Trafik kazalarının ülkedeki anatomisi
20 Ağustos’ta Antep’te meydana gelen kazada 16 kişi öldü. (Fotoğraf: AA)

Dr. Ülkümen Rodoplu
Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı

20 Ağustos 2022 tarihi Türkiye için belki de en acı günlerden biri olarak yerini aldı. Önce Gaziantep, sonra da Mardin birbirine benzer trafik kazalarına tanık oldu.

Her iki kaza da senelerce üzerinde konuşulacak, anımsanacak ayrıntılara sahip.

Kazaları anımsayalım:

•İlk kaza, Tarsus-Adana-Gaziantep Otoyolu’nda (TAG) meydana geldi. 16 kişi yaşamını kaybetti. TAG Otoyolu’nun Nizip bölümünde kaza yapan bir araca müdahale için güvenlik şeridinde bulunan 112 ambulans, itfaiye, trafik ekiplerine, araçlarına, kaza yerinden 150 metre geride devrilen ve kayan bir yolcu otobüsünün çarpmasıyla 30 kişi de yaralandı.

•İkinci kaza, saatler sonra Mardin Derik’te meydana geldi. Freni boşalan gübre yüklü TIR, iki araca çarparak devrildi. Kazayı gören çevredeki vatandaşlar olay yerine toplandı. Ekiplerin çalışmasının sürdüğü sırada gübre yüklü bir başka TIR, hızla kalabalığın arasına daldı. Can pazarının yaşandığı kazada 20 kişi hayatını kaybetti. 20 kişi de yaralandı.

İki kaza sonucunda aynı gün 36 kişi yaşamını kaybetti.

SİSTEMDEKİ EKSİKLİKLER…

Afet Tıbbı Uzmanı, Dünya Sağlık Örgütü Toplu Yaralanma Yönetimi Eğitimcisi ve Afet Yönetimi alanında deneyim sahibi bir hekim olarak kaza sonrası yaşanan ve yaşanmayanlara dikkat çekmek isterim. Amacım, bir kişinin daha hayatta kalmasına destek olmak. Her iki kazanın da aynı gün olması ve her ikisinde de yaşananların benzerlik göstermesi sistemde belli sıkıntıların ve eksikliklerin olduğunu ortaya koymakta. Kazadan sonra müdahaleye giden ekiplerin olay yerinde ikinci kaza olma riskini ortadan kaldırması gerekmekte. Bir başka deyişle, olay yeri güvenli değilse yaralıya müdahale edilemez. Hayat kurtarırken yaralı veya yaralı sayısının artması istenilen bir durum değil.

NE YAPILMALI?

Kaza meydana geldiğinde neler yapılması gerektiğine bakalım:

•Ambulans; itfaiye, emniyet araçları, trafiğin akış yönünde kaza yerini geçtikten sonra park etmeli.

•112 ekibi trafik kazasına müdahale etmeden önce, ambulansı karayolu üzerine park edecekse olay yerinde çalışacağı yere en az 50; eğer otoyolda ise 100 metre mesafe olacak uzaklıkta yerleştirmeyi düşünmeli.

•Kazaya uğrayan araç, mümkünse yolun dışına ve güvenli bir alana alınmalı. Kontağı kapatılmalı, el freni çekilmeli, araç LPG’li ise aracın bagajında bulunan tüpün vanası kapatılmalı.

•Kaza yeri bir kavşağın veya tepenin yakınında ise, olay yerine doğru yaklaşacak araçlar tepenin ardından ya da kavşağın görünmeyen tarafından geliyorsa, ambulansın bütün dış-tepe ışıkları açık olmalı.

•Olay yerinde yaralıya yapılacak yardımı güçleştirecek veya engelleyecek meraklı kişiler olay yerinden hızla uzaklaştırılmalı.

•Olay yeri yeterince görünebilecek şekilde duba, şerit, reflektör ile işaretlenmeli.

•Kaza noktasının önüne ve arkasına uyarı işaretleri konulmalı. Yaklaşan araç sürücülerini yavaşlatmak ve olası bir kaza tehlikesini önlemek için olmazsa olmaz üçgen reflektörler kullanılmalı.

•Trafik akışını tek yönlü kapatıp diğer şeritten kontrollü araç geçişine izin verilmeli.

•Olası patlama ve yangın riskini önlemek için olay yerinde sigara içilmemeli.

•Gaz varlığı söz konusu ise oluşabilecek zehirlenmelerin önlenmesi için gerekli kişisel önlemler alınmalı.

ONCA ÖLÜM NEDEN?

•Liyakat sorunu. Her alanda olduğu gibi sistemin çalışmasını sağlayan, sistemin devamlılığını ve güvenliğini korumakla sorumlu olanlar deneyim, bilgi ve beceri sahibi olmak yerine eş dost, tanıdık yakın arasından seçilmekte.

•Trafik kazaları ve kaza sonrası ölümler ülkemizde ne yazık ki azalmak yerine artmakta. Bunda sürücü hataları ciddiyetini korumakta.

•Kolluk kuvvetleri çoğu kazaya ambulans ve itfaiyeden sonra ulaşmakta.

•Ölüm ve yaralanma ile sonuçlanan kazalardan sonra yeterli değerlendirme yapılmamakta. Bu tür kazalardan sonra sorumlu kişi varsa ortaya çıkarılmadan konu kapatılmakta.

SON SÖZ: Ucuz ölümler ülkesi olduk. Bunu hak etmiyoruz. Yaşamalı; yaşatmalıyız.