Teselli ikramiyesi

Ersun Yanal, Galatasaray’ın yumuşak karnının ters ayakla oynayan Lines ve sol stoper pozisyonundaki Semih olarak tespit etmiş olacak ki maça sağ kanatta Dirar – Moses ikilisini kullanarak başladı ve maçın ilk yarısında bu kanadı daha fazla kullandı. Ciddi pozisyonlar bulamasa da Lines – Semih ikilisini zorlamanın doğru bir tercih olabileceğinin sinyalleri vardı.

Maçın ilk yarısında isabetli pas yüzdesi oldukça düşüktü. Buna paralel pozisyon açısından kısır bir ilk yarı oynandı.

İlk yarının son dakikalarında Ali Palabıyık’ın VAR yardımıyla Hasan Ali’ye kırmızı kart göstermesi Yanal’ın planlarını alt üst ediyordu. Bu sezon 8. kırmızı kartını gören ve bu alanda SüperLig lideri olan Fenerbahçe, bu kartların 3’ünü Galatasaray karşısında gördü.

Yanal, ikinci yarıya İsmail’i oyuna alarak başlamak yerine Moses’ı sağ, Dirar’ı sol beke çekmeyi tercih etmişti.

Galibiyete daha çok ihtiyacı olan Galatasaray, 10 kişi kalan rakibi karşısında oyun merkezini ileriye taşıyor, bu durum Fenerbahçe’nin hem kalesinde tehlikeler görmesine hem de kazandığı toplarla hızlı hücuma çıkarak pozisyonlar bulmasına zemin hazırlıyordu.

Galatasaray’ın aradığı gol 66’da Onyekuru’nun kafa vuruşuyla geldi. Fenerbahçe’nin bekleri Dirar – Hasan Ali ikilisi olsa ne Feghouli o ortayı o kadar rahat yapabilir ne de Onyekuru bu kadar rahat kafa vurabilirdi.

Beraberlik sayısı tam zamanında geldi. Eljif Elmas hem takım arkadaşları hem de taraftarları inancını kaybetmek üzereyken Muslera’yı avladı.

Maçın son bölümüne girilirken Yanal İsmail’i oyuna alarak savunma dörtlüsünü idealize ederken, Terim’de çift forvete döndü. Son çeyrek Galatasaray üstünlüğünde geçse de ne eşitlik ne de Kadıköy’ün büyüsü bozuldu. Böylelikle Fenerbahçeli taraftarlar türlü cefaya katlandıkları sezonun teselli ikramiyesini de almış oldu.