Yunanistan, İtalya, Fransa ve G.Kıbrıs’ın ortak tatbikatına karşı Türkiye’den yeni Navtex ilanları geldi. Diyalog çağrıları sürerken arabuluculuğa soyunan Almanya ‘Gemileri çekin, endişeliyiz’ diye uyardı.

Tek yol diplomasi

POLİTİKA SERVİSİ

Doğu Akdeniz'de Yunanistan’ın Güney Kıbrıs, İtalya ve Fransa ile gerçekleştirdiği üç günlük deniz tatbikatı ikinci gününü geride bırakırken Türkiye yeni Navtex’ler ilanları geldi. Ankara, daha önce 23 Ağustos'tan 27 Ağustos'a kadar uzatılan Oruç Reis gemisinin sismik araştırma faaliyetlerine ilişkin yeni bir navtex ilan etti. Yeni Navtex'te Oruç Reis, Ataman ve Cengizhan gemilerinin 1 Eylül’e kadar Akdeniz'de sismik çalışmalar yapacağı duyuruldu.

Doğu Akdeniz'deki gelişmelerle ilgili, bölgedeki sondaj çalışmalarının devam edeceğini faaliyetlerin bitmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Artık herkesin bilmesi lazım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti uluslararası ortamda gerçekten bir özne haline gelmiştir" dedi.

Buna karşılık Güney Kıbrıs da Navtex ilan ederek, "Oruç Reis ve beraberindeki gemiler Kıbrıs Cumhuriyeti karasuları dahilinde yasa dışı operasyon yürütüyor. Uluslararası hukuku ve deniz güvenlik prosedürleri çiğneniyor. Suç işlenmektedir" açıklaması yaptı. Yunanistan’dan gelen mesajda ise "Türkiye tekrarla Navtex uyarı sistemini kötüye kullanmış ve denizcilerin güvenliğini tehlikeye atarak Ege'nin statüsü hakkında milli ajandasını yaymaya çalışmıştır" ifadeleri yer aldı.

UÇAKLARIN KIBRIS’A İNMESİNE TEPKİ

Dört ülkenin Türkiye’ye karşı Girit Adası açıklarındaki tatbikatı devam ederken Dışişleri Bakanlığı Fransız askeri uçaklarının Güney Kıbrıs’a inmesine sert tepki gösterdi. Yapılan yazılı açıklamada bunun 1960 antlaşmalarına aykırı olduğu hatırlatıldı.

TELEFON DİPLOMASİSİ

Bölgede nükseden gerilim tırmanmaya devam ederken liderler arasında diplomasi trafiği de hızlandı. ABD Başkanı Donald Trump önceki akşam AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kyriakos Miçotakis ile Doğu Akdeniz'deki gelişmeleri ele aldıkları bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Trump, her iki lidere de diyalog çağrısı yaptı. Erdoğan, "İstikrarsızlığı yaratan tarafın Türkiye olmadığını, gerginliğin azaltılmasından ve diyalogdan yana olduğunu” söyledi. Miçotakis de "Türkiye'nin provokatif faaliyetlerini durdurması halinde gerginliğin önemli ölçüde azaltılmasına hazır olduklarını" ifade etti.

DİPLOMATİK ÇÖZÜME İHTİYAÇ VAR

Doğu Akdeniz'de Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerilimle ilgili konuşan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, "Bu anlaşmazlık konusunda diplomatik çözüme ihtiyacımız var. Kimse Doğu Akdeniz'deki savaş gemileriyle bu anlaşmazlığı çözemez. Provokasyon olmadan diyalog kurulması gerekiyor" dedi.

Maas, AB dışişleri bakanlarının Berlin'deki toplantısının başlangıcında yaptığı açıklamada, Doğu Akdeniz'deki askeri manevraların sonlandırılması için Türkiye ve Yunanistan'a çağrıda bulundu. Bunun taraflar arasında doğrudan görüşmeler gerçekleştirilebilmesi için bir ön koşul olduğunu belirten Maas, "Savaş gemileri Doğu Akdeniz'de karşı karşıya olduğu sürece elbette taraflar da masaya oturmayacaktır" diye konuştu.

MERKEL: ENDİŞE VERİCİ

Maas'tan kısa süre önce Almanya Başbakanı Angela Merkel de Ankara-Atina gerginliğiyle ilgili yaptığı açıklamada, iki NATO ortağı olan Türkiye ve Yunanistan arasındaki anlaşmazlığın "her iki ülke de NATO üyesi olduğu için son derece endişe verici" olduğunu ifade etti. Berlin’de bulunan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’le biraraya gelen Merkel, "Almanya bu tansiyonun düşürülmesine katkıda bulunmak için uğraşıyor" dedi. Stoltenberg de iki ülke arasında gerilimin azaltılmasına ve diyaloğa ihtiyaç olduğunu söyledi.

***

Karşılıklı bilek güreşi yapılıyor

tek-yol-diplomasi-774105-1.

Emekli Büyükelçi Uluç Özülker krizi BirGün’e değerlendirdi: Türkiye ve Yunanistan karşılıklı olarak bilek güreşine tutuşmuş durumda. Ankara’nın en büyük zayıflığı dış politikada yalnız kalmış olması. Bu Türkiye açısından büyük handikap. Yaşananlar yeni değil. Ege ve Akdeniz’de komşu olan iki ülke geçmişte de sismik araştırma gemileri ve Kardak krizi nedeniyle karşı karşıya gelmişti. Yunanistan’ın Meis adası dışında Akdeniz’de bir mevcudiyeti yok. Türkiye burada çok daha fazla haklı pozisyonda. Hukuken 200 mil kıta sahanlığı hakkımız var. 1982 yılında imzalanan Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre karasuları genişliği 12 mile kadar çıkabilir. Ama bu deniz alanları şartlarına bir atıf. Türkiye bu sözleşmeye dâhil olmadı. Bu demektir ki 12 mil uygulanması söz konusu değil. Yunanistan Mısır ile yaptığı anlaşmayı kötü niyetle kullanıyor, Avrupa'nın şımarık çocuğu olmaktan vazgeçmedi. NATO arabuluculuk yapmaya çalışıyor. Ancak tek düşündükleri savaş çıkmasın. Yunanistan Avrupa Birliği ülkesi olduğu için, NATO ister istemez Yunanistan'a daha yakın duruyor. Türkiye kararlı durduğu, Yunanistan inatçı olduğu sürece hep savaşın eşiğine gelinecektir. Her iki ülke de yaşananları iç politika malzemesi olarak kullanmaktan geri durmayacaktır.