TMMOB zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine, birinci derece doğal sit alanlarının yapılaşmaya açılmasına tepki gösterdi. TMMOB İKK Sekreteri Aykut Akdemir, "20 yılda kanuna dönüştürmedikleri her şeyi gece yarısı yapmaya başladılar" dedi.

TMMOB’dan zeytinlik ve sit alanı tepkisi

BİRGÜN EGE

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu, basın açıklaması yaparak zeytinliklerin madenciliğe, birinci derece sit alanlarının da yapılaşmaya açılmasına tepki gösterdi. TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Aykut Akdemir, alınan kararlarla ilgili hükümeti eleştirdi. Akdemir, “İzmir'de İnciraltı'nın tarım alanı vasfının, Çeşme Projesi üzerinden de tüm tarım alanları ve korunması gereken alanların vasıflarının değiştirilmesi söz konusu. Bu kararlar hükümetin ranta dair, rantçı politikaları için her türlü fütursuzlukları ve kanunsuzlukları yapabileceğinin işaretidir” dedi.

Akdemir, “Bu son çıkan yeni yönetmelik 'İhtiyaç olan ne varsa her türlü vasfını biz değiştiririz' demek anlamına geliyor. Kadim kültürümüzün, zeytin ağaçlarına karşı fütursuz şekilde çıkarılmış, gerekçesi son bir iki ayda yaşadığımız enerji krizi bahane olsa da bu talan değişikliğidir. Bu yönetmelikler 20 yıllık tükenişin ifadesi. Tükenirken şimdiye kadar 20 yılda kanuna dönüştürmedikleri her şeyi gece yarısı yapmaya başladılar” diye konuştu.

‘ÖLMEZ AĞACIMIZI RANTA TESLİM ETMEYECEĞİZ’

Ortak açıklamayı Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Hakan Çakıcı yaptı. Çakıcı, “Son 20 yıldır doğal varlıklarımızın talanı hız kesmeden devam ediyor. Son günlerde açgözlülerin kanun tanımaz hırsları ile geleceğimizi yok ettiğini dehşetle izliyoruz. Yapılan bu değişiklik tüm ülke çapındaki zeytinliklerimizin ölüm fermanıdır. Bu yasadışı düzenleme ile ülkenin farklı yerlerindeki zeytinliklerin yağmalanmasına kılıf hazırlanıyor. Yönetmelik değişikliğinde yer alan ‘Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetleri’ ifadesi, kömür ve jeotermal amaçlı faaliyetlere kolaylık sağlanacağını göstermektedir. Değişikliğin belli şirketlere yönelik olarak düzenlendiği kısa sürede ortaya çıkacaktır. Kazdağları örneğinde de görüldüğü gibi, değişiklikte yer alan ‘madencilik faaliyeti yürütecek kişinin faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla’ ifadesinin koruyucu hiçbir etkisi yoktur” ifadelerini kullandı.

Çakıcı, “Tarımsal üretimi desteklememiz gerekirken, zeytinliklerimiz maden ve enerji sermayedarlarına kurban edilmek isteniyor” dedi ve ekledi: “Yönetmelik değişikliği bundan böyle zeytinliklerimiz ranta ve talana açılması için dayanak olarak kullanılmaya çalışılacaktır. Türkiye’nin toplam tarım alanının yüzde 3'ünü zeytinlikler oluşturmaktadır. Yetiştirme alanı bu kadar sınırlı ve yüzlerce yıl ürün verebilen, kutsal, bilge, barış sembolü, sağlık iksiri ölmez ağaç zeytin ranta kurban edilemez. Türkiye’de zeytin ve zeytinyağı tüketimi hızla artarken 500 bin zeytin üreticisi ailenin işsizler ordusuna katılması kabul edilemez.”