sorunlarının çözümü için “dönüşüm affı” önerisine yer verilen raporda taşınmazların bir kısmının mülkiyet hakkının bina maliklerine ait olmamasının dönüşüm sürecinde problem yarattığı belirtildi.

Raporda, geçen yıllarda çıkarılan 2 imar Affı Yasası ile Hazine arazilerinin üzerinde kaçak binası olanlara belli kriterler ekseninde satıldığı hatırlatıldı. Bu alanlarda mülkiyet hakkı konusunda sorun tespit edildiğinin aktarıldığı raporda, şunlar kaydedildi:

“Hukuki düzenlemelerle, zamanında zilyetlerine (bina maliklerine) sağlanmış olan ‘tapu alma’ imkânına rağmen, ya kanunda öngörülen süre içerisinde gerekli başvuruda bulunulmamış olması ya da başvuruda bulunulmuş olsa dahi sonradan mali yükümlülüklerin yerine getirilmemiş olması (taksitlerin ödenmemesi gibi) sebebiyle, mülkiyet hakkının kazanılamadığı, söz konusu taşınmazların mülkiyetinin halen Hazine veya diğer kamu idarelerine ait olduğu, bu durumun da kentsel dönüşüm uygulaması sırasında önemli bir sorun oluşturduğu, zira, zemin mülkiyeti kendisine ait olmayıp sadece binanın maliki olan vatandaşların, uygulama sırasında ve sonrasında ‘enkaz bedeli’ almak dışında, hak sahibi olamadığı tespit edilmiştir. Bu sebeple, kentsel dönüşüm uygulamasının vatandaş mağduriyetine sebep olmadan süratle sürdürülebilmesini teminen ve dönüşüm faaliyetlerinin istenilen seviyelere ulaşması için, izah edilen mülkiyete ilişkin meselenin kentsel dönüşüm alanı olarak ilan edilen bölgelerle sınırlı olmak üzere yapılacak hukuki bir düzenleme ile çözülmesine ihtiyaç duyulmaktadır.”