ABD seçimleri üzerine her iki adayın olası zaferleri karşısında dünyanın ve Türkiye’nin bundan nasıl etkileneceğini BirGün’e anlatan Prof. Dr. Kozanoğlu: “Trump’ın olası bir yenilgisi otoriter, baskıcı, faşizan eğilimin dünyada gerilemesi anlamına gelebilir.”

Trump mağlup olursa sağ popülizm geriler

Haber Merkezi

ABD'de dünyanın yakından izlediği başkanlık seçimleri, tüm zamanların en yüksek katılımıyla gerçekleşti. Oy sayımının henüz sonlanmamış olsa da mevcut tabloya göre seçimi Biden’ın kazanacağı görüşü hâkim. Son verilere göre Pensilvanya’da ve Georgia’da Trump önde gidiyor olsa da Biden’ın arayı kapatma ihtimalinin yüksek olduğu düşünülüyor. Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, ABD’deki seçimi BirGün TV’ye değerlendirdi.

SEÇİM SİSTEMİ İLKEL

Seçim vesilesiyle Amerika’daki seçim sisteminin ne kadar ilkel bir temele dayandığının bir kez daha ortaya çıktığını ve sistemin antidemokratik olduğunu belirten Prof. Dr. Kozanoğlu, “California gibi 540 temsilcinin 55’ini gönderen bir eyalette adaylardan biri 1 oy bile fazla alsa 55 temsilcinin hepsi o partiden oluyor. Bu da demokrasi açısından büyük sakıncalar taşıyor” diye konuştu. Bu sitemin seçmeni caydıran bir niteliği olduğunu da dile getiren Kozanoğlu, “Örneğin Cumhuriyetçilerin ağırlıklı olduğu bir eyalette eğer cumhuriyetçiyseniz ‘nasılsa kazanıyoruz’ diye, demokratsanız ise ‘nasılsa kaybediyoruz’ diye düşünüp oy kullanmadığınız gibi bir durum oluşuyor” dedi.

Prof. Dr. Kozanoğlu, şu anki seçimde odağın iki partiye kaymasından dolayı diğer partilerin adaylarının devreye girme şansının tamamen ortadan kalktığını vurguladı: “Bu seferki seçim çok kutuplaştırıcı, ya demokrat adaya ya da cumhuriyetçi adaya vereceksin şeklinde, seçenek bırakmayan bir tarzda gelişti. O bakımdan diğer adaylar medya tarafından da hiç kaale alınmadı; görüşlerini, manifestolarını topluma taşıma şansını dahi elde edemediler.”

Prof. Dr. Kozanoğlu, Trump’ın yenilgisinin dünya için ne anlam ifade edeceği sorusunu şöyle cevapladı: “Dünyada sağ popülist diye nitelendirilen otoriter, baskıcı, faşizan eğilimli liderlerin çeşitli coğrafyalarda ortaya çıktığını görüyoruz. Trump, dünyadaki bu trendin Amerika’da baş göstermesinin bir sonucu. Trump’ın olası bir yenilgisi bir anlamda bu eğilimin dünyada gerilemesi, kitleselleşmesinin ivme yitirmesi anlamına gelebilir. Bu anlamıyla çok önemli bir eşik noktası olabilir.”

Yandaş medyanın “Trump seçilirse Türkiye için daha iyi olur” şeklindeki söylemlerini de yorumlayan Prof. Dr. Kozanoğlu, şöyle konuştu: “Çeşitli yabancı yayın organlarında Trump’ı Erdoğan, Putin gibi liderlerin etkileyebildiği, yönlendirebildiği yönünde yayınlar yapıldı. Özellikle AKP’liler bunu bir gurur meselesi olarak kabul ettiler. Yani ‘bizim başkanımızın etkileyebildiği, yön verebildiği birisi varsa onu desteklemek gerekir’ psikolojisine girdiler. Biden ise Türkiye’yi yakından tanıyan birisi, o nedenle Trump gibi ‘manipülasyona açık’ birisi değil.”

GELENEKSEL AMERİKAN POLİTİKASINA DÖNÜŞ

Biden’ın olası zaferi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, “Biden çok silik bir aday” dedi ve ekledi: “Biden hakkında ‘Amerika’nın sorunlarını çözer’, ‘Gerçek bir lider’ diyen neredeyse hiç kimse yok. Zaten Bernie Sanders’ın önünü kesmek amacıyla özellikle desteklenen bir adaydı. Bu misyonla Demokratik Parti’nin adayı oldu. Biden ile birlikte Amerika’nın 2. Dünya Savaşı sonrasında gördüğümüz tarihsel rolünü tekrar üstlenebileceği düşünülüyor.”
Prof. Dr. Kozanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Amerika’nın o zamanki emperyalist rolünü; ‘demokrasi taşıyıcılığı’, ‘insan hakları taşıyıcılığı’, ’özgürlüğün sembolü’ mesajlarıyla dünya halklarına neler yaşattığını biliyoruz. O açıdan Biden’ın seçilmesi uluslararası politika açısından çok barışçı, eşitlikçi; daha demokratik bir düzene geçmek anlamına gelmiyor” ifadelerini kullandı. Biden’ın başkanlığıyla birlikte NATO’nun çok daha büyük önem kazanacağını belirten Kozanoğlu, “Biden geleneksel Amerikan politikasına dönecek ve Türkiye’yi de muhtemelen NATO şemsiyesi altında daha net bir şekilde taraf olmaya çağıracak. Bir anlamıyla Clinton, Obama, Bush dönemlerindeki Türkiye-ABD ilişkilerine benzer bir süreç yaşanacağını öngörüyorum” dedi. Kozanoğlu, Biden’ın Ortadoğu’da da daha aktif bir rol izleyeceğini ifade etti ve şunları söyledi: “Amerika, Suriye politikasında da daha etkili olmak isteyebilir, PYD güçlerine Biden ile birlikte daha net biçimde sahip çıkabilir. Bunların hepsinin Türkiye’de yansımalarını görürüz.”