Tiyatro nefes aldırır
25. İstanbul Tiyatro Festivali Doç. Dr. Leman Yılmaz’la festivalin teması/temaları, programı, tiyatronun sürdürülebilirliği hakkında konuşurken, ilk önce sloganını ele aldık, tabii: ‘Bu Zamanda Tiyatro’. Evet, ne kadar zor bu zamanda tiyatro ve pandemide ne kadar daha zordu! İKSV İstanbul Tiyatro Festivali pandemide de bizi yalnız bırakmamıştı. Elde olan-olmayan bütün imkânları zorlayarak insanları alışkın oldukları, hayat buldukları sanatlardan yoksun bırakmayan bütün kurumlara biz, o sanatların tutkunları olarak minnet borçluyuz.
Yeni zamanlar dediğimiz bu günlerde tiyatro ne yapar öyleyse? ‘Bu zamanda tiyatro nefes aldırır!’ 25. İstanbul Tiyatro Festivali, bize nefes aldırmak için 22 Ekim’de perdelerini açtı, 20 Kasım’a kadar da o perdeler açık kalacak.
Bu tarihler arasında festival yurtdışından ve Türkiye’den toplam 25 tiyatro, performans ve dans gösterisi ağırlıyor. Festivale bir ay boyunca konuk olacak 25 yerli ve uluslararası yapımın bir bölümü çevrimiçi gösterimlerle tüm Türkiye’den izlenebilirken bir bölümüyse Alan Kadıköy, Atlas 1948 Sineması, Profilo Kültür Merkezi Batı Ana Sahne, Duru Ataşehir, Moda Sahnesi, Caddebostan Kültür Merkezi, Müze Gazhane, Yapı Kredi bomontiada ve Zorlu PSM’de fiziksel olarak Covid-19 önlemleri altında izleyicileriyle buluşacak. Çevrimiçi gösterimler festival boyunca passostudio.com adresinden izlenebilecek.
Böyle zor dönemlerde sponsorların kadri daha iyi biliniyor. Koç Holding Enerji Grubu şirketleri 17 yıldır festivalin eş sponsoru. 25. İstanbul Tiyatro Festivali’nin diğer destekçileri ise tüm ulusal yapımların gösteri sponsoru ENKA Vakfı, ‘Bu İşte Bir Kadın Var’, Tema Sponsoru Odeabank, Tekfen Holding ve N Kolay ile Gösteri Sponsoru ise Paribu. Yüksek Katkıda Bulunan Mekân Sponsoru ise Zorlu Performans Sanatları Merkezi.
Leman Yılmaz, geçen festivalde edindikleri deneyimin bu yılın programını hazırlarken onlara yol gösterdiğini söylüyor. 25. İstanbul Tiyatro Festivali’nin programında yurtdışından 3’ü fiziksel (Simon Stone’un ‘Medea’sı, Pippo Delbono’nun yönettiği ‘Neşe’ ve Ali Salmi’nin yazıp yönettiği, Müze Gazhane’de ücretsiz gösterilen ‘Waterfloor’), biri ekran gösterimi (İngiliz yönetmen Robert Icke’nin Oidipus’u) ve 7’si çevrimiçi olmak üzere 11 yapım yer alıyor. Hollanda Seçkisi’nde ‘Medea’, ‘Oedipus’ ve Hollandalı dans topluluğu de Stilte’nin sunduğu çocuk oyunu ‘Alice’e Hollanda Performans Sanatları Fonu katkı sunuyor.
Festivalin “Golden Mask İstanbul’da Çevrimiçi” bölümü üç büyük Rus yazarın yeniden yorumlanan oyunlarından oluşuyor: ‘Ayı’ (Anton Çehov), ‘Boris’ (Aleksandr Puşkin) ve ‘Güneşin Çocukları’ (Maksim Gorki). Yerli yapımlar ise ağırlıklı olarak fiziksel mekânlarda sahneleniyor, 11’i fiziksel, 3’ü çevrimiçi, toplam 14 yerli yapım izleyeceğiz.
Festival her zamanki gibi Öğrenme ve Gelişme Programı panel, okuma tiyatrosu ve atölyelerden yana zengin. Onur ödüllerine gelince, malum, onlar bir yerli bir yabancı olmak üzere değerli tiyatro insanlarına sunuluyor. Bu yıl onur ödüllerinin sahipleri kıymetli hocamız, yazar ve akademisyen Prof. Dr. Ayşegül Yüksel ile İtalya’nın önemli yönetmenlerinden Pippo Delbono. Festivale bir oyunla da katılan Delbono ödülünü 4 Kasım’da Zorlu PSM’de sahnelenecek ‘Neşe’nin ardından alacak.
25. İstanbul Tiyatro Festivali, bu yıl fiziki yapımlardan çevrimiçi gösterimlere, ‘kulak tiyatrosu’ndan çocuk oyunlarına, beyazperde gösteriminden ücretsiz takip edilebilecek panel, söyleşi ve okuma tiyatrolarına uzanan zengin bir programla bir ay boyunca izleyicilerle buluşacak. Lütfen festivalin yeni bölümü ‘Bu İşte Kadın var’ı (Yüzleşme, Birazdan Gideriz Şimdi Yağmur yağıyor), ‘kulak tiyatrosu’ Kendine Ait Bir Oda, Eşit Masallar (bu kez bir çocuk oyunu), eşitlik panellerini, İKSV Alt Kat’ın, Ani Haddeler (Anuşka’nın Atölyesi) ile ortaklaşa hazırladığı 6 bölümden oluşan ve 2 güne yayılan kuklalı oyun serisi Mitolojik Hikâyeler 1 ve 2’yu, Zerrin Tekindor’un oynadığı ‘Toz’ ile diğer tek kişilik oyunu, Emre Kınay’lı Shakespeare kolajı ‘Irgat’ı ihmal etmeyin. Herkese iyi seyirler dileriz.