Tiyatro bizim ekmeğimiz

Işıl ÇALIŞKAN

Pandemide tiyatroların içinde bulunduğu zorluklara dikkat çekmek için çalışmalar sürdüren Tiyatro Kooperatifi, şimdi de Yaz Buluşmaları adı altında tiyatrolarla seyirciyi bir araya getiriyor. Bu sene ikinci yaşını kutlayan ve 64 özel tiyatronun dahil olduğu Tiyatro Kooperatifi’nin bu etkinliğinde kooperatif ortağı olan 39 tiyatro ekibinin çocuk ve yetişkin oyunları sahnelenecek. Tiyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları, 25 Eylül’e kadar sürecek.

Elde edilen gelirin etkinlikte yer alan Tiyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları’ndan elde edilen gelir, etkinlikte yer alan tiyatrolara aktarılacak. Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Iraz Yöntem ile konuştuk.

Uzun zaman sonra seyirciyle buluşmak nasıl?
Heyecan verici... Elbette sahne alan arkadaşlarım benden çok daha güzel tarif ederler, eminim; ama bizler sadece “eğlence etkinliği” çerçevesinde değerlendirilemeyiz. Tiyatro bizim mesleğimiz. Nasıl bir fırıncı ekmek yapıyorsa biz de sahneye çıkıyoruz ve oyun oynuyoruz. Yani tiyatro bizim ekmeğimiz! Her zaman “tiyatro iyidir, iyileştirir, bütünleştirir” diyoruz... Sadece tiyatro değil, sanatın tüm dalları için geçerli bu ve aslında pandeminin başından beri söylediğimiz gibi sona erdiğinde de en çok sanata ihtiyaç duyacağız/sığınacağız.

Sahnelerden uzak kalan seyirciye dair gözlemleriniz neler?
Yaz Buluşmaları Fenerbahçe Parkı’nda çocuk oyunlarıyla başladı. Caddebostan ve Ataşehir’de yetişkin oyunlarıyla devam edecek. Tüm oyunlarımız kapalı gişe, sanırım yaşı ne olursa olsun tüm seyircilerin de ihtiyaç duyduğu o ortamı yaratmayı başardık. Ülkemizdeki korkunç felaketlerin yaşandığı günlerde çocukların dünyaya daha güzel bir pencereden bakabilmelerini sağlayabildiğimize inanıyorum. Sadece çocukların değil yetişkinlerin de sanatın iyileştirici gücüne ne kadar ihtiyaç duyduklarını beraber gözlemleyebiliyoruz.

Iran YÖNTEM - Tiyatro Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı

Pandemi sürecinde tiyatrolar için birçok çalışma yaptınız. Bugüne dair neler söylersiniz?
Pandemi başladığından beri Kültür ve Turizm Bakanlığı ile düzenli görüşmeler yapıyoruz. Ne yazık ki kapanan sahneler oldu; daha fazlasını kaybetmemek için de mücadelemiz devam ediyor. Bu süreçte bakanlıkça yapılan destekler de oldu fakat ne yazık ki dünyayla da kıyasladığımızda yeterli olmadı. Alanımıza dair çok fazla yapısal iyileştirmeye ve düzenlemeye ihtiyacımız var. 21’inci yüzyılda dünya standartlarında tiyatro ortamını tesis edebilmek ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi sanat üreticilerinin “ticari” statüden ziyade “toplum yararına faaliyette bulunan” kurumlara dönüşmeleri üzerine yoğun bir çalışmamız var. Geniş bir mevzuat çalışması bu; hem özel tiyatroların üzerindeki vergi yükünün hafifletilmesi hem sigortalanma mevzuatının bize özgülenmesi hem de alanımızın tanımlanması için çaba harcıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bu konuya dair dosyamızı sunduk ve olumlu karşılık aldık; şu an dosyamızı tüm detaylarıyla tamamlamak üzere alanımızdaki tüm bileşenlerle fikir alışverişi yapıyoruz. Hep söylediğimiz gibi; yarınları doğru bir şekilde inşa edebilmek için durmaksızın çalışıyoruz.

Programda çocuk oyunlarına da geniş bir yer ayırdınız. Sizce ülkemizde çocuk oyunları yeterli seviyede mi?
Söz konusu çocuklar olunca çok daha dikkatli ve hassas olmamız gerekiyor. Hızla değişen bir çağda yaşıyoruz. Dolayısıyla çocuklar için hazırlanacak tüm etkinlikler de titizlikle yapılmalı. Ama elbette onlar için çok daha fazlasını yapmamız gerektiğini düşünüyorum; sadece tiyatro alanında değil, yaşamın her alanında... Tiyatro Kooperatifi olarak da Çocuk ve Gençlik Çalışma Grubu adı altında yürüttüğümüz çalışmalar var.

BİRİMİZ İYİYSEK HEPİMİZ İYİYİZ

Dayanışmanın kooperatif ve sizin adınıza karşılığını dinlemek isteriz…
Tiyatro Kooperatifi’nin sloganı “Gücümüzü ortaklığımızdan alıyoruz!”. Biz yolculuğumuzun başında sorunlarda ortaklaşan bir toplamdık fakat çözümde de ortaklaşmak istediğimiz için bu yola kooperatif olarak çıktık. Zaten tiyatro doğası gereği kolektif bir iş. Bu süreçte toplum yararına faaliyete bulunmanın ne demek olduğunu çok daha iyi anladık. Pandemi için nasıl bilim insanları “Bir kişi bile güvende değilse kimse güvende değildir” dedi; aynı şey bizim için de geçerli. Birimizin iyi olması için hepimizin iyi olması gerekir; bu da ancak dayanışma sayesinde mümkün olabilir. Bu süreçte kim tökezlese, kimin ayağı kayıp düşse bir diğerimiz ona elini uzattı. Ve tabii ki seyirciler de bu dayanışmanın çok önemli ve ayrılmaz bir parçası oldu. Daha yürünecek uzun bir yol var ama yalnız yürümeyeceğimizi biliyoruz!

Son olarak Tiyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları’nın tiyatrolar için önemini sormak isteriz.
Yaz Buluşmaları, Tiyatro Kooperatifi ortakları için maddi manevi önem taşıyor. Bu süreçte birlikte çalışmanın hazzını, seyirciyle buluşmanın özlemini paylaşıyoruz. Elbette elde edilen gelir de etkinlikte yer alan tiyatrolara aktarılacak ve bir nebze olsun maddi katkı sağlayacak. Etkinliğimizin toplamında 40 tiyatro 40 farklı oyunla seyircileriyle buluşuyor. Pandemi koşullarına uygun olarak düzenlenen Yaz Buluşmaları’nın programı oldukça zengin. Fiziksel olarak gelemeyecek seyircilerimiz için de farklı bilet kategorileri ve oyun destekçisi olma seçeneği var. 25 Eylül’e kadar devam edecek etkinliklerimizin biletleri Mobilet’te.

***

Perde için tam zamanı

Tiyatro Kooperatifi Yaz Buluşmaları’nın Caddebostan Sahil Amfi Tiyatro’da 21.00’de izleyiciyle buluşacak oyunlar şöyle:
18 Ağustos Çarşamba: Korkuyu Beklerken (Entropi Sahne)
19 Ağustos Perşembe: Dimios (Eylül Sahnesi)
20 Ağustos Cuma: Bir Garip Orhan Veli (Reha Özcan Kumpanyası)
21 Ağustos Cumartesi: Benimle Delirir Misin? (Yapıcı Tiyatro)
22 Ağustos Pazar: Muamma (Kumbaracı50)