Testereler ormana ÇED’den önce girdi

Muğla’nın Marmaris ilçesine bağlı Karacasöğüt ormanında, yangın devam ederken, çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreci işletilmeden doğalgaz hattı için ağaç kesimi başlatıldı. 28 Mayıs sabahı Karacasöğüt Mahallesi sınırında, Yeşilbelde’ye komşu kızılçam yamaçlarını alevler sardı. Arazözler hâlâ yangını söndürmeye çalışırken, aynı sırt boyunca Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş. (BOTAŞ) tarafından “acil doğalgaz hattı” tabelaları dikildi ve yüzlerce çam ağacı kesildi.

ÇED Yönetmeliği’ne göre bu tür projeler “ÇED zorunlu” kapsamına girrse de şirket herhangi bir süreç paylaşılmadı. Yurttaşların projeden ağaç kesimi yapılınca bilgisi oldu.

YÜZDE 98’İNİN GEÇİM KAYNAĞI

Karacasöğüt-Ovacık-Söğüt hattında yaşayanların yüzde 98’i geçimini çam balı üretimiyle sağlıyor. Basralı çam-basra böceği-arı döngüsünün bozulması hâlinde bölgenin tek gelir kapısı kapanacak.  Arıcılar, “Borudan gaz geçecek ama kovanlarımız boş kalacak” diyor. Arıcılar, “Yangın daha sönmeden testere çalıştı, bize sorulmadan çamlarla kesildi” diyerek Muğla Çevre İl Müdürlüğü’ne üst üste dilekçe verdi ancak hiçbir yanıt alamadı. Bu süreçte Cumhurbaşkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, “Orman tahrip edilmedi, çalışma izinli” açıklamasında bulundu.  Orman Genel Müdürlüğü ise ağaç kesimini, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 16. maddesi kapsamında “kamu yararı” gerekçesiyle savundu.

AYNI BÖLGEDE MARİNA VE TAŞOCAĞI

Kıyıda MUÇEV şirketinin marina kapasite artırımı için yeniden ÇED başvurusunda bulunduğu, dağ yamaçlarında ise taşocağı planlandığı biliniyor. Köylüler, “Mesire alanı, marina, boru hattı… Projeler zincirleme geliyor, orman nefes alamıyor” tepkisini gösterdi.

ÇED SÜRECİ HEMEN İŞLETİLMELİ

Muğla’nın ekosisteminin tehdit altında olduğunu belirten Marmaris Kent Politikaları Derneği kurucularından Halime Şaman, sürecin ÇED’siz yürütülmesine ve ormanların bu şekilde talan edilmesine stepki gösterdi.

İLK KURTARILAN BORU HATTI OLDU

Yetkililerin çıkan yangında halkın değil, boru hattını korumaya çalıştıklarını belirten Şaman, “ÇED sadece bir kâğıt formalitesi değildir; bu rapor yaşam döngüsünün, arının, basralı çamın, arıcının ekmeğinin sigortasıdır. ÇED dosyası, raporu ortada yok. Köylünün, bölge halkının yaşam hakkını gasp ediyorlar. Devlet, orman yanarken bile boru hattını korumaya koştu. Aynı hızla ÇED dosyasını ve halk toplantısı tutanaklarını neden açıklamıyor? Bu proje derhal durdurulmalı, bağımsız ekolojik inceleme yapılmalı, kesilen her ağacın ve bozulan ekosistemin hesabı verilmelidir. Bölge aynı zamanda özel koruma altında olan bir bölgedir” diye konuştu.

Yaşam savunucusu Şaman, doğalgaz boru hattının oaha fatla ormanı yok etmeden bölgede yapılması gerekenleri sıraladı:

• ÇED raporu ve halkın katılımı toplantısı tutanakları kamuoyuna açıklansın.

• Bağımsız bilim insanları tarafından sahada ekolojik etki incelemesi yapılsın.

• Kesilen ağaçların ve zarar gören türlerin listesi yayımlansın.

• Ekolojik restorasyon planı hazırlanıp, arıcılara gelir telafi paketi oluşturulsun.